Sayfa:Biga Halk Müziği.pdf/21

Bu sayfa doğrulanmış

Biga Halk Müziği Kültürü: Kültürel Kaynaşmanın Müzikal Yansıması


amacıyla kullanılmıştır. Zoraki İskân Harekâtından önce yerleşik hayata geçen bu Oğuz boyu tarımla uğraşır, toprağı iyi işler ve diğer boylara göre daha zengindir ” (Ayhan, 1999, akt. Ceyhan, 2008:16). Ülken (1969:113) ise; Batı Anadolu’ya dışarıdan gelen “göçmen” ve göçebelikten yerleşmiş “Yörük” nüfus dışında eskiden yerleşmiş ve yerli köylerine verilen ad olduğunu ve özel olarak yemiş satanlara (sebze-meyve anlamında) da “manav” denildiğini belirtmektedir. Manavların düğün ve kına gibi toplanma zamanlarında özellikle kadınların bir arada yaptıkları müzikli eğlence ve etkinliklere sıkça rastlanır. Bu ve benzeri etkinlikler diğer kültürel yapılarda olduğu gibi geleneğin aktarımında önemli bir rol oynar. Özellikle farklı yaş gruplarının birarada bulunması, geleneksel ezgilerin icra edilmesi ve oyunların oynanmasının yanında oyun müzikleinin de tekrarlanmasıyla önemli oranda kültürel aktarım gerçekleşir. Bunun yanında zaman içinde kültürel yapının hızla değişmesi, kent ve modern yaşamın getirdiği değişiklikler ve bağlı olarak icra ortamlarının zamanla giderek azalması, türkü söyleme ve geleneği aktarma işlevinin zayıflamasına neden olmuştur. Türkülerin veya ezgili mani olarak nitelendirilebilecek türün konusu genellikle kına, gurbet ayrılık, aşk ve sevda konularını içermektedir. Biga genelinde Manavların düğün ve eğlence kültürleri, Çanakkale ve Biga’nın genel müzikeğlence kültürü içinde değerlendirilebilir.

Orta-Asya’dan Biga’ya Uzanan Bir Gelenek : “Seya-Saya Gezmek”'


  Seyacıya çıkmak, Seya gezmek veya Anadoludaki yaygın kullanımıyla Saya gezmek Ramazan aylarında bir ay boyunca yaşanan, çocuk ve gençlerin mahalli bir söyleyişle Seyacı dizelerini okuyarak evleri dolaştıkları bir etkinliktir. Seyacı gezginci anlamındadır. İftar veya teravihten sonra 5-7 kişiden oluşan çocuk veya gençler kendi aralarında grup kurarak mahalledeki bir gün önceden belirledikleri evleri dolaşmaya başlarlar. Gidilecek evler konusunda herhangi bir sıra gözetilmez, evlerin önüne gelindiğinde kapı çalınmaz, seyacı başı olan çocuk arkadaşlarını seya okumaya başlatır. Yolcu ve Dinç (2018:173) tarafından yapılan çalışmada Siya veya essela gezmesi tanımının da kullanıldığı görülmektedir. Özel bir söyleyiş biçimi olan ve Ayhan Sarı tarafından Biga’dan derlenerek notaya alınan (Canbay ve Satır, 2014:156-159, Gürsu, 2018:154-155) “Seyacı”’ şu dizelerle başlar;


Saya Saya sayarlar
Kanlar akar kayalar
Sayacı derler bizlere
İşte geldik sizlere
Seyacı geldi duydun mu?
Baklava yedin doydun mu?
Ha baklava baklava


Şimdi geldi baklava
Hütlem hüt
Bir kaşık süt,
…..

141