Şimdi, Efendiler, müsaade buyurursanız, size bir sual sorayım. Bu vaziyet ve şerâit karşısında halâs için nasıl bir karar vârid-i hâtır olabilirdi? İzah ettiğim ma’lumât ve müşahedâta göre üç nev’î karar ortaya atılmıştı:
Birincisi, İngiltere himayesini talep etmek.
İkincisi, Amerika mandasını talep etmek.
Bu iki nev’î karar sahipleri, Osmanlı Devleti’nin bir kül hâlinde muhafazasını düşünenlerdir. Osmanlı memâlikinin muhtelif devletler beyninde taksiminden ise kül hâlinde bir devletin taht-ı himayesinde bulundurmayı tercih edenlerdir.
Üçüncü karar: Mahallî halâs çarelerine ma’tûftur. Meselâ bazı mıntıkalar, kendilerinin Osmanlı Devleti’nden fekkedileceği nazariyesine karşı ondan ayrılmamak tedbirlerine tevessül ediyor. Bazı mıntıkalar da Osmanlı Devleti’nin imhâ ve Osmanlı memleketlerinin taksim olunacağını emr-i vâki kabul ederek, kendi başlarını kurtarmağa çalışıyorlar.
Bu üç nev’î kararın esbâb-ı mûcibesi, vermiş olduğum izâhât meyânında mevcuttur.