Matbûat Cemiyeti Reisi Velid Bey vasıtasıyla İstanbul’da Tasvir-i Efkâr, Vakit, Akşam, Türk Dünyası ve İstiklâl gazetelerine
C: 9 Teşrinievvel 1335
İstîzâh ettiğiniz mevâdda ait izâhâtı Heyet-i Temsiliye namına ber-vech-i âti tebliğ ediyorum:
- Makasidimizin hutût-ı esasiyesinden olan üç nokta üzerinde Hükümet’le itilâf ettik ve bu noktalar Hükümet’in resmî beyannamesinde de tasrih edilmiştir; evvelâ Erzurum Kongresi’yle Sivas’ta mün’akid Umumî Kongre’ce müştereken kabul edilen nizamname ile beyannamenin ihtivâ ettiği esâsât dairesinde âmâl-i milliyenin hükümetçe hatt-ı hareket ittihâz edilmesi; saniyen Meclis-i Millî’nin ictimâına kadar mukadderât-ı millet ve memleket hakkında hiç bir taahhüd-i kat’îye girişilmemesi ve salisen de sulh konferansına gönderilecek heyet-i murahhasanın itimâd-ı millîye mazhar kifayet ve iktidar erbâbından mürekkeb olması şeklinde olan bir nikat-ı selâseyi Hükümet tamamıyla kabul etmiş ve diğer birtakım teferruat üzerinde de itilâf edilmiştir. Maamafih eğer Kongre’nin nizamnamesiyle beyannamesinde münderic esâsâta henüz vâkıf değilseniz, onları da tebliğ edebiliriz.
- Heyet-i Temsiliye ile Hükümet’in icrâât-ı mütekabileleri sebebiyle devletin iki başlı bir şekilde görünmesini muvâfık-ı hakikat bir tarz-ı telâkki bulmuyoruz: Ferit Paşa Kabinesi zamanında bile hükümet gayr-i meşrû’ ve bi’n-netice keen-lem-yekün olduğundan, millet kendisine meşrû’ ve kanunî bir baş temîn etmek için çalışmış ve hiçbir suretle ikinci bir baş mahiyetini ihrâz etmemişti; bugün ise bütün faaliyetimiz kanunun hakimiyetini temîne ma’tûf olduğundan, iki başlı gibi görünen vaziyetin ıslahına müteveccihtir ve bu itibar ile de su-i tefsir edilmemelidir.
- Hükümetin kat’î bir taahhüt altına girmemesini talepten maksadımız, mukarrerât-ı mülkiye ve milliyemize milletin haberi olmadan su-i tesir icrâ edecek taahhüdât-ı muzırradır. Meselâ Ferit Paşa vilâyât-ı şarkiyede vâsi bir Ermenistan teşkilini kendi rey-i hôduyla taahhüt etmek istemişti. Maksadımız işte bu gibi ve bundan daha fena ve gayr-i kabil-i tamir olacak mazarratların önünü almaktır. Yoksa Hükümet’i menâfi-i milliye lehindeki teşebbüsâtından men’ etmek değildir. Hükümet düvel-i muazzamanın hakkımızdaki mukarrerâtını lehimizde ta’dîl için istediği kadar teşebbüsâta girişebilir. Yalnız Meclis-i Meb’ûsan’ın reyini istihsal etmeksizin sulh konferansı mukarrerâtını imza edemez. Meclis-i Meb’ûsan’ın tesrî’-i ictimâı hakkında ta’mîm edilen intihâbat kararname-i ahîri de bu hususu mümkün kılmaktadır.
- Heyet-i Temsiliye bir hükümet mahiyetinde olmadığından tabii devletlerle münasebat-ı resmiyeye girişemez. Bizim yapabileceğimiz ancak Hükümet’in âmâl-i milliyeye muvâfık olan nikat-ı nazarını milletçe ve milletler nezdinde müdafaa ve tervîc için teşebbüsât-ı hususiye ve gayr-i resmiyede bulunmak olabilir.
- Hükümet-i hâzıranın siyaset-i dahiliye ve hariciyemizi hüsn-i tedvîre muktedir olup olmadığı hakkında şimdilik kat’î bir şey söyleyemeyiz. Bunu icrâât gösterecektir. Bizim maksadımız teklif ettiğimiz esâsât-ı milliyenin Hükümet’çe kabulü idi. Hükümet-i hâzıra ile de aynen böyle oldu. Cemiyetimiz siyasî bir fırka olmadığından vükelâ veya reis-i vükelânın birtakım esbâb-ı tercihiye serdiyle tayin ve intihâbında âmil olmadık ve olamayız.
- Bu mesâili daha vâzıh ve mufassal surette anlamak arzu edildiği takdirde Sivas’a bir iki zat i’zâmı pek muvâfık olur.
- Yeni bir kabine teşkili meselesi hakkında Heyet-i Temsiliye şimdilik hiç bir mülahaza dermeyan edemez.
- İrâde-i Milliye gazetesinde birtakım devletleri alâkadar edecek fıkralar bulunması aleyhdârlık maksadından değil, vakayi- i câriyeden halkı haberdâr etmek mecburiyet-i tabiiyesinden mütevelliddir. Nitekim aleyhte gibi görünen fıkralar olduğu gibi lehte bulunan fıkralar da vardır. Fazla olarak eğer sırf aleyhdârlık şeklinde görülebilecek fıkralar varsa bu da hukuk-ı milliyeye vukubulan bazı tecavüzata karşı pek haklı bir müdafaa-i meşrû’a mahiyetindedir.
10 Teşrinievvel 35
Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk
Cemiyeti Heyet-i Temsiliyesi namına
Mustafa Kemal
Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk
Cemiyeti Heyet-i Temsiliyesi namına
Mustafa Kemal