Sayfa:Kürk Mantolu Madonna.djvu/137

Bu sayfa doğrulanmış
137
Kürk Mantolu Madonna

oturdum. Vücuduma garip bü1uyuşukluk yayıldı. Burada donup kalmak ve ertesi gün sessiz sadasız bir yere gümülüvermek... Maria günlerden sonra, tesadüfen bunu haber alınca ne yapardı? Yüzü nasıl bir şekil alırdı? Bütün yaptıklarına nasıl pişman olurdu?

Düşüncelerim hep onun etrafında dönüp dolaşıyordu. Kalktım ve tekrar yola düzüldüm. Şehrin ortalarına gelmek için daha saatlerce yürümem lâzımdı. Yolda kendi kendime söylenmeğe başladım. Hep ona hitabediyordum. Tanıştığımız ilk günlerde olduğu gibi bin türlü güzel, cazip, kandırıcı fikirler kafama hücum diyordu. Bu sözlerin ona tesir etmemesinin, fikrini değiştirtmemesinin imkânı yoktu. Gözlerim yaşararak ve sesim titriyerek ona aramızdaki yakınlığı, iki insanın birbirini bulması bu kadar güç olan bu dünyada bizim böyle mânâsız sebeplerle ayrılmamızın imkânsızlığını anlatıyordum... Benim gibi her za­man sakin, herşeyi kabule âmade bir insanın birdenbire coşması, ona evvelâ garip görünüyor, sonra yavaş yavaş ellerimi tutarak gülümsüyor ve: «Hakkın var!» diyordu.

Evet... Onu görmek ve bütün bunları anlatmak lâzımdı. Sabahleyin o kadar kolay kabul ettiğim korkunç kararı değiştirmeliydi... Değiştirecekti. Hattâ belki de benim, hemen hemen hiç itiraz etmeden, evinden çıkıp gidişime hayret etmiş, darılmıştı. Onu derhal, hemen bu akşam görmeliydim.

Saat on bire kadar dolaştım ve gece Atlantik’in önünde, bir aşağı, bir yukarı gezinerek, onu beklemeğe başladım. Fakat gelmedi. Nihayet kapıda duran sırmalı adama sordum: «Bilmem, bu akşam gelmedi!» dedi. O zaman hastalığının artmış olduğunu tahmin ettim. Koşa koşa evinin önüne kadar gittim. Penceresinde ışık yoktu. Herhalde uyuyordu. Rahatsız etmenin doğru olmıyacağını düşünerek pansiyona döndüm.

Üç gün arka arkaya ayni şekilde onu yolda bekledim, sonra kapısının önüne gittim, karanlık pencerelerine bak-