Sağduyu Tanrısızlığın İlmihali/Ünlü Bir İlahiyatçının Görüşü
Ünlü bir ilahiyatçı, bir Allah'ı kabul etmenin ve bununla yetinmenin saçmalığını teslim etmedi mi! Bu ilahiyatçı şöyle der: "Biz ki, bir gerçek Allah'a, özel bir cevher imanıyla inanıyoruz, bizim için başka hiçbir şeyin değeri olmamalıdır. Aslında küçük olmayan bu sır, bir kez kabul edildikten sonra, akıl artık, başka şeyleri anlamaya çabalayarak sıkıntı içinde olmamalıdır. Anlamadığım bir milyon şeyi kabul etmekle, kavrayış gücümü zorlayan ilk gerçeği kabulde duyduğum sıkıntıdan daha çok sıkıntı çekmem."1
Kendisi değişmeyen olduğu halde, dünyada gördüğümüz değişmeleri uygulayan, maddi olmayan bir varlık tarafından maddenin yaratılmasından daha çelişkili, sonsuz iyi, hâkim, adaletten yana ve kudretli bir varlığın doğaya başkanlık ettiğine; ve bir kelimeyle engel olabileceği, önünü alabileceği, ya da ortadan kaldırabileceği delilikler, sefaletler, cinayetler, karışıklıklarla dolu olan bir dünyanın hareketlerini bizzat. yönetmekte olduğuna inanmak kadar, sağduyunun bütün fikirleriyle, bütün bilgileriyle birleştirilmesi mümkün olmayan bir şey var mıdır?
Sözün kısası, böyle bir teolojik Allah kabul edildikten sonra, en az inanılabilir masallara, en şaşırtıcı mucizelere, en derin sırlara inanmaktan ne hakla sakınılsın?
1 Bibliothéque raissonée'nin 2. cildinin 484. sayfasına bakınız. Bu fıkra "Société de Jésus" üyelerinden R.D. Harduin'indir.