Kalk Gidelim Haco Gelin Bu El Bize Yaramaz'ın öyküsü
Haco (Hacer) gelin, Barak ovasının bir köyünde doğmuştur. Bu ovanın insanı genellikle kara yağızdır. Güzelleri siyah saçlı kara kaşlı, kara gözlü olur. Haco gelin ise sarışındır. Onu görenler cerene benzetirler. Ceren, dişi geyik anlamındadır. Daha on beşinde iken tüm Barak ovasında güzelliği ün salmıştır. Haco gelini, komşu köylerden tanınmış bir ailenin oğluna isterler. Kızın babası: “Ağalar, ben kızımı nazlı büyüttüm hiç kusura kalmayın, senin gibi bir babaya da yakışır mı demeyin. Haco’ya sormadan size he demem” der. Anası, kızının ağzını arar. Kızı, başını öne eğip evet der. Başlık kesilir, pazarlık yapılır ve çeyizi oğlan evine gider. Haco düğün günü, gördüğü ve sevdiği gence değil, onun ağabeyine gelin gittiğini öğrenir ve ağlamaya, sızlanmaya başlar. Gelip ne olduğunu sorarlar. Haco’nun küçük oğlana varmak istediğini öğrenince de babasına bildirirler. Babası da oğlan evine “Kızın gönlü küçük oğlanda, ben kızımın gönlünü yıkmam” der. Bunun üzerine Haco’yu küçük oğlana gelin ederler. Düğün günü gelir çatar. Düğün kurulur. Oğlan evi Haco’yu almaya gelir. Gelin atla götürülürken, düğün alayının başında bulunan güveyin ağabeyi şeytana uyar ve aklından “Bu güzel Hoca benim avradım olacaktı, şimdi kendi elimle kardeşime yâr etmeye götürüyorum” diye geçirir. Ve cebinden çıkardığı yaylı bıçağı, atın üstünde salınan nazlı Haco’ya iki kere saplar. Gelin atın üstünden düşüp oracıkta kalır. Muradı gönlünde kalıp, dünya evine girmeden göçüp gider. Bu olaydan sonra Barak köylerinde Haco gelin üstüne bu türkü söylenir.
Kaynak: Güven, Merdan (2005). "Türkiye Sahasındaki Hikâyeli Türküler Üzerine Bir Araştırma (Doktora Tezi)" (PDF). Erzurum. 14 Kasım 2020 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
|