Nutuk/15. bölüm/Nurettin Paşa büyük zaferin şerefine en az iştirake hakkı olanlardan biridir

Efendiler, bu kadar, cesurâne bir iddiaya karşı hayret ve istigrap etmemek mümkün değildir. Fi’l-hakika, Nurettin Paşa, umumî taarruzda Birinci Ordu Kumandanlığı’nda bulundu. Diğer bi’l-cümle kumandanlarla beraber kendisine emrettiğimiz vazifeleri ifaya çalıştı. Bu hal, bütün Türk ordusuna ve ordumuzun büyük, küçük bi’l-cümle kumandanlarına, zâbitlerine ve her neferine şâmil olmak tabii bulunan muvaffakiyet ve şerefi, Nurettin Paşa’nın şahsına hasretmek kadar manasız, esassız, ayıp bir şey olamaz! Nurettin Paşa’yı, muzafferiyetin âmili gibi göstermek, olsa olsa, kendisiyle istihza maksadına ma’tûf olabilir. Yoksa Nurettin Paşa, büyük zaferin şerefine en az iştirake hakkı olanlardan biridir.

Efendiler, Büyük Taarruz’da, Nurettin Paşa’yı, yalnız taarruzun ikinci günü Kocatepe’de yalnız bırakmıştım. Çünkü düşmanın mağlûp olduğunu ve ricât edeceğini anladık. Mağlûbiyetini inhizama çevirmek ve hatt-ı ricâtını kat’ ederek düşman ordusunu esir etmek için, artık Kocatepe’de değil, daha umumî vaziyeti mütâlaa ve ona göre umumî tedbirler alacak yerde bulunmamız lâzımdı. O gün dahi, Cephe Kumandanı İsmet Paşa’nın münasip görüp benim imzamla yazdığı teşvikkâr kısa bir telefonla Nurettin Paşa’nın kuvve-i maneviyesini muhafaza için tedbir almak lüzumlu görülmüştü.