Gölyazı
Gölyazı, diğer adıyla Abolyont oldukça geniş ve enli bir göle sahiptir. Gölyazı köyünün kenarında bulunan bu göl, köy halkının geçim kaynağıdır. Köy halkı, kışlarını oldukça çetin, yazlarını ise fevkalâde sefalı geçirmektedir.
Gölyazı köyüne, asırlar önce, yine bir kış günü devesinden başka hiçbir şeyi olmayan bir ihtiyar, buz tutan göl üzerinden, devesiyle birlikte yürüyerek geçmiş gelmiş... Köye geldiğinde, kendisini hayretler içinde karşılayan köy büyüklerinin ilk sözleri şu olmuş:
“Ne şaşılacak şeydir ki, şimdiye kadar hiç kimsenin cesaret edip geçemediği buz tutmuş göl üzerinden, beraberinde deve ile geçebildin!.. Bu sana Allah’ın bir lütfudur, karşılığında bu deveyi kurban etmen ve köylüye dağıtman gerekir. Bu senin için bir borçtur.” diyerek, adamın devesini kestirip köylüye yedirmek için daha bir sürü lâf etmişler.
Bu sözleri duyan zavallı ihtiyar, çaresizlik içinde, sahibi olduğu tek deveyi kurban etmiş. Bu olayın üzerinden beş sene geçtiğinde, devenin kurban edildiği yerde köy halkından beş kişi boğularak ölmüş. Onu takip eden ikinci beş senede yine beş kişi boğularak ölmüş. Daha sonraki her beş senede, beş kişiden az olmamak üzere aralarında köy halkının da bulunduğu kişiler boğularak ölmüşler.
1985 yılı Ramazan Bayramı’nın birinci gününde de yine aynı yerde, içinde Bursasporlu, Macar asıllı futbolcu Tülipan ve eşi ile köy halkından oluşan altı kişi birlikte boğulmuşlardır.
Önümüzdeki diğer beşinci senelerde, kim bilir hangi talihsiz kişiler, geçmişte yapılan suçu ödemek için hayatlarını fedâ edeceklerdir?
Kaynak: Ayva, Aziz (2007). "Beyşehir Gölü Üzerine Anlatılan "Göl Üzerinden Yürüyerek Geçme" Motifi Üzerine" (PDF), 76. Millî Folklor. s. 191-201.
|