Yirmi Beş Sene Siper Gavgası/6 - Deñiz kahramanları
Deñiz kahramanları
Venedikliler, bu acıyı bir dürlü unutamadılar. Maltadan, fransadan, ispanyadan imdâd aldılar. Diger tarafdan erzâk ve zahire elde etmek içün sahillerimizi urdılar. O zamanlar hıristiyan devletlerden bir çogı memleketimizden zahire alırlardı. Koca anatolı, ahalimizi doyurdıktan başka, yabancılarıda toyurırdı. Halkımız hem asker hem çifci idi. Güzel yurdlarımızı ekerler biçerler, düşman hücûmundan korumak içün icâbında canlarını fedâ ederlerdi.
Düşman gemileri hanya açıklarına geldikden soñra, askerlerimizi ateşe tutmak istediler; fakat bir şeyi beceremediler. Karada bulunanlarıda bunı tecrübe itdiler; pek çok telefât virerek geri çekildiler. Yalñız buñunlada kalmadılar. Deñizdeki gemilerimizide sıkışdırmak istediler. Maksatları istanbuldan giride gelecek imdâd gemilerini urmak idi.
Fi'l-hakika, o sırada istanbuldan çıkan yeñiçerilerle tolı gemilerimiz, yolda idi. Bu gemilerden çavuş re'is, memiş re'is ve ca'fer re'is isminde üç deñizci vardıki, şec'atleri herkesiñ dilinde dastandı.
Düşman, gemilerimize hücûm itdigi zaman, zorlu bir fırtına çıkdı. Gemilerimizden bir kısmı düşmanıñ hücûmı üzerine batdı. Düşman, çavuş re'isiñ gemisini kuşatdı. Çavuş re'is, düşman mavnalarınıñ küreklerini toplarla kırdı, parça parça itdi, kendide aralarından yıldırım gibi sıyrılub çıkdı. Düşman gemileri, bunuñ üzerine memiş re'isiñ gemilerine sataşdılar. Memiş re'is düşmanla öyle bir cenk itdiki, herkesiñ aferinini kazandı. Düşman memiş re'iside tutamadı. Bu sefer ca'fer re'isiñ gemisine hücûm itdi. Bu gemide bir kahraman vardı; adı murad re'is idi. Murad re'isiñ hücûmı üzerine bütün gazilerle birleşdi. Düşman hücûmından yılmadı:
―Ya gazi, ya şehid!
didi. Bütün gün, gice yarılarına kadar düşmanla dalgalar ortasında penceleşdi. Öñüne geleni bogazdan yakalayarak deñize fırlatdı. Fakat gemisiniñ yelkenleri yokdı. Bu sebebden düşmanıñ elinden kurtulamadı. Nihâyet gemisinde bir kaç adam kalıncaya kadar düşmana karşı turdı. Esir olmakdansa şehid olmayı gözine aldı. Arslanlar gibi çarpışdı, vücudundan kanlar akarak, kendide gemiside dalgalara gömüldi. Öbür gemiler hızla kurtulmuşlar, gemilerindeki askeri girid adasına çıkarmışlardı. Zaten maksadda bu idi: Gelen asker, dörd biñ sipahi, dört biñ yeñiçeri, ve dört biñ hisâr eri idi.
Çavuş re'isi giride gelince başlarına geleni serdâr yusuf paşaya añlatdı. Yusuf paşa düşmanı bulub tepelemek içün yanına murad agayı aldı, gemilere bindi, düşman donanmasını aramaya çıkdı. Fakat o sırada düşman gemileri kaçmış, hanya civarında (suda) limanına saklanmışdı.
Serdar yusuf paşa hanya kalesine muhafızlar ta'yin itdi. Kendide, aldıgı emir üzerine, istanbula gitmek içün yola çıkdı. Bir ayda istanbula geldi. Serdar yusuf paşanıñ yerine giride budin valisi deli hüseyin paşa muhafız kondırıldı. Gazi murad agada giriddeki askere sekbanbaşı ta'yin olundı.