Mekteb-i Tıbbiye’de eğitimlerin Türkçe yapılmasına dâir
İrâde Dâhiliye 43260:
‘Atûfetlü Efendim Hazretleri,
Mekteb-i ‘ulûm-ı tıbbiyyede matlûb vechile doktor yetiştirilmesine medâr olmak üzere ba’d-ezîn Türkî lisânında tedrîs olunması mütâla’âtını ve bunun müteferri’âtını hâvî Dâr-ıŞûrâ-yı Askerî tarafından tertîb olunmuş olan mazbata bir kıt’a tezkire-i hazret-i seraskerî ile berâber manzûr-ı dakâyık-ımevfûr-ı cenâb-ı cihân-bânî buyurulmak için leffen ‘arz u takdîm kılındı. Vâkı’â bu makûle ‘ulûm u fünûn her memleketin kendi lisân-ı mahsûsu üzere okutturulduğundan biz de dahî kütüb-i kâfiyye bulunduğu ve alt tahsîl olan lisânda ıstılâhât-ı tıbbiye keşfiyyât-ı cedîdeyi ifâde edecek dereceye gelip de mektepten çıkacak şâkirdân mekâtib-i ecnebiyyede tahsîl etmiş olanlardan pek de aşağı kalmayacakları ve’l-hâsıl bu mektebin vaz’ından ve bunca masârif-i ihtiyârından murâd-ı hakîkî sâye-i mehâsin-vâye-i hazret-i mülûkânede muktedir etıbbâ yetiştirilmesi maddesi olmasıyla bu mutallebin husûlü meczûm olduğu hâlde sûret-i ma’rûza pek yolunda olacağı ve mazbata-i merkûmede beyân olunan delâil ise vâhime-i meşrûhaya cevâb-ıkâfî gibi göründüğü cihetle ber-mûceb-i iş’âr icrâ-yı iktizâsı hakkında her ne vechile emr ü fermân-ı hazret-i pâdişâhî şeref-sünûh u sudûr buyurulur ise ana göre hareket olunacağı beyânıyla tezkire-i senâ-verî terkîm kılındıefendim. Fî 4 Ş sene 287.
Ma’rûz-ı çâker-i kemîneleridir ki, Resîde-i dest-i ta’zîm olan işbû tezkire-i sâmiye-i âsafâneleriyle mezkûr tezkire ve mazbata manzûr-ı ‘âlî-i hazret-i pâdişâhî buyurulmuş ve sûret-i ma’rûzanın ber-mûceb-i istîzân icrâ-yı iktizâsı müte’allik ve şeref-sudûr buyurulan emr ü irâde-i seniyye-i hazret-i şehen-şâhî mantûk-ı münîfinden olarak zikr olunan tezkire ve mazbata yine savb-ı sâmî-i sadâret-penâhîlerine i’âde kılınmış olmağla ol-bâbda emr ü fermân hazret-i veliyy’ül-emrindir. Fî 5 Ş sene 287.
Kaynak: Ünal, Uğur (2006). Sultan Abdülaziz Devri Osmanlı Kara Ordusu (1861-1876) (PDF) (Doktora). Ankara: Gazi Üniversitesi. Erişim tarihi: 11 Eylül 2021. Bu eser, başka bir eserin bilimsel olmayan metodlarla oluşturulmuş bir transkripsiyonu veya faksimilesi olup ana eserden bağımsız bir telif hakkı korumasına sahip değildir. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'un işlenmiş eserleri tanımlayan 6. maddesine göre; henüz yayımlanmamış olan bir eserin ilmi araştırma ve çalışma neticesinde yayımlanmaya elverişli hale getirilmesi (ilmi bir araştırma ve çalışma mahsulü olmayan alelade transkripsiyonlarla faksimileler istisna olmak üzere) halinde oluşturulan eser telif korumasına tâbi olacaktır. Ancak bu eser kanunun gösterdiği istisna kapsamında olduğundan kamu malıdır. |