Sağduyu Tanrısızlığın İlmihali/Allahsızlığın Toplumun Bütün Bağlarını Parçaladığı Doğru Değildir
Bize diyorlar ki, Allah'ın varlığına inanmamak, özel deyimiyle "Ateizm", toplumun bütün bağlarını koparır. Bir Allah'ın varlığına inanmaksızın anlaşma ve sözleşmelerinin kutsallığı ne olur? Tanrısallığa ciddi olarak tanık olamayan bir Ateist nasıl bağlanır? Ancak, anlaşma ve sözleşmeler, insanın uygulamasını görev edindiği sorumlulukları yerine getirme zorunluluğuna daha çok kuvvet mi verir? Yalan söyleyecek kadar küstah olan bir kimsenin yeminini bozması için daha çok mu küstah olması gerekir? Sözünde durmayacak kadar alçak olan, ya da, insanların saygısını kaybetmeyi hiçe sayarak sözünde durmayacak kadar haksız olan kimse, anlaşma ve sözleşmelerini yaparken ilahları tanık gösterdi diye, sözüne ve anlaşmalarına daha çok sadık olmaz. İnsanların vereceği hükmü hiçe sayan hükümdarlar, insanların en kolay yemin edenleri ve anlaşma ve sözleşmelerine en kolay muhalif davranışta bulunanları değil midir?1
1 Shakespeare, "Hamlet" faciasında, kahramanlarından birine, yaklaşık, şu öğütü verdirir: "Allah'a yemin ederek sözünü doğrulamak isteyen kimseye güvenme; sözünü yerine getireceğine Allah'ı tanık gösteren, bu tanıklıktan çekinecek kadar onur ve namus sahibi değildir!" Koca bile! (A.C.)