Sayfa:Semdinli iddianame.pdf/17

Bu sayfa doğrulanmış

Şüphelilerin beyanlarına göre söz konusu bombalama olayını terör örgütü PKK gerçekleştirdiği varsayımından hareket ettiğimizde; terör örgütünün aynı tipte Alman yapımı dört adet el bombasını temin ettikten sonra iki tanesini kitapevi’ne attırması gerektiği, diğer iki tanesini de Jandarma’ya ait aracın ilçeye geleceğini, araçta MKE yapımı el bombası bulunabileceğini varsayarak bunları değiştirmek amacıyla muhafaza etmesi gerekeceği ve patlamanın gerçekleşmesine müteakip şüpheli Ali KAYA’nın savunduğu şekilde MKE yapımı el bombalarının araç içerisinden karmaşa ve karışıklık ortamında terör örgütü mensupları veya yandaşlarınca değiştirmeleri gerekeceği, bu varsayımın ise dosyadaki delil kapsamına göre gerçekleşmesinin uzak olduğu,

Olay İle İlgili Mağdurlar Seferi YILMAZ ve Metin KORKMAZ’ın Beyanları Aşağıya Aynen Aktarılmıştır.

1 - Müşteki-Mağdur Seferi YILMAZ Beyanında : Ben 5 yıldır Özipek Pasajında şu anda bulunduğumuz dükkânda Kitapevi işletiyorum. Kırtasiye çeşidim yoktur. Tam saatini hatırlayamamakla birlikte saat 11:00–12:00 arası Çarşamba günü şu gördüğünüz raf ile ayrılmış arka bölümde üç dükkân ilerideki kunduracı komşum Metin KORKMAZ ile birlikte küçük tüpün üzerinde öğle yemeği için salçalı yumurta pişirmiştik. Yanımızda arka bölümde Metin’in amcasının oğlu Mehmet Zahit KORKMAZ vardı. Yumurta pişmişti ayrıca işhanı kapısının karşısında karşı tarafta Çocuk giyim dükkânı olan Bedri YALÇIN’a haber vermek için dükkânın arka bölümünün kapısı (geçiti) olan şuraya yöneldiğimde ve perdeyi açtığım anda cam kırılma sesi geldi bu sırada açık kapının yanındaki camın kırıldığını anladım. Yerde yuvarlanan el bombasını gördüm. Bomba attılar diye bağırdım. Kendimi dışarı attım. Merdivenlerden bir basamak inmiştim. Bu sırada kaçan kahverengi montlu, kumral saçlı, kişi koşarak iş hanı kapısına doğru koşuyordu. Ben bir basamak inip bu kahverengi montluyu gördükten sonra patlama oldu. Bu dediğim yani cam kırılması, sesi bombayı yerde görmem ve hemen dışarı çıkıp bir basamak inmem anlık oldu. Belki iki üç saniye belki dört beş saniye oldu. Patlama olmadan önce kahverengi montlu kişiyi iş hanı çıkışında gördüm dedi. Dışarı ilk çıktığı yer ile kahverengi montlu kişiyi gördüğü yer soruldu. Gösterdi. Bu anda kahverengi montlu ile arasında 9.5–10 metre olduğu görüldü. Soruldu: Bu sırada arkası dönüktü. İş hanı girişinden çıkıp sağa doğru döndüğündü yandan yüzünü gördüm. Bu sırada iş hanı giriş kapısındaki kırtasiyeci açıktı, işhanında bulunan berber ile iddia bayisi kapalıydı. İddia bayi sabahtan biraz açtı sonra kapatıp gitti. Berber ise hastası olduğu için Van ilindeydi. Ben peşinden koştum. Bu kahverengili de iş hanından çıkıp sağa doğru koştu. Ben pasajı çıktığımda kahverengili kişi şuradaydı dedi. Aralarında yaklaşık 10 metre mesafe olduğu gözlendi. Ben Ekrem BAŞ’ın marketinin oraya kadar ben onun peşinden koştum. Onun koştuğu yönden de patlama sesini duyan esnâf geliyordu. Ben peşinden 20–30 metre gittim. Bu sırada karşı yönden gelen grubun önünde Konfeksiyoncu Zeydan ÖZER’i gördüm. Kahverengi montluyu kaçırmayın, bombayı atan bu diye Türkçe olarak bağırdım. Ben daha sonra yani Zeydan ÖZER ile yanındakiler kahverengi montlu kişinin peşine döndüklerinde dükkânımdaki yaralılara bakmaya koştum. Ben dükkâna geri döndüğümde Çocuk Giyimci Bedri YALÇIN benden önce dükkâna gelmişti. Dükkânımın ışıkları yanmıyordu. (pasajın dip tarafında penceresiz olan Kitapevinin aydınlatması olmadığından karanlık olduğu görüldü, el bombası patladığında ampulün kırılması sonucu karanlıkta kaldığı değerlendirildi). Bedri ile Kadri ALKAN Metin’i tutmuşlar dışarı çıkarıyorlardı. Mehmet Zahir diye içeriye seslendim. Ses vermedi. Benim arkamdan o da çıkmış mıdır diye

17