Nutuk/14. bölüm/Halk ile yakından temasa gelmek, ahvâl-i ruhiye ve temâyülât-ı fikriyeyi bir daha tetkik etmek

Efendiler, saltanatın ilgası, hilâfet makamının salâhiyetsiz kalışı üzerine, halk ile yakından temasa gelmek, ahvâl-i ruhiye ve temâyülât-ı fikriyeyi bir daha tetkik etmek mühimdi.

Bundan başka, Meclis son senesine dahil olmuş bulunuyordu. Yeni intihap münasebetiyle, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ni siyasî bir fırkaya tahvil etmeye karar vermiştim. Sulh takarrür ettiği takdirde, cemiyet teşkilâtımızın, siyasî fırkaya inkılâbını lüzumlu görüyordum. Bu hususta da halk ile bizzat hasb-i hal etmeyi muvâfık ve faydalı mütâlaa ediyordum. Zaferden sonra, talim ve terbiye ile iştigale başlamış olan ordumuzu da yakından görmek istiyordum. İşte, bu maksatlarla, Garbî Anadolu’da bir seyahat icrâ etmek üzere 14 Kânunusani 39 tarihinde Ankara’dan hareket ettim.

Eskişehir’den itibaren, İzmit, Bursa, İzmir, Balıkesir’de halkı münasip mahallerde toplayarak uzun hasb-i hallerde bulundum. Ahalinin, bana istedikleri gibi serbest sualler tevcîh etmesini talep ettim. Sorulan suallere, cevap teşkil etmek üzere, altı saat, yedi saat devam eden konferanslar verdim.

Muhterem Efendiler, hemen her yerde halkın anlamak istediği hususâttan nazar-ı dikkati celp eden noktalar şunlardı:

Lozan Konferansı ve neticesi, hâkimiyet-i milliye ve makam- ı hilâfet ve bunların vaziyetleri ve münasebetleri ve bir de teşkil etmek niyetinde olduğum anlaşılan siyasî fırka...

Lozan Konferansı müzâkerâtını, cereyân ettiği gibi, her yerde hulâsa ediyordum. Neticenin müsbet olacağı hakkındaki kanaatimi de beyan ederek milletin müsterih olmasına çalışıyordum.