Sayfa:Çingeneler - Bilgi Yayınevi 1972.pdf/60

Bu sayfa istinsah edilmiş

— Ulan koca çingene, gene keyfin yerinde bugünler!...

Etem, gülmesini yavaşlatarak:

— Nasıl gülmeyim be Akman baba! Bizim beyağa üle bir süler ki...

— Ne var -dedim-, fena mı söyledim?

Etem, ciddileşti; haline, tavrına bir başkalık verdi, Akman ağaya pek duyurmak istemeyen ağır bir sesle kulağıma eğildi:

— Sormak ayıp olmasın ama efendi beyim, sizin arkadaş ne iş yapar?

— Hiç bir iş yapmaz!...

— Ne ile geçinir ya?

— Anası bakar!...

— Anası nasıl bakar?

— Babasından kalma aylıkları filan vardır!...

— Yaaa!...

— Niçin sordun?

— Te sordum işte...

— Sormanın elbet bir sebebi var!...

— O çocuk, sizden iyi olmasın, çok iyi, çok hoş çocuk. İlle velâkin biraz...

— Ey, ne olmuş biraz?

— Demek isterim ki biraz garipçedir işleri?

— Ne gibi garipçe?

— Yani ya yüreği temiz bir çocuk ama, içinde var bir kurdu onun ki o kurt onu daima yer, durur...

— Nasıl kurt acaba?...

— Bilirsiniz siz daha iyicesini... Zere biz tanıdık kendisini yeni... Siz ise tanışırsınız belki

çocukluğunuzdan...

 
62