Sağduyu Tanrısızlığın İlmihali/Bütün Dinler, Çeşitli Dinlerin Taraftarlarının Birbirine Karşıt ve Tümü Aynı Ölçüde Akıldışı ve Abes İnanışlarıyla Gülünç Hale Getirilmiştir

Akıl ve muhakeme sahibi bir adamın gözünde, yeryüzünü dolduran çeşitli dinlerin tümünün budalalığı konusunda aynı ayardaki taraftarlarının birbiri hakkında verdikleri hükümler kadar gülünç bir şey yoktur. Hıristiyan, Kur'an'ı, Muhammed aracılığıyla bildirilen tanrısal bildiriyi, "küstahça rüya, tanrısallığa karşı onur kırıcı iftiralar dokuması" olarak görür. Muhammedi de, bir Hıristiyan'a, "putperest" ve "köpek" der; Hıristiyan'ın dininde saçmadan, abeslikten başka bir şey görmez; Hıristiyan'ın ülkesini ele geçirmek ve elde kılıç onu Allah'ın elçisinin dinini kabule zorlamak hakkına sahip olduğunu sanır; özellikle şu inanışta bulunur ki, bir adama ibadet ya da ekanimi selâseye (Hıristiyanlıkta baba-oğul-kutsal ruhtan oluşan üçlü inanç-Y.N.) inanmak kadar hiçbir şey akla aykırı değildir. Tereddütsüz bir adama tapınan ya da akanimi selâsenin anlaşılması mümkün olmayan sırrına kesin bir olgunlukla inanan Protestan Hıristiyan, Katolik Hıristiyan'la alay eder. Çünkü, bu "Katolik" fazla olarak kutsal ekmeğin ve şarabın şaşırtıcı bir şekilde Hazreti İsa'nın kanına ve etine dönüşmesine (Transsubstantition) de inanır. Protestan Katoliğe, "deli, kâfir, putperest" der. Çünkü Katolik, içinde, evrenin yaratıcısını gördüğünü sandığı ekmeğe tapınmak için diz çöker. Her mezhepten Hıristiyanlar, Hinduların tanrısı olan Vistoun'un tecellisine (Incarnation) yani insanın yüzünde ortaya çıkmasına budalalık gözüyle bakarlar; iddia ederler ki, tek gerçek tecelli, evrenin yaratıcısı ve bir marangoz zevcesinin oğlu olan İsa'nın şahsındaki tecellidir. Dinin doğa olduğunu varsayan dinin yolunu tuttuğunu söyleyen "Teist", hakkında hiçbir fikre sahip olunmayan bir Allah'ı kabul ettiğini hikâye eder ve kendisinde bütün dünyanın dinleri tarafından öğretilen sırlarla alay etme hakkını bulur.