Sayfa:Türkçe Kısa Metinlerde Yazar Tanıma Yönteminin Sınanması ve Geliştirilmesi.pdf/6

Bu sayfa doğrulanmış

Utku TANRIVERE


görünmektedir. Yanlış bilgiye dayanan yazım hatalarında ise bu bilgi düzeltilmediği müddetçe yazar, aynı hatayı üslup seçiminden bağımsız olarak tekrarlamaya devam edecektir. Önerilmiş olan yöntemde, hata kavramından uzaklaşılarak, yazarın bilinçli tercihi olduğu değerlendirilen yazımların, açıkça belirtilmese de örtülü biçimde sözcük ve bağlam yönünden yapılacak karşılaştırma içerisinde ele alındığı görülmektedir (Tanrıvere, 2018, s. 187).

Yazım yanlışları yönünden yapılan “konum” ve “sözcük” ayrımı; bir hatanın, iletinin belirli bir yerinde mi, yoksa belirli bir sözcük üzerinde mi tekrar ettiğini tespit etmeye yöneliktir. Örneğin “bas” yerine “bass” sözcüğünün sürekli kullanımı sözcük yönünden bir hatayken, cümlelere veya iletinin sadece ilk cümlesine küçük harfle başlamak ise konum yönünden bir hata olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca, şimdiye dek gerçekleştirilen önsel çalışmalarda sıkça karşılaşıldığı için belirtilmesi gerekli görülmektedir ki, sözcüklere getirilen eklerin yazımında görülebilecek hatalar konum, bağlaçların yazımında rastlanılan yanlışlar ise sözcük yönünden değerlendirilebilecek yazım hatalarıdır. Sözcüklerin arasında birden fazla boşluk bırakmak veya boşluk bırakmamak, bir cümleyi ardışık iki nokta ile sonlandırmak veya soru işareti ile sonlandırılması gereken cümlenin sonunda noktaya yer vermek de -münferit olmadığı sürece- konum yönünden yapılan hatalardır.

Sözcük ve Bağlam

Sözcük ve bağlam bakımından yapılacak karşılaştırma için belirli bir ölçütten bahsedilmemiş, verilen uygulama örneğinde ise “ölçünlü dilin dışındaki ifadeler”, “küfürler”, “yapıca bağımsız tümcelerin bir araya getirilişi” görgül ve betimleyici biçimde ele alınmıştır (Tanrıvere, 2018, s. 187). Bununla birlikte iletinin kime atfedildiğinin belirli ya da belirsiz oluşu, öznenin içerik yönünden açık ve anlaşılır oluşu, örnek metindeki sövme belirten yazımların içeriğinin yanı sıra cümle içerisinde bulundukları konumlar ve oluşturulma biçimleri (morfolojisi), cümlelerde bağlaç kullanma durumu ve tekrar eden sözcük bulunup bulunmadığı da incelemeye konu edilmiştir (Tanrıvere, 2018, s. 188).

Söz konusu uygulama örneğinde “milyar” sözcüğü yerine “milyor”, “euro” yerine “yuro” yazımı da ele alınmış (Tanrıvere, 2018, s. 187) ve böylelikle yöntem bakımından bir farklılık doğmuştur. Daha önce sunulmuş olan bilgiler bakımından bu yazımların, ilgili başlık altında (yazım ve noktalama > yazım yanlışları > sözcük) değerlendirilmesi gerektiği düşünülse de yazımların niteliği göz önünde bulundurulduğunda bunların birer “hata” değil, “eğilim” olarak değerlendirildiği ve incelenen ileti yazarının tercih ettiği üslubun bir parçası olarak sözcük ve bağlam kapsamında ele alındığı anlaşılmaktadır.

Yer verilen uygulama ile birlikte sunulan bilgiler değerlendirildiğinde, sözcük ve bağlam özelliklerine dair yapılacak incelemenin, büyük ölçüde, karşılaştırmayı yapacak kişinin değişiklik ve geliştirmesine açık olduğu görülmektedir. Başka bir deyişle, sunulmuş olan ayırt edici ölçütlerin haricinde, verili metinler arasındaki farkların veya benzerliklerin başka hangi yollarla ortaya çıkarılabileceğine veya pekiştirilebileceğine dair tespit, incelemeyi yapan kişiye kalmaktadır. Şimdiye dek yapılan önsel çalışmalar ve sosyal medyadaki gözlemler ise aşağıda belirtilen konuların, sözcük ve bağlam yönünden ayırt edici bir ölçüt olarak değerlendirmelerde ele alınması gerektiğini göstermiştir. Burada yer verilmeyen sözcük ve bağlam ölçütleri, her bir karşılaştırma (ve örneklem) özelinde incelemeyi yapacak kişi tarafından geliştirilmeli ve çeşitlendirilmelidir.

Yazarın tercih ettiği eğilim sonucu ölçünlü dilden uzaklaşan sözcük ve diğer ifadeler ile bu ifadelerin oluşturulma biçimi, ayırt etmede kullanılabilecek niteliktedir. Ölçünlü dilden ayrılan sözcüğün yazar tarafından tercih edilen bir kullanım mı, yoksa münferit ya da süreğen bir hata mı olduğu, daha önce de belirtildiği gibi incelemeyi yapan kişiye bırakılmaktadır. Ne var ki bu üç seçenekten ilkinin elenmesi durumunda söz konusu sözcük, “yazım ve noktalama” kapsamında bir yazım yanlışı olarak ele alınacak, sonuç olarak başka başlık altında da olsa değerlendirmeye dahil olacaktır.


  Yazılı bir iletide vurgu yaratmak için tercih edilen kullanımlar da önem arz etmektedir. Bir sözcüğün ya da sözcük öbeğinin büyük harfle, tırnak içinde, ünlemle veya parantez içinde ünlemle ya da vurgulandığını belirtecek başka herhangi bir şekilde yazımı, bu noktada ayırt edici olabilecek niteliktedir. Bunun yanı sıra iletide yabancı bir dildeki sözcüğün kullanılması, bu sözcüğün kaynak dili, terminoloji dahil olmak üzere jargon ve ayrıca argo kullanımı, bağlaçlara yer verilmesi ve bu bağlaçların anlam değeri (olumlu-olumlu ya da olumlu-olumsuz gibi), özellikle muhtemel yazarlara ait birden fazla karşılaştırma

251