Sayfa:Ahmet Şık'ın 25 Aralık 2017'de Cumhuriyet Davası'ndaki savunması.pdf/139

Bu sayfa istinsah edilmiş

Önceki celselerde yapılan savunmalar ve bugün anlatılanların ortaya koyduğu gerçek çok açık. Bu dava, siyasal iktidarın suç düzenini ifşa edenlerin mesleki faaliyetlerinin yargılanmasından ibarettir.

Ama sizin iddianıza göre gazetecilik yargılanmıyor. Ancak şu ana kadar anlattıklarım bir komplonun nasıl sahnelendiğini ve sadece mesleki faaliyetlerimiz nedeniyle cezalandırılmak istendiğimizin kanıtı.

Bu operasyon; siyasi parti kılığına girerek iktidarı ele geçirmiş bir çetenin emriyle, yargının kimi mensuplarının görev üstlendiği, medyadaki tetikçilerin de yalanları örtbas etmeye çalışarak suç ortaklığı yaptığı bir komplodur.

Düşünce ve ifade hürriyetinin ortadan kaldırılıp, basın özgürlüğünün ayaklar altında alınmak istendiği, gazeteciliğin bir siyasi çetenin menfaatlerine uygun sınırlara çekilmeye çalışıldığı hakikate karşı işlenmiş bir suçtur.

Üzerimizden yaratılmak istenen ibret dalgasıyla tüm toplumu korkuya esir etme amacı taşıdığı için ahlak ve haysiyetten yoksundur.

Hiçbir zaman olması gereken seviyeye erişmeyen, nadir örneklerini gördüğümüz bireysel çabalarla hayatta kalmaya çalışan yargı bağımsızlığını ve tarafsızlığını tamamen yok ettiği için itibarsızdır.

Bu operasyonla amaçlanan bellidir:

Kendilerinden ve kendileri gibi olmayana, suçlarını ifşa edenlere boyun eğdirmek, diz çöktürmek, teslim almak. Demokrasiyi, temel hak ve özgülükleri tamamen ortadan kaldırarak kurdukları suç düzenini sürdürebilmektir.

Bu ülkenin, bu toplumun hafızası hatırlamak istemediklerini, tanık olmasına rağmen görmezden gelmeyi tercih ettiği kötülükleri, sonuçlarıyla yüzleşmekten korktuklarını kolayca gömebildiği çok derin çukurlardan oluşuyor. Herkesin kendi elleriyle kazıp, bilinçli bir hafıza kaybı için kendi elleriyle üzerine toprak attığı çukurlar.

Komplocular bu hafızasızlık çukurlarına güveniyorlarsa çok yanılıyorlar. Çünkü bu operasyonda rol ve görev üstlenenlerin, her kim olursa olsun yargılanacağından hiç şüphem yok. Ve bazı suçlarının zaman aşımı da yok.

Komplocular bir dolu suçun yanı sıra insanlığa ve hakikate karşı suç işlediler. Tek dileğim, şimdiki gibi bir yargının mahkemelerinde yargılanmamaları. Hukukun üstünlüğü ilkesiyle hareket eden, gerçekten tarafsız, gerçekten bağımsız bir yargının önünde kendilerini bulmaları.

Aksi olması halinde, bu komplocuların da adil yargılanması için sonuna kadar mücadele edeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın.

139