Sayfa:Tarih I Tarihtenevelki Zamalar ve Eski Zamanlar.pdf/42

Bu sayfa istinsah edilmiş
BEŞER TARİHİNE GİRİŞ

9

gelecek nesillerin nefretle yadedeceği bir insan, bir millet olarak tarihe geçmekten hazer ederiz; fertçe ve milletçe, medeniyetin ilerlemesine çalışarak, insanlığın yükselmesine hizmet eyleriz. Gelecek nesillerin istifade edebileceği kıymetli, ölmez, ilim ve san'at eserleri bırakmış bir varlık olarak tarihle şerefli bir yer kazanmak idealimiz olacaktır. Çocuklarımıza da ayni fikir ve terbiyeyi vereceğiz.

TARİHİN KAYNAKLARI Tarih, insan cemiyeti hayatının geçmiş safhalarını aydınlatabilmek için hemen her ilim ve fenden istifade etmek mecburiyetindedir. Bilhassa, coğrafya ile daima yanyana yürür.

Bir insan cemiyetinin dünya yüzünde, hangi mevkii işgal ettiği, bu mevkiin vaziyeti, arızaları, iklimi, denize yakın veya uzak olması, toprağı, suları, nebat ve hayvan yetiştirme kabiliyeti ile o cemiyetin tarihi arasında sıkı bir münasebet vardır. Kezalik bir milletin, hangi milletlerle iktisadi, içtimai, siyasi münasebetlerde bulunduğunu bilmek lâzımdır. Bütün bunları coğrafya öğretir.

TARİHTE TAKVİME MEBDE Tarih, vakalarını zaman sırasile tertip etmek için bir mebde kabul etmek ve vak'aları o mebdee göre sıralamak lâzımdır. Bu mebde bütün milletlerde bir değildir.

Araplar, Muhammedin, Mekkeden Medineye hicretini tarih vak'alarının zamanını tayinde mebde olarak kabul etmişlerdir. Hicret mebde olmak üzere senelerin sayılmasına hicri sene denir. Vak'alar ay senesi ile hesaplanırsa ay hicri senesi, güneş senesi ile hesaplanırsa güneş hicri senesi ismini alır. Bugün hemen bütün dünya milletleri İsanın doğduğu günü takvim mebdei kabul etmişlerdir. Bu senelere miladi sene denir ve yalnız güneş senesile hesaplanır,

Türkler bütün medeni milletler gibi Türk Cümhuriyetinin teessüsündenberi tarihe mebde olarak milâdi seneyi ve zaman ölçüsü olarak güneş senesini kabul etmişlerdir.

İNSANLARIN GEÇİRDİĞİ DEVİRLER Tarih yazı ile başlar. İlk insanların dünya yüzünde yaşamağa başladıklarından itibaren, tarihin iptidasına kadar geçen çok uzun bir mazi vardır. Demek ki insan cemiyetlerinin hayatları bir mebdee nispetle iki zamana ayrılır: