Temenniyât-ı Hayâliye

1

Vaktâki ider mâh-ı şeb-ârâ
Deryâya meziyyâtını esrâr,
Şebhîz perîler gibi cana
Gel sâhil-i deryâ-yı vesi'a;
Mâhpare-i ruhsâreñi göster!
Ol dem olur elbette dü bâlâ
hüsñündeki esrârı bedi'a,
Kalbimdeki serbeste emeller!
Âmalimi ta'dât ideyim ben;
Sen bendeki ümmid ile eglen!

2

Vâkta ki dogar fecre pür ilhâm
Vakta ki olur neşve-i ârâm
Ervâh ile leb ber leb vuslât,
Bir subh-ı musaffâ gibi ey yâr,
Kıl kalb-i hevâ hâhımı teskîr!
Gönlümde esen bâd-ı küdûret
Fikrimden akan girye-i eş'âr
Etsin senin evsâfını teşhîr!
Manzûmeler inşâd edeyim ben;
Sen anları tenkîd ile eglen!

—3—

Vaktâ ki olur fasl-ı hazânın
Ahzânı bütün rûy-ı cihânın
Bir pûşiş-i tebnî-i melâli,
Altun saçını ey gül-i zibâ,

Dök sîne-i her dem terin üzre;
Gönlümdeki pejmürde hayâli
Kıl saye-i zülfün ile ihyâ!
Zânû-yı safâperverin üzre
Bir destimi isnâd edeyim ben;
Sen destimi teb'îd ile eglen!

—4—

Vakta ki olur ân-ı memâtım
Pâyânkeş-i eyyâm-ı hayatım
Ey rûhumun âsûde refîki
Bir lâhza ser-i kabrime gel de
Kurbanın olan gönlümü şâd et!
Bilsün ne imiş zevk-i hakiki
Şâd olsun o mahrûm-ı emelde!
Yâd et dil-i nâşâdımı yâd et!
Derdin ile feryâd edeyim ben;
Sen derdimi teşdîd ile eglen!

Cenâb Şehâbeddin