Nutuk/2. bölüm/Sivas Kongresi hazırlıkları

Efendiler, Sivas’ta in’ikadını temîne çalıştığımız kongreye her taraftan murahhas intihap ettirmek ve onların Sivas’a gelmelerini temîn etmek için daha Amasya’da başlamış olan mesâi ve muhâberât elân devam ediyordu. Bütün kumandanlar ve her tarafta birçok erbâb-ı hamiyet fevkalâde sarf-ı himmet ediyorlardı. Fakat yine her tarafta menfî ve aleyhdârâne propagandalar ve bilhassa hükümet-i merkeziyenin mâni tedâbîri, işi müşkilleştiriyordu.

Bazı yerlerden hem murahhas intihap etmiyorlar ve hem de kuvve-i maneviyeyi kesredecek ve herkesi nâ-ümidîye sevk eyleyecek cevaplar veriyorlardı. Meselâ, Yirminci Kolordu Kumandanı namına Erkân-ı Harbiye Reisi Ömer Halis Bey’in İstanbul’dan alınan ma’lumâtı muhtevi 9 Ağustos 335 tarihli şifresinde şu maddeler, nazar-ı dikkati câlib görüldü:

“1– Dersaadet murahhas göndermiyor. Oradaki icrââtı tasvip etmekle beraber cür’etkâr bir vaziyete girmeyi arzu etmiyor.

2– Dersaadet’ten murahhas göndermek imkân haricindedir. Teklif olunan zevât, orada müsmir, muvaffakiyetli iş göreceklerine emin olmadıklarından dolayı, beyhude masârif etmemek ve meşâkk-ı seferiyeye ma’rûz kalmamak için hareket etmiyorlar. (Malûmdur ki bazı zevâtı hususî mektupla da davet etmiştik.)”.

Biz, her taraftan murahhas intihap ve i’zâm ettirmek hususunda tesâdüf edilen müşkilâtı bertaraf etmeğe çalışırken diğer taraftan, en emin olmak üzere Kongre’ye mahall-i in’ikad intihap ettiğimiz Sivas’ta da bir telâş ve heyecan başladı.

Efendiler, burada bi’l-münâsebe arz edeyim ki ben Sivas’ı hakikaten min külli’l-vücûh emin addetmiş olmakla beraber, daha Amasya’da iken, Sivas’a gelen bütün yollar üzerinde uzaktan ve yakından icap eden tedâbîr ve tertibât-ı askeriyeyi aldırmayı da muvâfık-ı ihtiyat bulmuştum.