Sayfa:Kürk Mantolu Madonna.djvu/132

Bu sayfa doğrulanmış
132
Kürk Mantolu Madonna

lılar hiç durmadan kayıyorlardı. Ayaklarının birini hava­ya kaldırıyorlar, oldukları yerde dönüyorlar, elele tutu­şup ilerdeki bir burnun arkasına doğru uzaklaşıyorlardı. Kızların renkli boyun atkıları ve erkeklerin sarı saçları rüzgârdan uçuyor, vücutları muntazam hareketlerle sa­ğa sola kıvrılıyor, her boyları bir uzanıyor, bir kısalıyor gibi görünüyordu.

Bütün bunlara dikkat ediyordum. Ayak bileklerime kadar karlara batarak yürüyor ve her şeye dikkat ediyor­dum. Kır gazinosunun arkasından dolaşarak karşı tarafta­ki ağaçların altına doğru gittim. Buraları evvelced de bir ke­re gördüğümü hatırlıyor fakat ne zaman geldiğimi, bura­nın neresi olduğunu bir türlü bulamıyordum. Gazinodan birkaç yüz metre ötede, yüksekçe bir yerde, birkaç ihtiyar ağaç vardı. Orada durdum. Gölün üzerindeki kalabalığı tekrar seyre başladım.

Belki dört saatten beri yürüyordum. Ne diye yoldan ay­rılıp buraya saptığımın, niçin geri dönmediğimin farkın­da değildim. Başımın yanması azalmış, burnumun kökün­de hissettiğim karıncalanma geçmişti. Yalnız içimde müt­hiş bir boşluk hissi vardı. Hayatımın en dolu, en manalı zannettiğim bir devresi birdenbire boşalmış, bütün mâna­sını kaybetmişti. En tatlı emellerinin tahakkukunu gör­düğü bir rüyadan acı hakikate uyanan bir insan gibi içim çekiliyordu. Ona hakikaten dargın değildim; asla kızmı­yordum. Sadece müteessirdim. «Bunun böyle olmaması lâzımdı» diyordum. Demek ki beni bir türlü sevemiyordu. Hakkı vardı. Beni hayatımda hiç, hiç kimse sevmemişti. Zaten kadınlar pek acayip mahlûklardı. Bütün hâtıraları­mı toplıyarak bir hüküm vermek istediğim zaman, kadınların hiç bir zaman sahiden sevemiyecekleri neticesine va­rıyordum . Kadın sevebileceği zaman sevmiyor, ancak tat­min edilmiyen arzulara üzülüyor, kırılan benliğini tamir etmek istiyor, kaybedilen fırsatlara yanıyor ve bunlar ona aşk çehresi altında görünüyordu. Fakat böyle düşünmekle