Peter Steudtner'in 25 Ekim 2017'de Büyükada Davası'ndaki savunması

İfadem polis karakolunda tehditkâr bir şekilde alındı

(...)

Şimdiye kadar Mozambik, Angola, Kenya, Filistin, Nepal, Myanmar’da çalıştım. Mozambik’te çocuk askerlerin ailelerine tekrar entegre konusunda edilmesi çalışmalar yürüttüm. Almanya’da hâlâ zorunlu askeri hizmet varken, bunun yerine bir hastanede sosyal hizmet görevinde çalıştım.

Türkiye’deki derneklerle daha önce hiç çalışmamıştım. Çalıştığım tüm dernekler ülkelerin yasal çerçevelerinde örgütlenen, insan hakları konusunda çalışan derneklerdir. Devletler bireylerin insan haklarını korumakla yükümlüler, sivil toplum da onlara bu yükümlülüklerini hatırlatır.

Türkiye’de hak savunucuları için veri güvenliği ve ruhsal bütünlük konulu atölye için geldim. Veri bütünlüğü çalışmalarıyla çok hassas veriler korunuyor; yeni bir ürünle ilgili bilgiler ya da tecavüze uğrayan bir kadının bilgileri olabilir. Hepimiz dijital virüsleri, hacklemeleri biliyoruz. Herkes cep telefonunu, bilgisayarını kaybetmekten korkar ve herkesin kendilerine göre nedenleri vardır.

Özlem’in anlattığı gibi, hak ihlallerine maruz kalan kişilerle çalışan savunucular ikincil travma yaşıyor. Bu nedenle ruhsal bütünlük konusunu veri bütünlüğü konusuyla biraraya getirdik.

Gözaltına alınma nedenini bilmiyorum ama polisler baskın sırasında benim nerede olduğumu bilmek istiyorlardı. O sırada kimse bana Almanca ya da İngilizce konuşmadı, yaşananlarla ilgili yasal bilgi verilmedi, susma hakkım olduğu söylendiğinde Büyükada polis karakolunda tehditkâr bir şekilde zaten ifadem alınmıştı.

Üç polis memurundan biri Almanca konuşuyordu ve beni her türlü suçla suçladı. Farklı terör örgütlerine üyelikle de suçladı. Bilgi işlem uzmanı olarak çok fazla bilgiye sahip olduğumu ve Türkiye’deki planımın çok daha farklı bir şey olması gerektiğini ve kesinlikle ajan olduğumu söyledi. Bunların hepsi çok tehditkâr bir şekilde gerçekleşti, herhangi bir kayıt tutulmadı.

Adalete erişim hakkım engellendi. Tutuklanma, iletişim kısıtlaması ve üç günlük tecritle karşılaştık. Ailem Türkiye’ye gelemiyor. İki haftada bir 10 dakika ailemle konuşabiliyorum. İki küçük çocuğum var ve onlarla ilgilenmem lazım.

Örgütlerin ismini duymamıştım

Terör örgütüne destek, çok ciddi bir suçtur. Sıralanan terör örgütlerinden sadece ikisinin ismini Türkiye’ye gelmeden önce biliyordum FETÖ ve PKK isimlerini haberlerde duymuştum, diğer örgütler ise hapishaneye götürülmeden önce hiç duymadığım örgütler. Ve benim uzmanlık alanımın terör örgütlerine nasıl bağlandığını, delillerin kaynaklarını anlamıyorum.

(Steudtner, toplantıyı ihbar eden çevirmen ile aleyhte ifade veren çevirmen Ahmet T.’nin iddialarının gerçeği yansıtmadığını da detaylarıyla anlattı.)

Peter Steudtner, 25 Ekim 2017