Sayfa:Yüksek Seçim Kurulu'nun 2019-4219 sayılı kararı.pdf/224

Bu sayfa istinsah edilmiş


     T.C.
YÜKSEK SEÇİM KURULU
  Karar No : 4219

belgesizlik nedeniyle reddi gerekir.” denilmiştir. Yüksek Seçim Kurulunun 27/04/2009 tarih ve 1616 sayılı kararında “298 sayılı Kanunun 26’ncı maddesi uyarınca aday olanların kurullarda yer alması mümkün değil ise de bu aykırılığın seçimin iptaline neden olabilmesi için neticeye müessir olduğunun kanıtlanması gerektiği, muterizlerin bu hususa ilişkin somut kanıt sunmadıkları anlaşıldığından 2028 ve 2029 no’lu sandıklarda sayım ve döküm esnasında 298 sayılı Kanuna ve Yüksek Seçim Kurulu genelgelerine aykırı bir işlem yapıldığına ilişkin somut delil ve gerekçe gösterilmediğinden,” denilmek suretiyle itirazın reddine karar verilmiştir. Yüksek Seçim Kurulunun 14/04/2019 tarih ve 2760 sayılı kararında “Erzurum ili Pasinler ilçesi Karavelet mahallesi 1043 no’lu sandık kurulunda üye olarak görev yapan aza adaylarının seçim sonuçlarına ne şekilde etki ettiklerine dair somut tespit bulunmadığından Erzurum İl Seçim Kurulunun 06/04/2019 tarihli, 2019/54 sayılı kararının kaldırılmasına,” denilmiştir. Yüksek Seçim Kurulunun 31/01/1974 tarih ve 664 sayılı kararında “Kurulumuzun 8.8.1972 günlü ve 14270 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 28.07.1972 günlü ve 235 sayılı kararında öngörüldüğü üzere sandık kurullarında görev almaları mümkün bulunmayan kimselere görev verilmiş olması nedenine dayanılarak bir seçimin iptal edilebilmesi için kanuna aykırı bu davranışın seçim sonuçlarına etki yaptığının gerçekleşmiş bulunması şarttır. İtiraz dilekçesinde bu yolda bir gerekçe olmadığı gibi, durumu belirten bir belge de bulunmamaktadır. O halde, yersiz bulunan itirazın reddine karar verilmelidir.” denilmiştir. Kuşkusuz Yüksek Seçim Kurulunun buna benzer çok sayıda kararı vardır ve hepsini tek tek buraya yazmak mümkün değildir. Yüksek Kurulumuzun en son verilen bu karara kadar sandık başkanı ve sandık kurulu üyesi ataması nedeniyle iptal ettiği bir seçim bulunmamaktadır.

298 sayılı Kanunun 21, 22 ve 23. maddelerini göz önüne aldığımızda sandık kurulunun bir başkan altı asıl ve altı yedek üyeden oluşacağı, bir başkan, bir asıl ve bir yedek üyenin mülki idare amiri tarafından bildirilen kamu görevlileri listesinden belirlenmesi gerektiği açıktır. Kural, sandık başkanı, bir asıl ve bir yedek üyenin mülki idare amiri tarafından bildirilen listeden seçilmesi olmakla birlikte, bunun istisnalarına da kanunda yer verilmiştir. 298 sayılı Kanunun 22/2 ve 23/son maddeleri istisnaları göstermiştir. Sandık başkanlarının kamu görevlilerinden belirlenmesi asıl olmakla birlikte, 298 sayılı kanunun 22/2 maddesinde kamu görevlileri dışında belirlenmesi doğrultusunda bir istisnaya yer verilmiş olması, yine sandık kurulunun bir asıl ve bir yedek üyesinin kamu görevlilerinden belirlenmesi zorunlu olmakla birlikte 298 sayılı Kanunun 23/son maddesi gereğince eksik üyeliklerin sandık kurulunda görev verilmesinde sakınca olmayanlardan doldurulması hususları gözetildiğinde, sandık başkanı ve üyelerin kamu görevlilerinden alınmaması başlı başına ve mutlak bir iptal nedeni olmayacaktır.


  298 sayılı Kanunun 23. maddesi gereğince sandık kuruluna siyasi partiler tarafından bildirilen üyeler ve 298 sayılı Kanunun 25. maddesine göre sandık başı işlemlerini takip etmek üzere görevlendirilen müşahitler, siyasi partilerin birer temsilcisi olarak hareket etmektedirler. Gerek siyasi partili sandık kurulu üyelerinin gerekse siyasi partili müşahitlerin sandık başında bulunmaları, sandık kurulu üyelerinin salt çoğunlukla alınan karara katılmayarak alınacak karara muhalefet şerhi düşmeleri, müşahitlerin sandık başı iş ve işlemlerine itiraz haklarının bulunması, kısacası sandık başı iş ve işlemlerini denetlemelerinin seçimin sonucuna sıhhat kazandıracağı açıktır. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptali ve seçimin yenilenmesi için itiraz eden partinin sandık kurulu üyelerinden ve müşahitlerinden sandık başında hiç bir itiraz gelmemiş olmasının seçimin sıhhatine zarar verilmediğini gösterdiği açıktır. Sandıklarda yapılan sayımlar sırasında, sayım döküm işlemlerini engellememek kaydıyla vatandaşların da sayımı izlemesi mümkündür. Gizli oy açık sayım ilkesine göre yapılan seçimde, sandık kurulunda partili üyelerin görevli olarak bulunup karar alma sürecine katıldığı, itiraza yetkili partili müşahitlerin sandıklarda