Tavşanın Suyunun Suyu
Köylünün biri Hoca'ya bir tavşan getirir. Hoca, köylüyü elinden geldiği kadar yedirir, içirir. Bir hafta sonra aynı adam yine gelir. Hoca tanıyamaz.
– Geçen hafta size tavşan getiren köylüyüm, der.
Hoca yine güler yüz gösterip çorba çıkarır:
– Tavşan suyundan çorbaya buyurun! diye de ufak bir laf dokundurur.
Aradan birkaç gün geçer, üç köylü gelip hocaya misafir olmak isterler. Hoca:
– Siz kimlersiniz, diye sorar.
– Tavşan getiren köylünün komşusuyuz! derler.
Hoca, la havle çeke çeke bunlara da çorba çıkarır, misafir eder.
Ne var ki, bir hafta sonra yine birkaç kişi gelir. Hoca, bunlara kim olduklarını sorar.
– Tavşanı getirenin komşusunun komşusuyuz! derler.
Hoca bozulur. Ama belli etmez. Misafirlere:
– Hoş geldiniz! der.
Ancak, ortalık kararmadan yemek olarak önlerine bir tas su getirir. Köylüler tasa şaşkın şaşkın baktıktan sonra, bunun ne olduğunu sorarlar.
Hoca, yapılan bir iyiliği istismar eden bu insanlara, gereken dersi şu sözlerle verir.
– Ne olacak? Tavşanın suyunun suyudur.
Kaynak: Bayraktar, Zülfikar (2010). Mizah teorileri ve mizah teorilerine göre Nasreddin Hoca fıkralarının tahlili (PDF) (Doktora). İzmir: Ege Üniversitesi. Erişim tarihi: 7 Eylül 2021.
|