Sayfa:Ali Jean Çorakçı - Eski Bir Alkoliğin Günlüğü.pdf/71

Bu sayfa doğrulanmış

Buralar, hafta sonları daha vahim bir yere dönüşür. Özellikle Reasürans Pasajı’nın altındaki mekânlarda alkol almış onlarca kişi sudan sebeplerle kavgaya tutuşur. 20052010 yılları arasında bizzat içinde olduğum bu yerlerde boş yere ben de çok kavga ettim, trafik kazaları yaşadım. Ne zaman oraya -sabaha kadar çok büyük ailelerin kızlarının kokain çekip erkeklerinin uyuşturucu alıp alkol komasına girdiği mekânlara- tekrar takılsam, düzgün giden ne varsa hayatımda bozulmaya başlamıştır...

Nişantaşı ve Teşvikiye’nin karanlık yüzüdür babaların, alkol komasına giren oğullarının haber olmasını engellemek amacıyla doktorlara para vermesi.

Nişantaşı’nda yaşayanlar, her zaman şu saçma düşünceye inandırırlar kendilerini: “Dışarıdan gelenler bozuyor buraları.”. Hayır kardeşim. Sen bozuyorsun. Senin şımarık şekilde yetiştirdiğin, cebine 500-1000 TL para verdiğin genç kızlar ve genç erkekler bozuyor. Sen yurt dışında uzatmalı sevgilinle takılırken, kızına tek başına yaşayabileceği bir ev verip onu şımartan sensin ya da 18 yaşındaki oğlunu BMW’ye bindiren.

Nişantaşı ve Teşvikiye görüldüğü gibi bir yer değildir. İçine bir kere girdiğiniz anda alkolle ve uyuşturucuyla boğuşur, hayatınızı karartırsınız. Buralar, tıpkı Ortaköy ve Bebek tarafındaki gece kulüpleri gibi, yılansı insanların yaşadığı ve insanları yalandan mutlu edip kandırdığı ortamlardır.


  Siz siz olun, çocuklarınızı ve kendinizi uzak tutun bu ortamlardan. Sevilecek bir yanı yok artık oraların. Ben o ortamlarda bulunduğum ve oralardan geldiğim için

71