Sayfa:Ceza hukukunda nefret ve ayrımcılık.pdf/128

Bu sayfa istinsah edilmiş

mağdura karşı ileriye dönük olarak bir kötülükte bulunulacağı beyan edilmektedir. Böylece mağdurun karar verme ve hareket etme hürriyeti zedelenmektedir. Bu nedenle madde ile korunmak istenen asıl hukuki değer kişilerin karar verme ve hareket etme hürriyetidir. Tehdit zaman zaman başka bir suçun unsuru olarak görülmektedir. Bu nedenle adeta tamamlayıcı nitelikte bir suç vasfı bulunduğu söylenebilir. Tehdit kimi zaman kasten öldürme, yaralama ve mala karşı zarar suçlarıyla birlikte görülmektedir. Ülkemizde nefret saikiyle vuku bulan tehdit olayları sıkça yaşanmaktadır. Örneğin, Katolik bir din görevlisinin din ve mezhebi sebebiyle her gün aracına tehdit içeren mektuplar bırakılması halinde verilecek ceza salt tehdit suçu ile aynı olmamalıdır.

TCK madde 112”de eğitim - öğretimin engellenmesi suçu düzenlenmiştir. Suçtan söz edebilmek için, failin özel kastla cebir, tehdit ya da hukuka aykırı bir fiille eğitim/öğretimin engellemiş olması gerekir. Genel kastın varlığı bu suçun oluşması için yeterli değildir. Burada korunmak istenen hukuki değer eğitim ve öğretim hakkı ve ayrıca öğrencilerin konaklama, yerleşim ve güvenli bir ortamda yaşama hakkıdır. Anayasa ile korunan bir hakkın engellenmesi şeklinde oluşan bu suç, birtakım hakların kullanılması şeklinde oluştuğu için nefret ve ayırımcılık suçu ile benzerlik teşkil etmektedir. Bu suçun nefret ve ayırımcılık saiki ile işlenmesi mümkündür.


edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunur. 2. Tehdidin; a) Silahla, b) Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle, imzasız mektupla veya özel işaretlerle, c) Birden fazla kişi tarafından birlikte, d) Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak, işlenmesi halinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. 3. Tehdit amacıyla kasten öldürme, kasten yaralama veya malvarlığına zarar verme suçunun işlenmesi halinde, ayrıca bu suçlardan dolayı ceza verilir.”

2 Koca, M./Üzülmez, İ.; Türk Ceza Hukuku Özel Hükümler, Ankara, 2018, s. 391.

285 5237 sayılı TOK, m 112: “Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla; a) Devletçe kurulan veya kamu makamlarının verdiği izne dayalı olarak yürütülen her türlü eğitim ve öğretim faaliyetlerine, b) Kişinin eğitim ve öğretim hakkını kullanmasına, c) Öğrencilerin toplu olarak oturdukları binalara veya bunların eklentilerine girilmesine veya orada kalınmasına, engel olunması halinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.”

257 “TCK'nın 112. maddesinde düzenlenen eğitim ve öğretim hakkının engellenmesi suçu ancak özel kastla işlenebilir. Failin, mağdurun eğitim ve öğretim hakkını ihlali bilinç ve iradesinin olması gerekir. Failin böyle özel bir kastı yoksa yorum yoluyla bu suçun manevi unsurunun varlığı kabul edilemeyecektir. Sanığın, sadece kızının evde unuttuğu beslenme çantasını vermek için ders saati içinde sınıfa girmesi nedeniyle, sınıf öğretmeni olan müşteki ile tartışmasından ibaret olan eylemde, sanığın eğitim ve öğretimin engellemesi özel kastının ne şekilde gerçekleştiği açıklanıp tartışılmadan yerinde olmayan gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi kanuna aykırılık teşkil eder.”

Y. 4. CD. 05.06.2017 tarihli 2014/34214 E., 2017/16704 K. sayılı kararı httpsi//wwow.sinerjime vzuat.com.tr/index jsf?dswid--818# (E.T.: 10/11/2019)

116