Tâmât/Bir kabristanı temâşa

Bir Kabristânı Temâşa

Oturmuş bir mezar üstüne vâveylâ eder bir kız
Semâyı yer... zemîni âsmân-pîrâ eder bir kız
Gırîv-i samt-ı kabristânı san gûyâ eder bir kız
Hemân her yerde bir vech-i hazîn peydâ eder bir kız
Şu mehtâb-ı zalâmı leyle-i yeldâ eder bir kız!.


Gelir bir hâi'e göklerden efgân-ı hizebrândır
Gırîv-i târ-ı hürriyyet.... jihâr-ı zav'ı rahmandır..
Ye neth-i serd-i mağrib.....ya jegand-ı dûr-ı dûnândır
Ya istizhâk-ı zâlimdir...ya feryâd-ı yetîmândır..
Şu târikî-i hîçîyi neden i'lâ eder bir kız?


Şu yokluklarda vuhşân mı? Nedir bu hây-hûy-ı hîç
Aman ervâh-ı mevtâ mı şu nezdigîde pîçapîç?
Fakat zannım zalâm-ı leyl eder meyyitleri tetvîc;

İder ervahıñ efkâr-ı tehî âbâdını tehyîc;
Şu feyfâ-yı 'ukubetinde istizlâl ider bir kız!!;


Tahalluhmı ider gayb?.. Zalâm-ı yande yamm çaglar..
Serâser nijm-i serd içre çiçekler, serviler, daglar;
Baksa nîve-i zulmet içinde asmân aglar...
Nebatâtıñ, cemâdatıñ likâsı jengler bağlar...
Cihânı, gökleri matemle istilâ ider bu kız.


Gelir topraklar altından nidâlar âh-ı mevtâmı?
Teneffüsmi ider zulmet? agaclar vahdet-ârâmı?
Bu gurbetde neden âyâ görür bir kız bu ibrâmı?
Bu hestî-yi hayalata niçün eyler bu ilhamı?
Semâ iñler.... mezâristânı sân ihyâ ider bir kız


Karanlıklarda berf-ârâ -tahayyür!- nûr-ı âtîdir...
Derinlerde öter bir ses figân-ı sermediyetdir.
..........


.............

Muhâlâta bakubda hand-i istihzâ ider bir kız!..


Bu pertevler nedir âyâ? Şu târemde niçin bârık!
Bu kevkebler kimiñçündür?Havâlarda neden şârık?
Şu nokta nûr-ı yezdân mı? fer-i târık nede hârık!
Sabah olmuş tebessüm-rîz olurmuş kevkeb-i târık;
Kiminçün böyle saatlerce istircâ ider bir kız!..


Bedîât-ı zalâm-âver döner pîş-i nigâhında;
Durur ma'kûs-ı envâr-ı siyeh çeşm-i siyâhında;
Yeûs iyler tecellî hâtır-ı safvet-penâhında!..
Safâ me'mûl mü böyle leyâlin subh-gâhında!..
Figân-ı vahdeti -hayfâ!..- Sükûn-ârâ ider bir kız!..


Döner fevkinde bir pertev gülümser nûr-ı mevtâdır;
Hevâ pîşinde mevcâmevc olur deryâdır;
Agaçlar maddeten sâkitse mânen gûl-i gûyâdır!..

Zekâ-yı vâpesînimce şu taşlıklar da sahrâdır...
Şu vahdet-gâh-ı nezganı der-i heycâ eder bir kız!..


Birer mir'ât-ı Kudret'tir neler varsa tabî'atde
Şu yükseklerde, alçaklarda, cây-ı âdemiyetde,
Küçüklerde büyüklerde, bir aydınlıkta zulmetde,
Mezâbilde, gülistanda, şu tenhâî-i vahşetde
Bu hâlette garîbâne ne istid'â eder bir kız!..


Misâl-i rûh-ı hürriyyet uçar bir kuş havâlarda
Gelir dinler füyûzatı zarîh-i i'tilâlarda
Neler manzûru olduysa bekalarda, fenâlarda
Gider seyreyler encâmı semâlarda, fezâlarda
Ne hâlettir? Şu peyvârı semâ-peymâ eder bir kız!..


Sanavberler hemân cünbân-ı nesîm-i sermediyyetle,
Semâda ahterân u gaymler tâb-ı hüviyyetle,
Hevâlar dâimâ mevvâc hevl-i âdemiyyetle,

 Şu taşlıklar, şu gûrîstan sükûn-ı hâlikıyyetle,
Bu hîçistân-ı süflîyi nasıl bâlâ eder bir kız?



Ne kudretler güzâr eyler şu zulmetgâhdan her dem;
Kimi feryâdlar içre, kimi hurrem, kimi ebkem.
Hezârân hand-i kasvette hayâl-i rûşen-i âlem;
Hemîşe mübhemiyyetlerde tâir kabza-i mübhem!
Hayâlâtı ne mahzûnâne istibka eder bir kız!..


Serâpâ cümle mevcûdatta mahsûs bir hâlet
Semâ pest ü zemîn bâlâ sehâib kayd-ı hürriyyet;
Çemenler, servler, taşlar hemân âzâde-i râhet;
Gubâr içre girivân bergler-vâveyl!...-Kim?.Hayret!
Oturmuş âhiret bâbında isti'tâ eder bir kız....


Nigâh-ı vâjgûnundan geçer bir hande nâlândır;
Şu hüzn-i hîç-i heycâda hezârân şevk pinhândır...
Şu topraklar, sanavberler, şu taşlar bir gülistândır..

Serâser her avuç toprakta ünsiyyet nümâyândır...
Şu nâlişgâha hürriyyetle zevk ilka eder bir kız!..


Hemîşe muşt-zen zulmet zevâyâ-yı zenahdâna;
Nidâ-yı tavr-ı serbestî nevâ-yı nûr-ı Rahmân'a;
Nesîm-i gûşe-i zillet riyâh-ı feyz-i Subhân'a;
Tehevvür perverâne dalgalar ebhâr-ı Yezdân'a!..
İlâhî, cây-ı hayrettir neler icrâ eder bir kız!..


Durur ecrâm u eflâk u sehâib ittihâd üzre
Mehâvîrinde devr eyler dururken infirâd üzre
Sübût eyler dönerken dembedem...San incimâd üzre
Hemân ol dem hubût eyler cihân-ı pür-remâd üzre
Akan gözyaşlarıyla âlemi ırka eder bir kız!..


Bütün bu gördüğün şeyler serâirdir. hafâyâdır;
Serâpâ rûy-ı behçettir bir vech-i dilârâdır...
Ulûhiyyet hemân hepsinde bâriktir, hüveydâdır..
Agaçlarda, çemende, gökte, yerde târ-peydâdır!..

Tereddütle bu hâlâta bakıp inhâ eder bir kız!


Göñüllerde safârândır takazâ-yı sükût-efzâ
Teâliye müheyyâdır mübâhîdir bütün eşyâ
Hayâl-i nîstî var cümle mahlûkatta gûyâ
Gehî pestîye mâildir gehî eylerler istîlâ
Bu mevcûdât ile efkârın istilâ eder bir kız.


Müreccahtır şe levh-i gam-fezâ elvâh-ı mehtâba
Zalâm u mu'tesif varmış firâş-ı zülde hep hâba
Hayâletler, şu ebr-i hevl-perver sanki mihrâba
Hazînâne iner gözyaşları mecrâ-yı ehdâba
Yazık çeşmânımı, vicdânımı ibka eder bir kız!