Bektaşî Şairleri ve Nefesleri/Fazıli
XVI ncı asır Bektâşîlerindendir. Hayatı hakkında tezkirelerde malûmata rastlamadım. Yalnız Kafzade Fâizî, onun Kalenderîlerden olduğunu işaret etmektedir. Aynı asırda yazılmış bir takım mecmualarda epeyce şi’rine tesadüf ediliyor. Hurufîlik ve Alevîliği terennüm eden bu şiirlerden bir kaçını dercediyorum:
Saçının zıll-ı hümâsı tâc-ı devlettir bana
Gamze ile baktığı ayn-ı inâyettir bana
Kirpiği kaşı saçı ağzı dudağı dişleri
Mushaf-ı Hak’dır ki her harfi bin âyettir bana
Hatt u hâlinde sebîlullaha yol ayırduğum
Kimseden minnet değil Hak’dan hidâyettir bana
Dilberin çevrin görüb ta’n etmeye nâdan rakîb
Kim anın cevr ü cefâsı çok inâyettir bana
Ger selâmet gömleğin aşkında giysem gam değil
Bu mahabbet kisveti Hak’dan hidâyettir bana
Fâzılî ma’şûk sırrın gayre dime nitekim
Fazl-ı Rabb-ül-âlemin vermiş nedamettir bana
Taâlâllah ne hoş kurmuş nigârâ
Kaşın kavsini ol Bârî Taâlâ
Muanber zülfü ref’et sûretinden
Ki görsünler Hak’ı halk âşikârâ
Şehâ aşkınla hoş hâl olan olur
Cihânın kîl ü Kalinden müberrâ
Senin fettan gözündür kim bırakmış
Vücûdum şehrine âşûb ü gavga
Başın terk etmeye aşkın yolunda
Kılur da’vâ velî bîma’ni da’vâ
Kelâmullah yüzün tefsîrin eder
Ki bir harf olmaz anda zîr ü bâlâ
Salâtı bî riyâ kılanlar içün
Kaşın mihrâb ü yüzündür müsallâ
Seni görenlerin zikrinde dâim
Tebârektir takaddestir Taâlâ
Nisâr-ı makdem-i meymûnun içün
Kılubdur Fâzılî cânın müheyyâ
Matla’-ı hüsnünde tâli’ oldu tâ şems-i duhâ
Tuttu eşyânın vücûdu serbeser nûr-i ziyâ
İçeli şîrin hadîsin şerbetin ben haste dil
Bulmuşam elhamdülillâh cehl derdinden şifâ
Ederim dâim tavâf-ı vechin ey can nitekim
Kâ’be-i tahkik imiş yüzün alâ ehl-i safâ
Sensin ol Hak’dan gelen lâraybe fîh olan kitâb
Kim cemâlin mushafı bilmüttakin oldu hüdâ
Zülfün esrârın eder İnnâ fetahnâ lek beyan
Ârızın şerhidir Errahmân alel-arşistevâ
Tâ muhâtab olmuşam Hak’dan be-emr-i Üscüdû
Kaşların mihrâbıa olur sücûdüm dâimâ
Fâzılî endîşe kılmaz ta’ne-i cühhâlden
Tâ yakîn ile kılubdur Fazl-ı Hak’kı mültecâ