Mesnevi (Konuk)/1. Defter/2201-2250: Revizyonlar arasındaki fark
İçerik silindi İçerik eklendi
metin eklenecek |
Metin eklendi. |
||
10. satır:
}}
'''2201.''' Onun önüne götür, böyle diye ki, sen bizim makbûlümüzsün; şimdilik bu kadar al, ma'zûr tut!<br>
'''2202.''' Bu kadar altın, ibrişim-bahâ içindir; harc et, harc olunduğu vakit buraya gel!<br>
'''2203.''' İmdi Ömer o âvâzın heybetinden sıçradı; tâ ki miyânı bu hizmet için bağladı.<br>
'''2204.''' Hz. Ömer kabristan tarafına yüz koydu; koltukta kese, cüst ü cû içinde koşucu olduğu halde.<br>
'''2205.''' Kabristan etrâfını çok koşucu oldu. O, orada ihtiyardan başka bir kimse görmedi.<br>
'''2206.''' Bu değildir dedi, bir kere daha koştu. O, âciz kaldı ve o ihtiyardan başkasını görmedi.<br>
'''2207.''' (Hz. Ömer) dedi: Hak buyurdu ki, bizim bir kulumuz vardır; sâfî ve lâyık ve mübârektir.<br>
'''2208.''' İhtiyâr çalgıcı ne vakit Allah adamı olur? Ne güzelsin ey sırr-ı mestûr, ne güzelsin!<br>
'''2209.''' O avcı, arslanın sahrâ etrâfını dolaştığı gibi, yine kabristanın etrâfını dolaştı.<br>
'''2210.''' İhtiyardan başka olmadığı ona yakîn olduğu vakit dedi ki, zulmet içinde çok parlak gönül vardır.<br>
'''2211.''' Geldi ve yüz edeb ile oraya oturdu. Ömer'e aksırık vâki' oldu ve ihtiyar sıçradı.<br>
'''2212.''' Vaktâ ki Ömer'i gördü, taaccübde kaldı; ve kaçmağa azm etti ve titreme tuttu.<br>
'''2213.''' İçinden dedi ki: Yâ Rab! İnâyet senden. Polis bir ihtiyar çalgıcı üzerine düştü.<br>
'''2214.''' Vaktâ ki o ihtiyarın yüzüne baktı, onu utanmış ve yüzü sararmış gördü.<br>
'''2215.''' Binâenaleyh Hz. Ömer ona dedi ki, korkma, benden ürkme; zîrâ Hak'dan sana müjdeler getirmişim.<br>
'''2216.''' Cenâb-ı Hak senin huyunu o kadar medh etti ki, Ömer'i senin yüzünün âşıkı yaptı.<br>
'''2217.''' Benim önümde otur ve ayrılık yapma; tâ ki senin kulağına ikbâl cihetinden sır söyliyeyim.<br>
'''2218.''' Hak sana selâm eder. Hadsiz meşakkat ve gamlarından nasılsın diye seni sorar.<br>
'''2219.''' İşte birkaç altın kırığı, saza tel bedeli; bunu harc et ve yine buraya gel!<br>
'''2220.''' Bunu işitince ihtiyar titredi ve elini çiğnedi ve kendi kendine çarpındı.<br>
'''2221.''' Ey Hudâ-yı bî-nazîr! Yeter ki, zavallı ihtiyar hayâdan eridi, diye bağırdı.<br>
'''2222.''' Vaktâ ki çok ağladı ve derdi hadden geçti, çalgıyı yere vurdu ve paraladı.<br>
'''2223.''' Dedi: Ey Allah'dan bana hicâb olmuş. Ey sen bana caddeden yol vurucusun.<br>
'''2224.''' <br>
'''2225.''' <br>
| |||