Gevher-i Zât-i Kadîm-i Kibriyâ’sın Yâ Ali

—26—

Gevher-i zât-i kadîm-i Kibriyâ’sın yâ Ali
Enbiyâ vü evliyâya pîşüvâsın yâ Ali
Kimse bilmez ma’ni-i zât u sıfâtındır senin
Lâmekân bahrinde dürr-i müntehâsın yâ Ali
Kabiliyyet sende görmüştür Resûl-i Hâşimî
Şükr lillâh hemdem-i Hayrünnisâ’sın yâ Ali
Hem havâric sırrını bildim ki idrâk eylemez
Zâhir ü bâtında sen mu’ciz nümâsın yâ Ali
Mustafa gördü seni arslan sıfatlı bir melek
Sâhab-i mi’râç hem tâç ü livâsın yâ Ali
Zülfikar’iyle kamu kıldın müsehhar âlemi
Bilmişem tahkîk ile kim Lâfetâsın yâ Ali
Bu Hatâyî’ye din ü îmân sendendir dürüst
Nûr-i çeşm-i hânedân-ı Mustafâ’sın yâ Ali