Sayfa:Kürk Mantolu Madonna.djvu/176

Bu sayfa doğrulanmış

ve ne olduklarını merak etmediğim insanlarla görüşüp onların sözlerini dinliyeceğim. Hayatımın başka türlü olmasına imkân var mıydı? Zannetmem. Tesadüf seni önü­me çıkarmasaydı, gene ayni şekilde, fakat herşeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. Sen bana, dünyada başka türlü bir hayatın da mevcudolduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin. Bunu sonuna kadar götüremediysen, kabahat senin değil... Bana hakikaten yaşamak imkânını verdiğin birkaç ay için sana teşekkür ederim. Böyle birkaç ay, birkaç ömür kıymetinde değil midir?.. Vücudunun bir parçası olarak geride bıraktığın çocuk, bizim kızımız, yer­yüzünde bir babası bulunduğundan habersiz, uzak yerler­de dolaşıp duracak... Yollarımız bir kere karşılaştı. Fakat ona dair hiçbir şey bilmiyorum. Ne ismini, ne bulunduğu yeri. Buna rağmen hayalimde onu daima takibedeceğim. Kafamda ona bir hayat seyri icadedip yanında yürüyece­ğim. Onun nasıl büyüdüğünü, nasıl mektebe gittiğini, na­sıl güldüğünü ve nasıl düşündüğünü tasavvur ederek bun­dan sonraki senelerimin yalnızlığını doldurmağa çalışacağım. Dışarda gürültüler oluyor. Herhalde bizimkiler döndüler. Hep yazmak istiyorum. Ama ne lüzumu var? Bu kadar yazdım da ne oldu? Bizim kıza yarın başka bir defter almalı ve bunu kaldırıp saklamalı. Herşeyi, herşeyi, bilhassa ruhumu hiç bulunmıyacak yerlere saklamalı...

Raif Efendinin defteri burada bitiyordu. Diğer sahifelerde hiçbir not, hiçbir kayıt yoktu. Sanki, büyük bir korkuyla sakladığı ruhunu bir kereye mahsus olmak üzere dışarıya, bu defterin yapraklarına aksettirmiş, ondan son­ra gene içine kapanıp senelerce susmuştu. Sabah oluyordu. Verdiğim sözü yerine getirmek için defteri cebime koyarak, hastanın evine gittim. Kapı açıl­dığı zaman karşılaştığım telâş, içerden gelen ağlamalar, bana herşeyi anlattı. Bir an kararsızca durup bekledim.