Selimiye Kışlası Kitabeleri

Nizamiye Kapısı

değiştir

Şâh-ı asker-perver-i şâhen-şah-ı âlem zihî / Cümle-i ecnâdını ihsân ile kıldı abîd
Silk-i şevketde o şehdir âlemin bir dânesi / Bak yegâne halk etmiş zâtını Rabb-i vahîd
Nûr-ı ahdi rûşen ettikçe cihânı gün gibi / Vakt-i iclâli sabâhü’l-hayr-veş oldu bedîd
Kân-ı şevketde nazîrin görmedi halk-ı cihân / Cevher-i Zât-ı hümâyûnun Hüdâ kılmış ferîd
Muhterik olmuşdu akdem yaptırıp bu kışlayı / Eyledi bünyânını mânend-i kasr-ı meşîd
Anda iskân eyledikce asker-i şâhânesi / Mâlik-i hısn-ı zafer kılsın o hâkânı Mecîd
Cevherîn târîh ile zeyn eyle Zîver bâbını / Yapdı bâlâ kışlayı hâkân-ı dîn Abdülmecîd
Nemmekahû Ali Haydar, gufira lehû
1269/1852

Güney kapısı

değiştir

Câygâh oldu Selimiyye yine nev askere / Eylemişti Hân Selîm evvelce me’vâ cündüne
Irz u şân-ı devleti ikmâl kıldı pâdişâh / Anda inşâ ettirip nev kışla hâlâ cündüne
Oldu evvelkinden iki kat metîn u hem vasî / Eyledi lutfun o şâhenşeh dü bâlâ cündüne
Hazret-i Hakdan ümîd oldur ki şâh-ı âlemin / Seyf-i nusretle musahhar ola dünyâ cündüne
Asker-i şâhâne denmek bunlara şâyestedir / Kendisi ta’limi ceng etmekte zîrâ cündüne
Askerîden görmede a’lâ vü ednâ ihtirâm / Etmede dâ’im du’a ednâ vü a’lâ cündüne
Pâdişâhân zerresi olmaz o mihr-i şevketin/Asker-i mansûrundan bâbında a’dâ cündüne
Ömrü olsun asker-i encüm-şümârından füzûn/Cünd-i gayb ile edip imdâd-ı Mevlâ cündüne
Olmasın hiç lerze-i kahrından a’dâsı masûn / Geh masîf oldukça âlem gâh meştâ cündüne
Bendesi İzzet dedi târîh-i cevherdârını / Eyledi Mahmud Hân nev kışla ihyâ cündüne 1243/1828.

Doğu Kapısı

değiştir

Şâh-ı âlem Hazret-i Abdülmecîd Han’ın Hudâ / Ömrünü, ikbâlini, iclâlini etsin ziyâd
Kâinât sâyesidir sâha-i dârü’l-eman / Dergeh-i lutf u atâsı âleme bâb-ı murâd
Bendegân âsûde, dünyâ râhat âlem şâdumân / Kevni cennet gibi buldu ahd-ı adlinde ibâd
Zîver-i engüşt-i tedbîri mekîn-i dâd Hak / Ol Süleyman-ı zamâna âlem eyler inkiyâd
Tarz-ı nevşdilkşkeşle tamir eyleyüb bu kışlayı / Cünd-i hâssıneyledi tekrâr mesruru’l-fu’ad
Ba-husus açtı bu bab-i feyzi semt-i nusrafe / Âyet-i “innâ fetehna…”dan edince ictihad
Der lisan-ı hâli “tıbtüm fediuluhanâ halidin” / Her küşad oldukça işbu bâb-ı vâlâ ba-midad
Dürrşi feşah oldum Lebîb’a ben de bu tarihle / Müjde bâb-ı fevz u nusret oldu kışlada küşad 1258/1842

Batı kapısı

değiştir

Şehr-i yâr-ı maşrık u magrib şehinşâh-ı zamân / Zıll-ı Mevlâ âfîtâb-ı dâd Hân Abdülmecîd
Sâha-i ikbâlinin cârûb-keşi perr-i hümâ / Dergeh-i ihsânına cûd-ı kerem kemter ‘abid
Adline in’âmına irfânına ol dâvrein / Kul olurdu sağ olmuş olsa Hârûn-ı Reşîd
Asker-i hâss-ı hümâyûnunun bu vâlâ kışlasın / Kıldı pek a’lâdan a’lâ resm-i dil-cûsın mezîd
Eskiden bâlâ idi ammâ dü bâlâ eyledi / İşbu cây-ı dil-keş ü ra’nâyı imâr-ı cedîd
Semt-i feth ü nusrete açıldı elhak bir kapı / Pâdişâh ilhâm ile kıldı bu nev bâb-ı bedîd
Dâimâ sıhhatle ömr-i sermed ü iclâl ile / Sâye-i şâhânesi tâ haşre dek olsun medîd
Yazdı bu târîh-i cevherdârını kilk-ı Lebîb / Kışla-i dil-cûyu ra’nâ kıldı Han Abdülmecîd
1258/1842

Kaynak: Kırıkçı, E. (2018). Üsküdar Devlet Yapı Kitabeleri (XIX. Yüzyıl). 3, 443-459. çevrim içi erişim
Telif durumu:

 

Bu eser, başka bir eserin bilimsel olmayan metodlarla oluşturulmuş bir transkripsiyonu veya faksimilesi olup ana eserden bağımsız bir telif hakkı korumasına sahip değildir. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'un işlenmiş eserleri tanımlayan 6. maddesine göre; henüz yayımlanmamış olan bir eserin ilmi araştırma ve çalışma neticesinde yayımlanmaya elverişli hale getirilmesi (ilmi bir araştırma ve çalışma mahsulü olmayan alelade transkripsiyonlarla faksimileler istisna olmak üzere) halinde oluşturulan eser telif korumasına tâbi olacaktır. Ancak bu eser kanunun gösterdiği istisna kapsamında olduğundan kamu malıdır.