Toplumda Görülen Şiddet Davranışına Evrimsel Yaklaşım/Tecavüz
Tecavüz
Cinsel baskı ve tecavüz pek çok canlı türünde görülen bir cinsel şiddet
türüdür. Tecavüzün evrimsel teorisi, cinsel baskı ve tecavüzün, erkeklerin
daha saldırgan, çiftleşmeye daha hevesli, cinsel olarak iddialı ve eş
seçiminde fazla ayrım yapmayan türlerde daha fazla meydana geldiğini
ortaya koymaktadır (Thornhill ve Palmer, 2000). Bu hipotez, tecavüzü evrim
teorisi ile açıklamaya çalışmakta ve tecavüzün atalarımızın üreme başarısını
artıran kalıtsal mekanizmalarla doğrudan veya dolaylı olarak ilişkili olduğunu ileri sürmektedir Thornhil ve Palmer, hipotezlerini desteklemek
amacıyla bir olumlu ve bir olumsuz olmak üzere iki ana argüman
sunmaktadır. Olumlu argüman; tecavüz hakkındaki evrimsel açıklamaları,
deneysel yeterliliği ve açıklayıcı derinliği kapsamaktadır.
Tecavüzün psikolojik mekanizmalarda evrimleşmiş olması için,
geçmişteki tecavüzcülere üreme açısından fayda sağlamış olması
gerekmektedir. Bu faydaların meydana gelebilecek zararlardan daha fazla
olması davranışın devamlılığı için şarttır. Zararların yanı sıra, tecavüz edilen
kadınlar ve tecavüz eden erkeklerin üremesi açısından artış olduğu
görülmektedir (Gottschall ve Gottschall, 2003; Thornhill ve Palmer, 2000).
Thornhill ve Palmer tecavüzün erkekler için üreme avantajı ile sonuçlanması
sebebiyle ya doğrudan seçilmiş bir adaptasyon olduğunu veya diğer
sorunları çözebilme sebebiyle adaptasyonun yan ürünü olduğunu
söylemektedir (Ward ve Siegert, 2002). Araştırmacılar özellikle (Thornhill
ve Thornhill, 1992; Thornhill ve Palmer, 2000), birkaç olası tecavüz
adaptasyonunun olduğundan bahsetmiştir. Bu adaptasyonların evrensel
erkek psikolojisi özelliklerine sahip olduğu ve bazı durumlarda harekete
geçtiği ifade edilmiştir. Tecavüz için evrimsel psikolojik teorilerin bilimsel
desteği çeşitlilik göstermektedir. Örneğin; erkeklerin cinsel birleşmeye
limitli veya ulaşımı olmadığı durumlarda bu tür davranışlara başvurduğu
gözlemlenmektedir. Ortaya atılan tecavüz adaptasyonlarına ait hipotezlerde
erkeklerin standart bir eş seçiminden farklı olarak tecavüz edeceği kişinin
cinsel olarak çekiciliğini değerlendirdiği ifade edilmektedir. Böylece,
tecavüzcünün üreme açısından, bir seferlik de olsa zorla ilişkiye girmenin,
ilişkinin hamilelik ile sonuçlanmasını arttırdığı düşünülmektedir. Bu
hipoteze göre, tecavüzcülerin hamile kalma olasılıkları yüksek olan dişileri
hedef aldığı belirtilmektedir (Thornhill ve Palmer, 2000). Pek çok
araştırmada, genç kadınların doğurganlıklarının tepe noktası olduğu
zamanlarda tecavüzcüler tarafından hedef alındığı görülmüştür (Ghiglieri,
2000; Thornhill ve Thornhill, 1992)
Araştırmacılar bazı kadın özelliklerinin tecavüz ile karşılaşma riskini
azalttığından bahsetmişlerdir. Smuts (1992) kadın ve erkeklerden oluşan
grupların tecavüz riskini azalttığını öne sürmüştür. Wilson ve Mesnick
(1997), kadınların eş seçimlerinin fiziksel ve sosyal olarak baskın
erkeklerden yana olmasının tecavüze karşı bir adaptasyon olduğunu
belirtmektedir. Son olarak ise, Davis ve Gallup (2006) kendiliğinden gelişen
düşüklerin ve gebelik zehirlenmelerinin kadınların tecavüze karşı bir
adaptasyonu olabileceğinden bahsetmişlerdir. Ancak bu konuyla ilgili
araştırmaların yetersiz kaldığı ve daha çok bilgi elde edilmesi gerektiği
düşünülmektedir.