Sayfa:Yargıtay'ın 2016- 3508 esas ve 2017 - 5950 karar no'lu kararı .pdf.pdf/1

Bu sayfa doğrulanmış
YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

Esas No :2016 / 3508
Karar No :2017 / 5950
Karar Tarihi :1.11.2017

DAVA : Taraflar arasında görülen davada ... 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi'nce bozmaya uyularak verilen 22/12/2015 tarih ve 2015/85- 2015/310 Sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Asıl ve birleşen davada davacı vekili, söz ve bestesi müvekkiline ait olan "..." adlı müzik eserinin, davalılardan ... tarafından farklı sözlerle birleştirilip değiştirilmek ve "..." şeklinde yeni bir ad verilmek suretiyle kendi eseriymiş gibi gösterildiğini, eserin davalı ... tarafından yorumlandığını ve birleşen dosya davalısı ... Ltd. Şti. tarafından çoğaltılıp yayma suretiyle umuma arzedilen "..." adlı albümde izinsiz kullanıldığını, müvekkilinin mali ve manevi haklarının ihlal edildiğini belirterek 10.000 TL manevi ile şimdilik FSEK m.68 kapsamında 5.000 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, "..." adlı albümün toplatılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Asıl davada davalıları ..., ... ve ... vekili, davanın ... ... ve Tic. Ltd. Şti. yerine müvekkilleri aleyhine açılmasının doğru olmadığını, müvekkillerine husumet yöneltilemeyeceğini, anılan fikri ürün üzerindeki eser sahipliğinin ihtilaflı bulunduğunu, maddi ve manevi tazminat istemlerinin fahiş olduğu belirterek davanın reddini istemiştir.

Diğer davalılar ve birleşen dava davalısı şirket davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; '...' adlı melodinin içerik itibariyle daha ziyade anonim eserlere özgü bir karakter sergilemesi sebebiyle FSEK'nun 1/B- a bendi ve 3. maddelerinde tanımlanan nitelikleri havi, sahibinin hususiyetini taşıyan orjinal bir eser sayılamayacağı gerekçesiyle birleşen davanın reddine, asıl davada mahkemenin 20/09/2013 tarihli kararının kesinleşmesi sebebiyle yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararı, asıl/birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.

Asıl ve birleşen dava, eser sahipliğinden doğan haklarının ihlal edildiği iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine dair olup, mahkemece verilen hüküm Dairemizin 2014/17237 esas 2014/19328 karar sayılı ilamı ile davacının bestecisi olduğunu iddia ettiği melodinin 5846 Sayılı FSEK'nun 1/B- a. ve 3. maddesi anlamında hususiyet unsurunu haiz musiki eser sayılıp sayılamayacağı konusunda bilirkişi raporu alınması gerektiği ifade edilerek bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiş, bu kapsamda ek bilirkişi raporu alınarak, davacıya ait eserdeki melodinin anonim eserlere özgü bir karakter sergilemesi sebebiyle sahibinin hususiyetini taşıyan orjinal bir eser sayılamayacağı gerekçesiyle birleşen davanın reddine, asıl dava hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

5846 Sayılı FSEK uyarınca, bir ürünün eser olarak kabul edilebilmesi için zorunlu objektif ve subjektif unsurları içermesi gerekir. Bir ürünün FSEK anlamında eser sayılmasında zorunlu objektif unsur, o ürünün