Sağduyu Tanrısızlığın İlmihali/Batıl Fikirlerin Ömrü Sınırlıdır ve Gerçek, Akıl ve Hakkaniyet Üzerine Kurulmayan Hiçbir Saltanat Kalıcı Değildir

Yeryüzünde hiçbir adamın batılın korunmasında gerçek bir yararı yoktur. Batıl er geç yerini gerçeğe terk eder. Genel yarar, sonunda insanları aydınlatır. Bizzat ihtiraslar, bazen, batıl fikir zincirinin bazı halkalarının kendileri için kırılmasına yardım ederler. Bazı hükümdarların ihtirasları, Avrupa'nın bazı ülkelerinde kendi mezhebinden olan bütün hükümdarlar üzerinde fazla mağrur bir Papa'nın vaktiyle uyguladığı zorba nüfuzu iki yüzyıldan beri mahvetmedi mi? Daha aydın olan siyaset; safdilliğin ve kör imanın rahiplerin elinde topladığı büyük mülk ve zenginlikleri onlardan almadı mı? Batıl fikrin ancak sınırlı bir ömrü olduğunu ve yalnız gerçeğin sağlam bir refah sağlamaya yetenekli olduğunu, rahiplere, bu tarihi örneğin hissettirmesi gerekmez miydi?

Hükümdarları okşayarak, onlar için kutsal hukuk imal ederek, onları avutarak, elleri ayakları bağlı kavimleri onlara teslim ederek, "zatı ecellü âlâ"nın göstericileri, hükümdarlardan zorbalar yapmaya çalıştıklarını görmediler mi? Bulutlara kadar yükselttikleri dev yapılı mabutların muazzam ağırlıkları altında bir gün ezileceklerinden bu ruhaniler korksalar, yeri değil midir? Bin örnek ruhanilere kanıtlamıyor mu ki, zincirden kurtulan bu aslanların, milletleri paraladıktan sonra kendilerini de paralamasından korkmalıdırlar?

Vatandaşlar, hemşehriler oldukları zaman rahiplere saygı duyarız. Eğer, güçleri varsa, Allah'ın nüfuzunu yeryüzünü sürekli hüzün ve yasa boğan hükümdarları korkutmak için kullansınlar. Cezaya çarpılmaksızın haksız olmak, zalim olmak iğrenç hakkını artık onlara vermesinler; kabul etsinler ki, bir devletin hiçbir uyruğunun baskı altında yaşamaktan çıkarı yoktur. Hükümdarlara hissettirsinler ki, kendilerini iğrenç kılacak, kendi güvenliklerini, kendi kudretlerini, kendi büyüklüklerini zarara sokacak bir kudret ve nüfuzu uygulamada onların da çıkarı yoktur. Sözün kısası, sapkınlıktan kurtulan rahipler ve hükümdarlar, teslim etsinler, bilsinler ki, gerçek ve hakkaniyet üzerine kurulu değilse, dünyada hiçbir hükümet, hiçbir kuvvet güvenlikte değildir.