Sayfa:Semdinli iddianame.pdf/28

Bu sayfa doğrulanmış

kapıldı, direksiyona geçeceğine arka kapıyı açtı. Ön kapıyı açacakken panik olduğundan arka kapıyı açtı. Bu sırada ben, Nazmi, Kadri ÖZCANER ve Fahrettin YILMAZ durun, mayını siz bıraktınız dedik ve kır saçlının arabaya binmesine müsaade etmedik. Bu arada kalabalık yetişti. Kır saçlı olan ben emniyet mensubuyum, emniyette görevliyim dedi. Ekip çağırmak için kendi cep telefonundan konuştu, aradı mı, bizi kandırmak için konuşur gibi mi yaptı anlayamadım. Kahverengi montlu arabanın yanına geldiğinde kır saçlı olan patladı mı diye sordu, kahverengi montluda patladı dedi, ondan sonra kır saçlı olan atla arabaya dedi. Şoför mahalline binmek isterken panikten yanlışlıkla arka kapıyı açtı. Ancak binemedi. Ben olay yerinde top sakallı diye söylediğimiz üçüncü kişiyi görmedim. Ben sadece ikisini gördüm. Biz arkada oturan kahverengi montludan kimliğini istedik vermedi. Bu sırada adını Ali KAYA diye öğrendiğim saçlarının önü dökük, hafif kır saçlı olan bizim önümüze geçti, arkadakini müdafaa etti. Bu arada kalabalık çoğalırken Ali KAYA isimli kişi bagajı açtı, açar açmaz keleşi aldı. Ben dahil dört–beş kişi eline sarıldık. Silâhı elinden aldık. Hava iyice karardıktan sonra akşam ezanından sonra bu beyaz arabaya 80 metre uzakta Ziraat Bankasının ilerisinde uzun devre farları açık araba geldi. Kalabalığı görünce korkudan mı bilmiyorum Ziraat Bankasının önündeki halkın üzerine şoförün olduğu taraftan ateş edildi. Ben bu sırada arabaya 20 metre uzaktaydım. Çünkü keşif yapılan arabanın etrafını çember gibi sarmıştık. Ben arabaya taş atıldığını görmedim. Ancak arabanın şoför tarafından ateş edildiği sırada polis noktasının oradan bayağı silâh sesleri geliyordu. Ben arabayı uzaktan gördüğümde uzun farlarını yakarak geliyordu ve halk yolun üstündeydi. Ben korkusundan ateş ettiğini düşünüyorum. Ateş etmeden önce yol üstündeki kalabalıktan arabaya saldırı olmadı. Arabadan ateş edilmeseydi halk arabayı geçirir miydi bilmiyorum. Bomba sebebi ile bir kişi öldüğü için halk çok taşkın ve sinirliydi. Araba topluluğun üstüne hızlı bir şekilde geldi. Ben çok yakın olmadığımdan tam olarak göremedim ancak uzaktan izlediğim kadarıyla arabanın şoför tarafından ateş edildikten sonra taş atılmıştır. Taş atıldığını da görmedim. Şeklinde Beyanda Bulunmuştur.

Tanık Hüseyin KESKİNKILIÇ 03.03.2006 Tarihli Beyanında : Ben hâlen Hakkâri Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdür Vekili olarak görev yaparım. Buradaki görevime 05.09.2005 tarihinde başladım. 9 Kasım 2005 tarihindeki patlamaya kadar ilimiz, Yüksekova ve Şemdinli ilçelerinde son dönemde meydana gelen patlama olaylarının yoğunluk kazanması dikkatimizi çekiyordu. Etrafımızdaki Şırnak ve Van gibi illerde ise patlamaların yok denecek kadar az olması ilimize yönelik patlamaların yoğunlaşması bu nedenle daha da dikkat çekiciydi. 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla meydana gelen patlamanın PKK örgütünün yaptığı yönünde her hangi bir izlenim bende oluşmadı. Çünkü örgütün kendisine sempati duyan kitleye böylesine bir eylem yapması örgüt mantığı açısından bana pekte makul gelmedi. Yani örgüt bir eylem yapacağı zaman halkın kesinlikle zarar görmemesi yönünde önceden çalışmasını yapar eylem biçimini ona göre tertipler. 1 Kasımda meydana gelen patlama olayının örgüt tarafından gerçekleştirildiğini düşünüyorum. Örgütün bu olayı üstlenmemesinin en büyük nedeni ise halktan zarar görenlerin azımsanmayacak derecede fazla olmasıdır. Yüsekova’daki Huzur Lokantası’nda meydana gelen patlama olayı ile ilgili değerlendirmem şu şekildedir. Lokanta sahibi Ferzande YILMAZ örgüte müzahir bir şahıs olarak karşımıza çıkmakta; çocuklarının ve akrabalarından bir kısmı örgütün dağ kadrosunda faaliyet göstermektedir. Böyle bir saldırının örgüt tarafından yapılması mantıken ters gelmektedir. Ben 1 Kasımda meydana gelen patlamada görev nedeni ile Ankara’da bulunuyordum. Ankara’daki toplantı esnasında 1 Kasım da ve 9 Kasımda meydana gelen patlama olaylarını

28