Sayfa:TBMM'nin Şemdinli Raporu .pdf/7

Bu sayfa doğrulanmış


  “O gün iş yerinde ben yoktum. Oduna gitmiştim. Kardeşim vardı. 12-13 öğrenci oyun oynamaktadır. O gün öğrenciler dışında kimse oyun oynamadı.”
  Mehmet Tahir ERBAŞ ile Görüşme: Mehmet Tahir Erbaş pasajın çaprazındaki iş yerinde esnaflık yapmaktadır. Olayla ilgili bildikleri hakkında şunları ifade etmiştir:
  “İçerde idik. Bomba sesi duydum. Birisi kaçtı. Kahve renkli montu vardı. Dükkanın önünden geçti. Eczanenin önünde telefonla Türkçe “Nerdesiniz?” diye sordu. Pasajın önünden ceset çıkarıldığını görünce oraya koştum. Kişi kaçarak gitti. Yaralıyı hastaneye götürdüler. Sonra aracın yanına gittik. Gittiğimde araçta sadece kaçanı gördüm. Ali Kaya dışarıdaydı. Başı kanamıştı. Hatta kanı ceketime düştü. Top sakallı birini hatırlamıyorum. Biz zarar görmeden devlete teslim edelim diye korumaya çalışıyorduk. Ali Kaya’nın elinde silah vardı. Biri silahı alıp şarjörünü çıkarttı. Havaya ateş edildi. Arabadan bir şey alındığını görmedim. Sonra Ali Kaya’yı Emniyete götürdüler.”
  Heyet ayrıca şahsa olaylardan sonra dükkanlarını neden kapattıklarını sordu. Kişi diğerleri açmayınca kendisinin de açmadığını, içlerinin rahat olmadığını ve kuyumcu dükkanı olduğundan geç açtığını belirtti.
  Fahri YILMAZ ile Görüşme: Fahri Yılmaz zücaciye dükkanı işletmektedir. Dükkanı pasajdan 12 dükkan aşağıdadır. Görüşmede Heyete kısaca şunları anlatmıştır:
  “Olay sırasında işyerindeydim. Patlama sesi geldiğinde dışarı fırladım. Halk yukarı doğru koşuyordu. Biri telefonla konuşuyordu. Halk “Bombayı bu attı.” dedi. Kişi kovalandı. Aşağı gitti. Ayrıca aşağıdan biri geliyordu. Kaçan şahıs gelenle konuştu. Sonra ikisi de arabaya bindi. Arabayı çalıştırmaya çalıştı. Biri o arada emniyetten olduğunu söyledi. Altmış-yetmiş kişilik kalabalık vardı. Başta kimse karışmıyordu. “Kişileri adalete teslim edelim.” dendi. Polis, asker ve Emniyet Müdüründen sonra Kaymakam geldi. “Biz aldık, bizdendir.” denildi. İkisini götürdüler. Dükkanım açık olduğu için döndüm ve dükkanımı kapattım. Keşif esnasında silah sesi geldi. Ben uzaktaydım. Tam olarak bilmiyorum. Jandarma tarafından halkın üzerine ateş açıldı. Halk yere yattı. Uzak olduğu için tam göremedim. Güvenli olmadığı için olaylardan sonra dükkanı kapatıyoruz.”
  Kadir KAÇAN ile Görüşme: Kadir Kaçar meşrubat dükkanı işletmektedir. İş yeri eczanenin karşısında olup, pasaja yetmiş metre kadar uzaklıktadır. Kadir Kaçar olay hakkında şunları söylemiştir:


  “Patlama sesiyle birlikte dışarı çıktım. İtirafçı denen şahıs telaşlı şekilde yürüyerek hızla gitmekteydi. Tedirgindi. Önceden arabayı görmüştüm; ancak dikkat etmemiştim. Aşağı doğru gitti. Telefonla görüştü. Komşularından biri bana yaklaştı ve “Bombayı bu kişi attı.” dedi. Az ileride araç duruyordu. Ali Kaya ise aşağıda bekliyordu. Veysel Ateş, Ali Kaya ile buluşup araca gittiler. Veysel Ateş araca bindi. Ali Kaya araca bindi; sonra geri indi. Kim olduğunu sorduk. Telekom görevlisi olduğunu söyledi. Kalabalık arttı. Kimlik soruldu. Kişi “Emniyetçiyim.” dedi. Yüz kadar kişi vardı. Arabanın arkasından küçük bir silah çıkardı. İki üç kişi silaha sarıldı ve silahı elinden aldılar. Silahın şarjörü çıkarıldı. Görevliler geldi. Yüzleri kapalı özel tim geldi. Kalabalık dağılmadı. Aksine daha da arttı. Özel tim gitti. Polise ait araç geldi ve Veysel Ateş’i aldı. Ondan sonra Emniyet Müdürü geldi. Ali Kaya ile birlikte Emniyet Müdürlüğüne gittiler. Cenaze pasajdan çıkarılırken gençler taş atarak camları kırdı. Cenazenin peşinde hastaneye doğru giderken ateş açıldı. Bu arada kardeşim yaralandı. Top sakallı kişiyi ilk etapta görmedim. Sonradan geldi. Emniyet Müdürüne söyledik. Sonra Müdürle birlikte gittiler”

7