Nutuk/20. bölüm/Vesika 261

İstanbul’da Hâmit Beyefendi’ye

Türkiye Devleti’nin aleyhinde her türlü teşebbüsü daima nazar-ı dikkatte tutan Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti mukabil tedbirlerini düşünmüştür. Teşkilât-ı Esasiye Kanunu ile şekil ve mahiyeti taayyün eden Türkiye Devleti’nin tarih-i teessüsünden beri Türkiye mukadderâtına vâzıü’l-yed ve bundan mes’ûl yalnız ve ancak Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti olduğu cihanca ma’lûm ve hâdisât-ı fiiliye ve muâmelât-ı siyasiye ile müeyyed bulunmaktadır.

Türkiye Büyük Millet Meclisi ordularının ihrâz eylediği muzafferiyet-i kat’iyenin netice-i tabiiyesi olmak üzere vukuu karîb olan sulh konferansında Türkiye Devleti yalnız ve ancak Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti tarafından temsil olunur. Bu hakayık karşısında gayr-i meşrû’ ve gayr-i hukukî olduğu Meclis-i Âli’ce mükerreren ifade ve ilân edilmiş olan heyetlerin veya bu gibi heyet mensubîninin şimdiye kadar bi’d-defaat vâki olduğu gibi bundan sonra da siyaset-i devleti teşvîşten mücânebet eylememeleri hususunun ne derece azîm mes’ûliyeti bâdi olacağı derkârdır efendim.

Mustafa Kemal