2. Ergenekon İddianamesi/V. BÖLÜM ŞÜPHELİLERİN BİREYSEL DURUMLARI 41- Şüpheli İbrahim ÖZCAN

41- Şüpheli İbrahim ÖZCAN

a-Savunmaları,

değiştir

Emniyet beyanında;

1977 yılında yaralama – silah suçlarından dolayı cezaevine girdiğini, 1992 yılına kadar değişik cezaevlerinde kalarak cezasını infaz ettiğini, 2003 yılından beri serbest olarak kahvecilik pazarcılık, günü birlik işlerde çalıştığını, günü birlik işlerde yevmiye usulü çalışarak geçimimi sağladığını, bunun dışında herhangi bir yerden gelirinin olmadığını, herhangi bir yerde ticari şirkete ortaklığının ya da hissesinin olmadığını,

Mehmet Zekeriya Öztürk’ü 2005 yılında Karacabey anma törenlerinde tanıdığını, Mehmet Fikri Karadağ ile hapishane arkadaşı Hüseyin GÖRÜM tarafından tanıştırıldığını, kendisini Kuvayı Milliye derneğini kuruluşunda davet edildiğini, kendisinin de davete icabet ettiğini resmi olarak üyeliğinin olmamasına rağmen bir süre dernekte çalıştığını, Sevgi Erenerol’u Hüseyin Görüm ile gittiği Türk Ortodoks kilisesinde tanıştığını, Raif ve Yusuf Görüm ile Kuvayı Milliye derneğinde tanıştığını, Kemal KERİNÇSİZ ile taksim meydanındaki Kıbrıs anma törenlerinde tanıştığını, Taner Ünal ile Sırrı Erkuş vasıtasıyla tanıştığını, Vatansever biri olarak tanıdığını, çıkarmış olduğu dergisini satışını yapmak için görüştüğünü, Durmuş Ali ÖZOĞLU ile Kuvayı Milliye derneğinde tanıştığını, fikirlerinin uyuştuğundan dolayı halen görüşmeye devam ettiğini, sahibi olduğu toplumsal dönüşüm yayınlarında çalıştığını, Alparslan Aslan ile Muzaffer Tekinin ofisinde tanıştığını,

Toplumsal dönüşün yayınlarında çalışırken yayınevinin yayınlarını emniyet jandarma, Hakim ve savcılara kamu kurum ve kuruluşlara bedelsiz olarak dağıttıklarını beyan etmiş, ifadesinin bu bölümünde susma hakkını kullanmıştır.

Savcılık beyanı

Belirli bir işinin ve sabit bir ikametgâhının olmadığını, yaralama ve silah suçundan hapishanede yattığını, Hüseyin GÖRÜM ile cezaevinde tanıştığını, kendisini Muzaffer Tekin'in Kadıköy’deki bürosuna götürdüğünü, büroda Muzaffer TEKİN ve orada bulunan Mehmet Fikri KARADAĞ, Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK ve soy ismini bilmediği Nedim isimli asker emeklisiyle tanıştırdığını, bu kişilerinde geleceğini söyleyerek kendisini Şile'de yapılacak olan Karacabey'i anma törenine çağırdığını, burada Oktay YILDIRIM, Kuddusi OKKIR ‘da bulunduğunu, bu etkinlikte yemekler yendiği ve konuşmalar yapıldığını,

Hüseyin GÖRÜM'ün kiraladığını söylediği İstanbul Maltepe'deki prefabrik fabrikası olduğunu, ilk başlarda aktif olduğunu ve üretim yapıldığını, Hüseyin GÖRÜM burada zaman zaman toplantılar düzenlediğini, bunlardan 8-10 tanesine kendisinin de katıldığını, toplantılarda günlük konular, ekonomik mevzularla birlikte o zaman gündemde olan Vatansever Kuvvetler Güçbirliği hareketi hakkında da konuşulduğunu, bu toplantılara hatırladığı kadarıyla Muzaffer TEKİN, Mehmet Fikri KARADAĞ, Kuddusi OKKIR, İsmail PAKER, Yasin (Rasim) GÖRÜM, Raif GÖRÜM, Yusuf GÖRÜM ve ismini hatırlamadığı birçok kişi katıldığını, O dönemde Rasim GÖRÜM Hüseyin GÖRÜM'ün yanına sık gelip gittiğinden bu toplantılarda da kendisini gördüğünü, bu toplantılarda diğer konuların yanında Vatansever Kuvvetler Güç birliği Hakaretinin İstanbul temsilciliğinin açılması konuşulduğunu, bu işi de Hüseyin GÖRÜM veya Mehmet Fikri KARADAĞ'ın üstleneceğinden bahsedildiğini,

Alparslan ASLAN ile Hüseyin GÖRÜM vasıtasıyla tanıştığını, Hüseyin’in onu eskiden beri tanıdığını, kendisinin avukatlığını yaptığını, kendisine vatansever bir avukat olarak tanıttığını, avukatla beraber savcılığa gittiğini burada kayıp dosyalarının bulunmasını istediklerini, savcının yardımı ile arşivde mübaşirle beraber 4 gün boyunca dosya aradıklarını, Alparslan ARSLANIN 3–4 defada Muzaffer Tekin’in bürosunda görüştüğünü,

Muzaffer TEKİN'in bürosunda ayrı bir bölümde bazen gizli toplantılarda yapıldığını, bu toplantılara kedisinin giremediğini genelde Muzeffer TEKİN, Hüseyin GÖRÜM, Mehmet Fikri KARADAĞ ve Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK ayrı bir yerde konuştuklarını ve ne konuştuklarını bilmediğini,

Alparslan ARSLAN'ın aynı zamanda Muzaffer TEKİN'in hissedarı olduğu Doğuş Factoring şirketinin de avukatlığını yaptığını sonradan basından öğrendiğini, Muzaffer TEKİN ile Yasin olarak tanıdığı Rasim GÖRÜM ile tanıştıklarını ve görüştüklerini, zaten 8-10 defa Maltepe’de ki toplantılarda bir araya geldikleri, karşılıklı konuştuklarına da şahit olduğunu,

Hüseyin GÖRÜM ile birlikte TÜRKİYE ORTODODOKS patrikhanesine gittiklerini, orada Hüseyin GÖRÜM, Mehmet Fikri KARADAĞ, Muzaffer TEKİN, İsmail PAKER’in de bulunduğunu, burada Sevgi Erenerol ile tanıştıklarını,

Hüseyin GÖRÜM aracılığı ile tanıştığı Nihat GÜRKAN ile VSGB derneğinin kuruluş aşamasına genel kurula katıldığını, burada Muzaffer TEKİN Hüseyin GÖRÜM ve Mehmet Fikri KARADAĞ’ ın da bulunduğunu, ayrıca burada Halit BOZKURT ve Taner ÜNAL ile tanıştıklarını, daha sonra Taner ÜNAL’ın dolandırıcılık yaptığını öğrendiğini, bu bilgileri emniyet istihbarata ve genelkurmaya vermesi için Halit BOZKURTA verdiğini,

İstanbul da Kuvayı Milliye derneğinin kuruluş aşamasında bulunduğunu, ancak resmi olarak kurucu üyesi olmadığını daha sonda Burhan OMAY ile fikri ayrılığa düştüğünden dolayı ayrıldığını, dernekte iken Kahraman ŞAHİN, Raif GÖRÜM, Yusuf GÖRÜM Rasim GÖRÜM tanıştığını, Durmuş Ali ÖZOĞLU ile burada tanıştığını, Durmuş Ali ÖZOĞLU’nun da Kuvayı Milliye derneğinin kuruluşunda yer aldığını, hakkında kuvayı milliyenin motorize istihbarat ekipleri kurduğu seklindeki beyanları basında çıkması üzerine istifa ettiğini,

Arkadaşlarının askeri kişilerden çok tanıdığı bulunduğu için kendisine şaka olarak JİTEM olarak hitap ettiklerini, Türkiye’deki yöneticilerin etnik kökenleri ile ilgili bilgilerin VSGB derneğinde dağıtılan bilgiler olduğunu, kendisine gelen istihbarı bilgileri jandarmaya bildirmek istediğini, Durmuş Ali ÖZOĞLU’nun başında olduğu toplumsal dönüşüm yayınevinin cumhuriyet mitinglerinde afiş ve posterleri bastığını, yazarların içerisinde birçok asker bulunduğunu,

Ergenekon Silahlı Terör Örgütüile bir ilgisinin olmadığını, böyle bir örgütün varlığını bilmediğini, Kuvayı Milliye derneğinin bu örgütün sivil toplum alanındaki bir kuruluşu olduğu yönünde bir bilgisinin olmadığını beyan etmiştir.

Sorgu beyanı

Kolluk ve savcılık beyanlarının doğru olduğunu, son olarak Durmuş Ali ÖZOĞLU’nun Toplumsal Dönüşüm adlı yayınevinde geçici olarak çalıştığını, aylık gelirinin 700 YTL civarında olduğunu, gelirinin zaman zaman masraflarını karşılamasa da bulduğu ek işlerle bütçesini denkleştirmeye çalıştığını, el konulan çantasının geçici olarak uğradığı ve kaza yapılan araçların çekildiği Burak Bey Yediemin otoparkı olduğunu, İçerenköy'deki komşusunun çocuğu Mehmet Bilgin’in kazada vefat ettiği için o sırada Burak Bey otoparkında bulunduğunu, bu yer mahallesinde olduğu için sık sık gittiğini, burayla ticari bir ilişkisinin olmadığını, Hüseyin GÖRÜM'ü yaralama suçundan cezaevinde yatarken tanıdığını, önceden bir tanışıklığının olmadığını, cezaevinden çıktından 15 sene sonra yani 1998 -1999 yıllarında yine cezaevinden tanıdığı kişinin cenaze merasiminde Hüseyin Görüm ile tekrar karşılaştığını, o günden sonra diyalogunun devam ettiğini, kendisine gösterilen 9 Nolu Cd'de Ortodoks Kilisesinde çekilen fotoğraflar olduğunu, sırayla sağdan sola; kendisinin, İsmail Peker, Muzaffer Tekin, Hüseyin Görün, emekli subay olduğunu bildiği ismini hatırlamadığı birisi, Mehmet Fikri Karadağ, Karacabey adlı zatın torunlarından olduğunu bildiği Ahmet Bey, öğretmen Binvar Bey, yine öğretmen olduğunu bildiği bir şahıs, oturanlardan ortadaki veya sağ baştakinin ismi Adem olduğu, bu kişi minibüs şoförü olabileceğini, herhangi bir silahlı eğitim almadığını, yurt dışına resmi veya gayri resmi olarak çıkmadığını, av merakının olduğunu, Durmuş Ali Özoğlu'nu Ali Özoğlu olarak bildiğini, Kuvay-i Milliye derneğinden tanıdığını, birikimini cezaevi günlerinde tanıştığı insanlardan edindiği bilgilere ve kitap okumaya borçlu olduğunu, Fikri Karadağ’ın kendisin kabul etmediği yönündeki beyanlarını bilemediğini, Kuvayl-i Milliye derneğinin kuruluşuna katıldığını, ancak daha sonra orada bulunan Burhan Onay adlı kişinin din hakkındaki çarpık düşüncelerinden dolayı bu dernekten soğuduğunu, 24.01.2008 günü Kadir isimli şahısla yaptığı görüşmedeki Kenan'ın kim olduğunu hatırlamadığını, o sırada hastaneye gelen Binbaşı Talay bey olduğunu, kendisi Drager Medikalin sahibi olduğunu, yalnız kendisinin iki hastane olayı olduğu için bu olayı karıştırmış olabileceğini, Fikri Karadağ'a ait elinde bulunan emanetler yalnızca fotoğraflar olduğunu, Generallerle ilgili dediğinin olacağı yönündeki beyanlar abartılı beyanlar olduğunu, Danıştay sanıklarından Av. Alparslan Arslan'ı tanıdığını, bunun yanında yine Danıştay saldırısı dosyasındaki Osman'ı da bir akrabasının dosyaya bakarmısın demesi sebebiyle tanıdığını, bu kişi Seyfettin isimli birisi olabileceğini, şimdi hatırlamadığını,

Kendisine 04.07.2008 saat 00.23 tarihli Sinan Aygün ile ilgili tutanağa bağlanan sözleri sorulduğunda, Bu sözleri söylemiş olabileceğini, kendisinin bu konudaki finansörlüğünü birisinden duymuş olabileceğini, şüphelilerden tanıdığı kelleri önceki ifadelerinde beyan ettiğini, infaz işime yardımcı olan adli görevliyi hatırlamadığını, Sinan Aygün ile herhangi bir husumetinin olmadığını beyan etmiştir.

b-Elde Edilen Dokümanlar,

değiştir

Şüpheli İbrahim ÖZCAN’ın Kadıköy ilçesi İçerenköy Mahallesi. Güneş Sok. Sarıoğlu Kardeşler Apt. No.4 D.2 sayılı adresinde yapılan arama işleminde;

1-) Tarafımızdan 1 den 200 e kadar numaralandırılmış fotoğraflar incelendiğinde;

2 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ’ın fotoğrafı,

3 numaralı fotoğrafta Kuvayı Milliye çelenginin resmi,

4 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM’ün konuşma yaptığı ve kendisinin yanında bulunduğu fotoğraf,

5 numaralı fotoğrafta Kemer Country in çekilmiş fotoğrafı,

6 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM ün ödül verirken çekilmiş fotoğrafı,

7 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM ve 2 şahsın birlikte çekilmiş fotoğrafı,

8 numaralı fotoğrafta Kemer Country de çekilmiş fotoğrafı,

9 numaralı fotoğrafta Kemer Country nin girişinin bulunduğu fotoğraf,

10 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında çekilmiş sadece kendisi bulunan fotoğraf,

11 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM’ün ödül verirken çekilmiş fotoğrafı,

12 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM ile birlikte tribünde çekilmiş fotoğrafı,

13 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında çekilmiş fotoğrafların küçük resimlerinin bulunduğu indeks,

14 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında çekilmiş resimlerin bulunduğu indeks,

15 fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM’ün ödül verirken çekilmiş fotoğrafı,

16 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında çekilmiş fotoğraf,

17 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında çekilmiş fotoğraf,

19 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında çekilmiş fotoğraf,

20 numaralı fotoğrafta Kemer Country de 4 şahısla birlikte çekilmiş fotoğrafı,

21 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında çekilmiş fotoğraf,

22 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM’ün ödül verirken çekilmiş fotoğrafı,

23 numaralı fotoğrafta Kemer Country de çekilmiş fotoğraf,

24 numaralı fotoğrafta Kemer Country de 3 kişiyle birlikte çekilmiş fotoğrafı,

25 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM ile birlikte tribünde çekilmiş fotoğrafı,

26 numaralı fotoğrafta Kemer Country de 4 şahısla birlikte çekilmiş fotoğrafı,

27 numaralı fotoğrafta Kemer Country de Hüseyin GÖRÜM’ün 4 şahısla birlikte çekilmiş fotoğrafı,

28 numaralı fotoğrafta 4 şahısla çekilmiş fotoğrafı,

29 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM’ün konuşma yaptığı ve kendisinin yanında bulunduğu fotoğraf,

30 numaralı fotoğrafta X şahısla çekilmiş fotoğrafı,

31 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında çekilmiş fotoğraf,

32 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında çekilmiş fotoğraf,

33 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM ile birlikte tribünde çekilmiş fotoğrafı,

34 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında çekilmiş fotoğraf,

35 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM’ün konuşma yaptığı ve kendisinin yanında bulunduğu fotoğraf,

36 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM’ün plaket verirken çekilmiş fotoğrafı,

37 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında yanında bulunan Hüseyin GÖRÜM’ÜN konuşma yaptığı fotoğraf,

38 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında yanında bulunan Hüseyin GÖRÜM’ün konuşma yaptığı fotoğraf,

39 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM ile birlikte tribünde çekilmiş fotoğrafı,

40 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM ile birlikte tribünde çekilmiş fotoğrafı,

41 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM ile birlikte tribünde çekilmiş fotoğrafı,

42 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM ile birlikte tribünde çekilmiş fotoğrafı,

45 numaralı fotoğrafta Hüseyin GÖRÜM ve birçok şahsın 40 tane küçük resimlerinin bulunduğu indeks,

47 numaralı fotoğrafta Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM ile birlikte çekilmiş fotoğrafı,

48 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ’ın 2.sınıf Emniyet müdürüyle Taksim meydanında çekilmiş resmi,

49 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ ve Hüseyin GÖRÜM’ün ismi bilinmeyen 2.sınıf Emniyet Müdürüyle çekilmiş fotoğrafı,

55 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ’ın Kuvayı Milliyeçelengi önünde çekilmiş resmi,

56 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ ve Hüseyin GÖRÜM’ün Kuvayı Milliyeçelengi önünde birçok kişiyle çekilmiş resmi,

57 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ ve Hüseyin GÖRÜM’ün Kuvayı Milliyeçelengi önünde birçok kişiyle çekilmiş resmi,

58 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ ve Hüseyin GÖRÜM’ün ismi bilinmeyen 2.sınıf Emniyet Müdürüyle çekilmiş fotoğrafı,

59 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ’ın resmi,

60 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ’ın Kuvayı Milliyeçelengi önünde çekilmiş resmi,

72 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ ve Hüseyin GÖRÜM’ün Kuvayı Milliyeçelengi önünde birçok kişiyle çekilmiş resmi,

74 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ’ın resmi,

88 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ’ın resmi,

187 numaralı fotoğrafın Mehmet Fikri KARADAĞ’ın Kuvayı Milliyeçelengi önünde A4 ebadındaki kâğıda basılmış resmi,

188 numaralı fotoğrafın Mehmet Fikri KARADAĞ’ın Kuvayı Milliyeçelengi önünde A4 ebadındaki kâğıda basılmış resmi,

189 numaralı fotoğrafın Mehmet Fikri KARADAĞ’ın A4 ebatındaki kağıda basılmış resmi,

190 numaralı fotoğrafta Kuvayı Milliyeçelenginin A4 ebatındaki kağıda basılmış resmi,

191 numaralı fotoğrafta M.Fikri KARADAĞ ve Hüseyin GÖRÜM’ün Kuvayı Milliye çelengininde bulunduğu birçok çelenkin önünde 3 şahısla birlikte çekilmiş A4 ebatındaki kâğıda basılmış resmi,

192 numaralı fotoğrafın Mehmet Fikri KARADAĞ’ın A4 ebadındaki kağıda basılmış resmi,

193 numaralı fotoğrafın Mehmet Fikri KARADAĞ’ın A4 ebadındaki kağıda basılmış resmi,

194 numaralı fotoğrafta Kuvayı Milliyeçelenginin A4 ebadındaki kağıda basılmış resmi,

195 numaralı fotoğrafın Mehmet Fikri KARADAĞ’ın A4 ebadındaki kağıda basılmış resmi,

196 numaralı fotoğrafın Mehmet Fikri KARADAĞ’ın A4 ebadındaki kağıda basılmış resmi,

197 numaralı fotoğrafın Mehmet Fikri KARADAĞ’ın Kuvayı Milliyeçelengi önünde A4 ebadındaki kâğıda basılmış resmi,

198 numaralı fotoğrafın Mehmet Fikri KARADAĞ’ın Kuvayı Milliyeçelengi önünde A4 ebadındaki kâğıda basılmış resmi,

2- Toplam 5 sayfada birçok isim hakkında istihbarı not içeren numaralandırılmış doküman incelendiğinde Hakan G., Fatih T., Şükrü E., Ercan Y., Bahaüin S., Yüksel B., Av.Hasan B., Av.Aydın Ç., Nezihe D., Mefkure Y., Adnan Y., Nursal T., Metin D., Ufuk E., Cemil E., Anjel, Cevat T., Hacı Seyit A., Aydın O., Doğan Y., Şeyma Ö., Abdurrahman A. ve Taner K. isimli şahıslar hakkında istihbari notların yazılı olduğu görülmüştür.

3-) Mavi renkli üzerinde Fihrist yazılı telefon Rehberi incelendiğinde

Ali ÖZOĞLU isminin yanına (genel yay.yön) notunun düşüldüğü

Av.Alparslan ASLAN

Ali KUTLU (mersin)

Ali Çevik YİĞİT isminin yanına (Çerkezköy ADD bşk) şeklinde notun düşüldüğü

1.in.ORDU.İSTB.Baş.

Can ÖZERAY isminin yanına (komutan) şeklinde notun düşüldüğü

Deniz POYRAZ isminin altında (Türkeli Gen.Sekr.) şeklinde notun düşüldüğü

Doğukan GÖNÜZ isminin altına (Teğmen-Tuzla) şeklinde notun düşüldüğü

Emin Ersöz isminin altında (Piyade Yarbay) notunun düşüldüğü

E.BİN.BAŞI EROL ÇETİNKAYA

Hatice BAHTİYAR isminin altında genel müdür şeklinde notun

Hasan KUNDAKÇI isminin altına (Onursal Başkan) şeklinde notun düşüldüğü

Hasan ALAGÖZ isminin yanına (Murat komutanı) şeklinde notun düşüldüğü

İsmail PAKER isminin yanına (Hoca) şeklinde notun düşüldüğü

Kuddisi OKKIR isminin altına (Teknopark Gn.Md.) şeklinde notun düşüldüğü

Kemal KERİNÇSİZ isminin yanına (Av.) şeklinde notun düşüldüğü

M. K. isminin altına (Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Harek.Dern.) şeklinde notun düşüldüğü

Laz Nizam isminin yanına (Aytemiz) şeklinde notun düşüldüğü

Oktay YILDIRIM isminin altına (Çekmeköy komutanı) şeklinde notun düşüldüğü

Sadettin T.

Yasin GÖRÜM isimli şahısların telefon numaralarının yazıldığı görülmüştür.

Osman UÇAR isminin altına (Jandarma Yarbay-Şırnak) notunun yazılı olduğu,

4-) Bir adet kapağının arkasında yazarın imzası bulunan Şifre Çözüldü isimli kitap incelendiğinde;

Şifre çözüldü isimli kitabın kapak kısmında “İsimler semboldür herkes bize hizmet eder” “MASONLARDAN TÜRKİYE’YE KANLI HEDİYE” ve ASALA PKK yazılarının yer aldığı, yazarının 01.07.2008 günü yakalanarak gözaltına alınan Ali ÖZOĞLU olduğu, ŞİFRE ÇÖZÜLDÜ isimli kitabın kapak sayfasın arkasında el yazısıyla “Birlikte ölüme koştuğum can yoldaşım İbrahim Özcan’a en içten sevgimle” notunun altında Ali Özoğlu 02/01/2006 tarihinin ve Ali ÖZOĞLU’NUN imzasının yer aldığı görülmüştür.

5-) Bir Adet Kuvayı MilliyeFlamasının incelendiğinde, A5 kağıt ebadında beyaz zemin üzerine iki yüzünde de Kuvayı Milliye logosunun yer aldığı görülmüştür.

6-)Toplam3 ayfadan oluşan numaralandırılmış TÜRKİYEYİ YÖNETENLERİN ETNİK KÖKENLERİ başlıklı yazının bulunduğu doküman incelendiğinde; Recep Tayyip ERDOĞAN, TBMM Başkanı Bülent ARINÇ, Dışişleri Bakanı Abdullah GÜL, İçişleri Bakanı Abdulkadir AKSU, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin ÇELİK, Başbakan Yardımcısı Dengir FIRAT, Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki ERGEZEN, Başbakanın Danışmanları, 1.Danışman (isim belirtilmemiş), 2.Danışman Cüneyd ZAPSU, 3.Danışma (isim belirtilmemiş), 4.danışman (isim belirtilmemiş), Namık TAN, Baki İLKİN ve Uğur ZİYAL hakkında hukuka aykırı olarak kişisel verilerinin kaydedildiği görülmüştür.

7-) 11 sayfadan oluşan ajanda sayfasına yazılı not defteri incelendiğinde;

1 numaralı (1 Ocak ibareli) sayfanın ön yüzünde Hüseyin B. isminin altında 0533 …… numaralı telefonun yer aldığı, telefon numarasının altında Askeri strateji uzmanı, adres alınacak şeklinde notun bulunduğu,

2 numaralı sayfanın ön yüzünden başlayıp 5 numaralı sayfanın önyüzüne kadar devam eden yazıda;

“Bizler ülkenin içinde bulunduğu dünyada seyreden hızlı gelişmeler karşısında kendimize ülke genelinde oluşan sıkıntılı gelişmelerin ve bölgesel gelişmelerin ileride ülkemize ve bütün Türk camiasına uzun vadede çok büyük sıkıntılar ve çok büyük sıkıntılar ve üniter yapı hızı yok edecek gelişmelerin dış güçler ve işbirlikçilerinin planlı koordineli çalışmalarını endişeyle takip etmekteyiz. İçinde bulunduğumuz 2000 li yılda hızlı bir şekilde ülkemizi dış güçler yerli iş birlikçileriyle beraber ekonomik-siyasi-kültürel-sosyal alanda yoğun bir şekilde kuşatmaktadır. Nihat G., Arif İ. K., rahmetli Muzaffer Ö. gibi birçok insanlarımızla beraber Kuvayı Milliye ruhunu ülkemizin içinde bulunduğu durum göz önüne alındığında halkımızın bu konularda şuur sahibi yapmak ve duyarlı kılmak için tüm Marmara genelinde kadrolar kurarak çalışmaya başlanmıştır. Hüseyin GÖRÜM alarak Ankara’ya ilk götürüldüğümde bazı değerli büyüklerime şunu söyledim. Beni ve bazı arkadaşlarımın akademik hiçbir kariyerimiz ve unvanımız yok ama bizler halkın ve sokağın dilini. Bazı arkadaşlarımızla beraber Ankara’daki bazı toplantılarda akademik ve üst düzey üsHü

büyüklerimize bu konuları muhtelif defalar dile getirdik. Çünkü bizler sokakları dinliyorduk, İst – muhtelif semtlerinde Kuvayı Milliyetabelaları astık, o kadar çok olumlu reaksiyon aldık ki bir ara Türkiye’nin sanki tüm bilgileri bizde toplanıyordu, bu bilgilerimizi paylaşmak istediğimiz büyüklerimiz bizlerden uzaklaşmaya başladı çünkü onlar gerçekle yüzyüze gelmeye korkuyorlardı, bizler ta o zaman ülkemizi de ve bölgemizdeki gelişmelerin bugünkü çok sıkıntılı gelişme ve hareketlerin cereyan edeceğini kendilerine muhtelif defalar anlaüık. 2005 yılı itibariyle bölgesel ve ülkemizin karşı karşıya kaldığı sıkıntılar bizlerin o zaman yaptığımız çalışmanın ne kadar zaruri olduğunu bir kez daha kanıtlamıştır.

Not: Bize sizleri destek veriyoruz diye gelen kişiler dr. Askr, prof. – polis- işçi-mühendis-öğrenci-esnaf ve bazı kamu yöneticileri bütün çarpık ve yozlaşmış ilişkileri bizlerle belgeli olarak paylaşıyorlardı. Paylaşmalarının yegane sebebi tabelalarda Kuvayı Milliye yazmasıydı. Bizler her yerde Kuvayı Milliye olarak Türkiye Cumhuriyeti devletini yeniden yapılandırmak, zaman aşımını dikkate almadan geçmişte yolsuzluk yapanlardan, soygun çetesi oluşturarak yada tek başlarına kamu yada siyasi güç kullanarak devleti kurumları ve / veya milleti soyan gasp edenlerle bunlara her ne amaçla olursa olsun göz yumanlardan. Siyasi iktidar uğruna yanlış politika uygulayarak devletin ve toplumun bu duruma düşmesine sebep olanların tamamından hesap sormayı sebepsiz ve haksız kazançların millet adına geri alınmasını sağlayacak düzenlemelerin yapıp derhal uygulanmasını sağlamak ve bağımsızlık savaşımızın olmazsa olmazlarından olan hıyaneti vataniye kanunu yeniden yürürlüğe koymak için biz Kuvayı milliyeciler son nefesimize kadar çalışacağız. Katılmaktan ve içine katılmaktan onur duyduğumuz VATANSEVER KUVVETLER GÜÇ BİRLİĞİ HAREKETİ içerisinde de aynı inanç ve azimle çalışmaya son nefesimize kadar devam edeceğimizi milletimize arz ederiz.” Yazısının yer aldığı, yazının altında üzeri çizilmiş Hüseyin GÖRÜM, İbrahim ÖZCAN, Yasin GÖRÜM, Ersin P. isimlerinin yer aldığı, bu isimlerinde altında Hüseyin GÖRÜM, İbrahim ÖZCAN, toplantıya F.B liler vakfı A. Y. yazısının yer aldığı, .

8-)Kuvayı Milliye Harekatı içerikli toplam 2 Yaprak 4 sayfadan oluşan numaralandırılmış doküman incelenmesinde Binnar K.isminin ve imzasının yer aldığı, el yazısıyla yazılmış, Kuvayı Milliye hareketi hakkındaki notlar olduğu,

9-) Bir sayfadan oluşan VATAN TÜRKÜSÜ başlıklı Şiir incelenmesinde;

Üzerinde 8.5.2005 tarihi bulunan, VATAN TÜRKÜSÜ başlıklı şiirin sonunda “gönül dostlarımla kalp kalbe beraber olduğum bu bahar günün anısına Hüseyin GÖRÜM ağabeyime en kalbi duygularımla” Oktay YILDIRIM isminin ve imzasının bulunduğu anlaşılmıştır.

10-) 12 sayfadan oluşan numaralandırılmış ULUSA ÇAĞRI başlıklı yazının bulunduğu doküman incelenmesinde;

1.sayfada I.HEDEF başlığı altında “Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını, egemenliğini ve ulus esasına dayalı üniter yapının bütünlüğünü koruyarak, Türkiye’yi çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmış güçlü ve müreffeh bir ülke yapmak” yazısının yer aldığı,

12.sayfanın son kısmında ise Kuvayı Milliye ruhuyla yendine topyekün bir milli kurtuluş duyarlılığı ve stratejisi yaratılmalıdır. Ve cumhuriyet yeniden “bilhassa kimsesizlerin kimsesi” olmalıdır yazısıyla son bulduğu anlaşılmıştır.

11-) numaralandırılmış 6 Adet kartvizit incelenmesinde;

2 numaralı kartvizitin Kuvayı Milliye Mehmet Fikri KARADAĞ Kuvayı MilliyeGenel Başkanı yazdığı

3 numaralı kartvizitin Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi Derneği Nihat GÜRKAN Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı yazdığı

12-) Numaralandırılmış Toplam 12 Adet Not Bandı incelenmesinde;

9 numaralı Not kağıdının üst kısmında Fikri KARADAĞ P.Kur.Kd.Alb. 6.ncı.P.Tug.K.Yrd. antentinin yer aldığı not kağıdı olduğu anlaşılmıştır.

13-) Numaralandırılmış 3 Adet zarf içerisinde fotoğraf negatifleri incelenmesinde;

1 numaralı fotoğraf negatifleri tab ettirildiğinde, tarafımızdan 253 den 290 a kadar numaralandırılan fotoğraflarda Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM ile çektirilmiş fotoğrafların olduğu,

2 numaralı fotoğraf negatifleri tab ettirildiğinde, tarafımızdan 218 den 252 ye kadar numaralandırılan fotoğraflarda,240-249 arası ve 219,220,221,222,224,225,226 numaralı fotoğrafların Mehmet Fikri KARADAĞ, Hüseyin GÖRÜM, Durmuş Ali ÖZOĞLU, İbrahim ÖZCAN ve yanındaki bir grup insanın yayınevinde çektirdikleri fotoğraflar olduğu, (Kuvayı Milliye bez flaması yanındaki tabelada Genel Yayın Yönetmeni ibareli levhanın bulunduğu), diğer fotoğraflarda ise Mehmet Fikri KARADAĞ, Durmuş Ali ÖZOĞLU, Hüseyin GÖRÜM ve İbrahim ÖZCAN’ın çektirmiş oldukları fotoğraflar olduğu,

3 numaralı fotoğraf negatifleri tab ettirildiğinde, tarafımızdan 211 den 217 ye kadar numaralandırılan fotoğraflarda Kemer Country de düzenlenen at yarışında Hüseyin GÖRÜM ile çektirilmiş fotoğrafların olduğu görülmüştür.

Ayrıca Kadıköy ilçesi Atatürk Cad.Deniz Sok. No.1 Burakbey otoparkı sayılı adreste 01.07.2008 tarihinde yapılan aramada;

-(1) adet çanta içerisinde (1) adet telefon defteri bulunarak el konulmuştur. Söz konusu telefon defteri incelendiğinde; yukarıdaki fihriste yer alan şahısların isimlerinden farklı olarak;

Anıl Ç.

Binnar K. isminin yanında “K.Hal.Eg.

Doğukan U. isminin ve telefonunun yazıldığı, ismin yanına teğmen olarak not düşüldüğü, Prof.Emin GÜRSES, Fikri KARADAĞ, Cenk B.Başı, Hasan KUNDAKÇI, Halil M. Top. Bin.2.inci Zırh Tug. İsmail D. isminin yanına Kuvayı Milliye Koordinatörü, Kahraman ŞAHİN, Mehmet Vakıf DÖVÜŞÇÜ, Oktay YILDIRIM isminin yanına Çekmeköy yazıldığı, Sezayi K. İsimli şahısların telefonlarının bulunduğu görülmüştür.

Aynı çanta içerisinde kapak kısmında Hukukun Üstünlüğü Platformu yazan 1 adet küçük yeşil kapaklı ajanda incelendiğinde

  • 08–09 Şubat tarihli sayfalarda;

Şahin Y. Diyarbakır isminin altında 0535………–0544……. numaralı telefonların bulunduğu,

Mehmet K. Urfa isminin altında 0544…… numaralı telefonların bulunduğu,

15-16 Şubat tarihli sayfalarda; “Sultanbeyli Ersoy hastanesinin arkası yurt olarak kullanıyorlar, Adıyaman tarikat eğitimi veriliyor, beyin yıkama yeri” şeklinde notun bulunduğu, bu notun altına çizgi çekilerek yeni bir notun yazıldığı, söz konusu notta Yaşar D. ev 576….- 535……. telefonlarının altında Fethullah cemaat toplantıları düzenliyor dergi…..

Hasan K. Alb.(kaplan lakabı) Dr. Abdullah S. Barzaninin sağ kolu, görüşür, para işini Not edin, Pienef te sondan üçüncü albay,

17-19 Şubat tarihli sayfalarda Özel kuvvetlerden kovulan başçavuşlar güvenlik yapıyorlar,

Ajandanın NOT yazan en son sayfasında Ali ÖZOĞLU isminin altında 02125264969-519 84 85 numaralı telefonun yer aldığı anlaşılmıştır.

Aynı Çanta içerisinde 22 Adet Kartvizit incelenmesinde,

4 numaralı kartvizitin Vatan Halkın Günlük gazetesi Abdullah A. yönetim kurulu başkanına ait telefon ve adresin yazılı olduğu kartvizit,

5 numaralı kartvizitin Anadolu Aydınlar ocağı Aynur S. Başkan Yardımcısına ait telefon ve adresin yazılı olduğu kartvizit

8 numaralı kartvizitin Üsküdar gazetesi şirketler grubu Adnan O. yönetim kurulu başkanına ait telefon ve adresin yazılı olduğu kartvizit,

12 numaralı kartvizitin Toplumsal Dönüşüm Yayınları Ali ÖZOĞLU Genel Yayın Yönetmenine ait telefon ve adresin yazılı olduğu kartvizit,

Aynı Çanta içerisinde 11 adet not alınmış kağıt incelenmesinde;

Tarafımızdan (1) numarası verilen not kağıdında Ali ÖZOĞLU yazdığı, ismin.

-Tarafımızdan (2) numarası verilen not kağıdında Halil M. Topçu Binbaşı Hrk.Eğt.Sb. 2 nci Zırhlı Tugay Topçu Tabur Komutanlığı Maltepe yazdığı görülmüştür.

Şüpheli İbrahim ÖZCAN’ ın el konulan 15 Adet CD’lerin yapılan incelemede;

1 numara CD içersinde toplam 10:00 dakikalık video bulunmakta olup, 31 Temmuz 2005 tarihinde Kemer Country de düzenlenen Kuvayı Milliye Kupasında, Hüseyin GORUM konuşma yaparken ve plaket verirken İbrahim Özcan yanında bulunduğu video,

3 numaralı CD içersinde toplam 53.09 dakikalık video bulunmakta olup, 31 Temmuz 2005 tarihinde Kemer Country de düzenlenen Kuvayı Milliye Kupasında, Hüseyin GORUM konuşma yaparken ve plaket verirken İbrahim Özcan yanında bulunduğu video,

6 numaralı CD içersinde Ankara FOTOLAR adında bir klasör bulunmakta olup, İbrahim ÖZCAN'in Berk Yayım Dağıtım ibaresi bulunan yerde, Ailesi ile ve Anıtkabir Cumhuriyet yürüyüşü görüntüleri bulunan toplam 229 resim,

8 numaralı DVD içersinde Ali ÖZOĞLU’nun konuk olarak katıldığı ART TV'DE yayınlanan düşünme zamanı isimli programdaki konuşmaları bulunduğu,

Şüpheli İbrahim ÖZCAN’ın ikametinde yapılan aramada el konulan 20 Adet CD’nin yapılan incelemelerinde;

6 numaralı CD içersinde toplam 10:00 dakikalık video bulunmakta olup, 31 Temmuz 2005 tarihinde Kemer Country de düzenlenen Kuvayı Milliye Kupasında, Hüseyin GORÜM konuşma yaparken ve plaket verirken İbrahim Özcan yanında bulunduğu video,

8 numaralı CD içersinde toplam 53.09 dakikalık Video bulunmakta olup, Kuvayı Milliye Konferansında Prof. Dr. Anıl C. ve M. Fikri KARADAĞ'IN konuşmaları,

9 numaralı CD içersinde toplam 6 klasör bulunmakta olup,

Birinci Klasör adi Ortodoks kilisesi olarak adlandırıldığı, klasörün içerisinde kilisede Pas. a Ümit ERENEROL ile birlikte M. Fikri KARADAG, Hüseyin GORUM, Muzaffer TEKİN İbrahim ÖZCAN ve ismi bilinmeyen birkaç şahıs ile birlikte çekilmiş, toplam 48 adet resim,

ikinci Klasor 080505 ŞİLE gezisi olarak adlandırıldığı, klasörün içerisinde M. Fikri KARADAG, Hüseyin GORUM, Oktay YILDIRIM, Muzaffer TEKiN, İbrahim ÖZCAN ve isimi bilinmeyen birkaç. Şahıs ile çekilmiş toplam 190 adet resim,

Üçüncü Klasör 190505 FABRİKA olarak adlandırıldığı, klasörün içerisinde Hüseyin GORUM, Muzaffer TEKİN, İbrahim ÖZCAN ve ismi bilinmeyen birkaç şahısla çekilmiş. Toplam 16 adet resim,

Dördüncü Klasör 210505 ONUR KONFERANS olarak adlandırıldığı, klasörün içerisinde Türk Dünyası Araştırmalar Vakfında yapılan "Arizona Kızılderileri dilleri ve Kültürleriyle Türk Kültürünün Benzerlikleri" ile alakalı olarak yapılan panelde konuşmacı, Hüseyin GORUM, Muzaffer TEKİN, İbrahim ÖZCAN ve ismi bilinmeyen birkaç şahıs ile çekilmiş, toplam 44 adet resim,

Beşinci Klasör 280405 ANITKABİR olarak adlandırıldığı, klasörün içerisinde Hüseyin GORUM ile İbrahim ÖZCAN traş olurken ve Anıtkabirde yan yana çekilmiş görüntüleri içeren toplam 58 Adet resim,

Altıncı Klasör Kemer Country olarak adlandırıldığı, klasörün içerisinde Kemer Country de düzenlenen Kuvayı Milliye Kupamda Hüseyin GÖRÜM konuşma yaparken ve plaket verirken IBRAHİM ÖZCAN yanında bulunduğu, ismi bilinmeyen birkaç şahıs ile birlikte çekilmiş toplam 51 adet resim,

10 numaralı CD içersinde toplam 59.04 dakikalık video bulunmakta olup, içerisinde Kuvayı Milliye Konferansında Prof. Dr. Anıl CECEN ve M. Fikri KARADA6'in konuşmalar yer almakta,

11 numaralı CD içersinde 58.17 dakikalık video olup, başlangıçta Kuvayı MilliyeKonferansı 08 Ekim 2005 yazısı geçmekte, Hüseyin GÖRÜM ve Prof. Anıl ÇECEN' nin konuşmaları yer almakta,

12 numaralı CD içersinde, toplam 58.17 dakikalık video olup, başlangıçta Kuvayı Milliye Konferansı 08 Ekim 2005 yazısı geçmekte, Hüseyin GORÜM ve Prof. Anıl CECEN' nin konuşmaları yer almaktadır.

c-Telefon Görüşmeleri

değiştir

Tape No:6876, 29.12.2007 tarihinde Mehmet...? ile yaptığı telefon görüşmedesinde özetle; İ. ÖZCAN’ ın “Mehmet paketlerin yola çıkmış” “... Ali söylemiş listeyi ben yapmıştım onlara” “Zaten Savcıya Jandarmaya, Emniyete” dediği, Mehmet’in “Tamam ben gerekenin hepsini yaparım tamam” dediği, İ. ÖZCAN’ ın “Muratı ziyaret ettiniz mi” dediği, Mehmet’ in “görüştüm daha karşılaşma yapamadım haftaya görüşür kendisini ... Asayiş bölge komutanı gelmişti” “Ondan dolayı gidemedim” dediği, İ. ÖZCAN’ ın “Tamam Binbaşıdan onu ziyaret ette” “Çocuğu boş bırakma Memet” dediği,

Tape No:6877, 31.12.2007 tarihinde YAŞAR ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; YAŞAR’ın “Hani bir nokta yapan şeyimiz var ya” “Onu buraya alalım bir ara sende bi gel yav” “Yav gel bizim dağlar güzel” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Güzeldir sizin oralar güzeldir, sen bi git gelde dışarı oraya biz Karargah kuralım yav sizin oraya” dediği, YAŞAR’ın “Ha kuralım da bi yukarı karargah kuralım Şenpazara kuralım” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Valla kuralım hiç şey değil sen bir dışarı git gel hele” “…orası istiklal savaşında silah cephanesinin en iyi güzergahı orasıydı” “İstiklal savaşının zafer yolu denilen bir yolu vardır o ,Ankara üzeri üzerinden savaşta zafer yolu üzeri o yoldan taşınmıştır zaten bütün cephanelik” dediği, YAŞAR’ın “…gizli yerler tanımaya çalışıyorum,” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Geliriz gezeriz dolaşırız kurumları dolaşırız Hakimini Savcısını Belediye başkanını Jandarmasını hepsini bir dolaşırız Emniyetini” dediği, YAŞAR’ın “Tabi Jandarmayı bir dolaş yani” dediği,

Tape No:6878, 03.01.2008 tarihinde M. K. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN'ın “M. ne var ne oldu ya Diyarbakırda bu nedir yav”, ”Şeyi bir arasana bi Şahini ben arıyorum telefonları şey etmiyo” dediği, M.K.’in “Tabi tabi Muratın yanındaydım” dediği, İ. ÖZCAN'ın “Kimlen gittin” dediği, M.K.’in “Yanlız gittim öbür çünkü denetleme var diye haftaya gidecez” “Orda orda yanında bir şey olsun diye Kundakçı paşayıda aradım görüştüm” dediği, İ. ÖZCAN'ın “Kundakçı paşayla iyi yaptın” dediği, M.K.’in “Birkişi daha vardı bilinçli yaptım yani” dediği, İ. ÖZCAN'ın “İyi yaptın güzel yaptın, Memet şeylerini gönderiyorum” “bak Başsavcıya” “Albaya, Jandarma komutanına Emniyete” “Tamam sen işte kafana göre şey et” “Bide bizim çocuğa şey olarak götür bana bunu, bunları gönderdi ben size intikal eüirmekle görevliyim” dediği,

Tape No:6802, 05.01.2008 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Durmuş Ali'nin “O malzemeleri” “He o bişeyden bahseüi bu Kızılayla ilgili” “Seninlede konusmuş galiba” “Dedim ben İbrahimden öğrenirim detayları" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Tamam şimdi bak Erzurumdaki vatandaşlar konuştular diyalog a geç ara” “He ara bana haber eüiler ara” “Ara tamam hepsiyle konuşmuş bide şey söylicem bugün bu Özalla ilgili Çekmece de o tarafta Silivride oturan adam var dedim ya Hoca” “He ne zaman istersen Silivriden geçelim istersen onu bi görüşelim he" dediği, Durmuş Ali'nin “O arada Mehmet şey yapmış olur onlarıda vermiş olur onunlada görüşürüz” “O şeyleri afişleri filan" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Vermiş mi" dediği, Durmuş Ali'nin “Yok verecek ya pazartesi günü" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Asayiş emniyet müdürlüğü vercek ben Mehmet e kime vereceğini söyledim Asayiş emniyet müdürlüğü” “İl Jandarma alayı, başyardımcısı” “Vali yardımcısı hakim” “Bunlara verilecek bide Alfetiye göndericek alfetideki binbaşıya gönderecek" dediği, Durmuş Ali'nin “Sende Muratlan bi görüş" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Zaten görüştürmüş o Mehmet dedi ki ben dedi Hasan paşaylada görüştürdüm onu dedi” “Ya rahat konuş çocuk tabi rahat konuş Kundakçıyla görüştüm demin iyi dedi iyi yapmışsın aferin” “İyi yapmışın albayıda alıp gelicem dedi ... tamam iyi yapmışsın" dediği, Durmuş Ali'nin “Bu kızılay meselesi o çocuğu tanıyormusun sen kim o" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Tamam sen ara abicim görüşün zaten bi geçeriz biz bugüne geçicez o tarafa” dediği,

Tape No:6879, 06.01.2008 tarihinde M. K. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN'ın “…geldimi malzemeler” “Emniyet Müdürüne bak Emniyet müdürüne vermeyeceksin, G.. vereceksin Asayiş Emniyet Müdürüne” “Ha G.. götürüyorsun selam söylüyorsun” “Yarin onları sen dağıtırsın o zaman” dediği,

Tape No:6880, 08.01.2008 tarihinde V. U. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; V.U.’ın “İbrahim yav, bizde iyi bir iş düştü işte hep beraber yiyelim şu işten paramızı“ dediği, İ. ÖZCAN’ın “Yarin ben yarin bölge komutanlığına gidecem bende yani...” “Bölge komutanlığına Jandarma bölge komutanlığına” dediği, V.U.’ın “Yav bizimde işimiz bölge komutanlığında o zaman bir akşam görüşelim” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Sen cezalısın abi kuzuyu getirmeden gelme” “Telefonda konuşmayak” dediği, V.U.’ın “Konuşmayacaz senin telefonunu bir arkadaşıma verecem ben” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Yok verme kimseye sende kalsın” dediği, V.U.’ın “O zaman nasıl görüşecez...” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Arkadaşınla beraber gelirsin görüşürüz doğrusu öyle olur” dediği, V.U.’ın “Bizden et istediler et ilen ilgili kasaptan” dediği,

Tape No:6813, 10.01.2008 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “Erzurum u ara abi” “Erzurum da kini aradın mı" dediği,

Tape No:6881, 12.01.2008 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “…senle Urfa dan geldiğimizden beri birşey konuştuk hiç senden bir ses gelmedi ben diğerleriyle konuştum baktım sigara operasyonları başlamış Muratti 1 milyondu ya” “Hı şimdi operasyonları başlamış yine yüzbin karton ellibin karton beşyüzbin karton neymiş maddi geliri PKK ya kaynak sağlıyormuş biz söylerken bu ibneler bizi niye dinlemiyor ki” “Ya ne demek yani şimdi bu a.. k.. i… biz anlattık gittik gezdik gördük hepsini birşeyler dinledik hı birileriyle konuştuk bir kaç kişilerle konuştuk” “Sesin nereden geleceğine baktık şimdi sesler farklı yerden geliyor her ne yapıyorsa sen ne yapıyorsun” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Sen boşver şimdi ses doğru yerden mi geliyor yanlış yerden mi geliyor onu söyle” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Yok sesler benim ummadığım yerden gelmeye başladı hiç ummadığım yerden” “Bak mıknatısta bir grup var biliyorsun MS grubu onun” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Ya İbo sorduğum soruya bir cevap ver ya” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Doğru yerden cevap gelmiyor gelmiyor” “Ha birini denemek için bu muhabbeti konuştum o da bir noktada götünün altında da bir güzel koltuk var biliyor musun” “Hı neyse hiç ummadığım yerden cevap geldi neyse dedi ki bir gün sonra duyarsın dedi bazı şeyleri duyduk ama şimdi insanı üzen ne biliyor musun” “Bitmiş çok adam bitmiş grubun başındakilerin çoğu yavşak ibne menfaat ve çıkarları için bu ülkeyi satan orospu çocukları konumu ne olursa olsun bir dünya adam var öyle bir gün bir tanesi de oturuyorum böyle karşımda amcık beni de tanımıyor bir yerde de işte bir üst düzeyde oturuyor ben de ..... bu kadar garip işte bu işler bunun içinde bazı bağlantılarına da baktığın zaman bir yerlere kadar gidiyor .... ..... kadar gidiyor bunlar üzücü şeyler biliyor musun” “Ben üzülmüyorum bundan sonra kimseye acımak yok” “Ya babamın oğlu olsun acımak yok yemin ediyorum acımak yok” “Albayı niye tevkif ettiler albayı Jandarma albayını niye tevkif ettiler” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Ya İbo bu iktidarla edecekler hepsini yapacaklar bunlar” dediği, İ. ÖZCAN’ın “İktidarla değil o ibne bir dünya bilmem kim ha o iktidara da yakın adamlarla çok iyi biliyor musun onu da biliyor musun” “Dün akşam Tayyip ERDOĞAN bak yerini söylüyorum sana iyi dinle Tuzla Tuzla Aydınlı köyü gizlibahçe villa numarasını da söyleyeyim mi saat kaçta kimlerle olduğunu da dün” “Değiştirmiyor da bizim işte şimdi beni konuşturma öbür tarafına birşey değişmesi lazım herkes tavrını koyacak şeklini rengini belli edecek götünü yiyeyim ayağı yok ikili politika yok dansöz politikası yok kıvrak politika yok ya varsın ya yoksun” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Kaç kişi bulacağız böyle” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Fark etmez 4 kişi çok” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Vurmayan bir sen varsın bir ben varım lan beni konuşturma” dediği, İ. ÖZCAN’ın “4 kişi çok çok bak dediğim lafı iyi anla 4 kişi çok gerisini sen hesap et 4 kişi çok” “Dediğimi anladın mı” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Anladım İbo” dediği, İ. ÖZCAN’ın “İşi çok gerisini sen hesap et” “Bak başını senin yazını burada bak ben sana açık söylüyorum dün akşam senin yazını kimler okudu biliyor musun” “Tayyip ERDOĞAN bu Terörle Mücadeleyi kapattı biliyor musun haberin var mı Emniyet Terörle Mücadele fes haberin var mı senin var mı” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Peki onun yerine ne koydular abicim” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Bak ben dün akşam bu işin uzmanı 3-4 tane insanla oturuyordum bu işe 20 yılını vermiş insanlar örgüt işte örgütler üzerine çalışmış uzman insanlarla senin dün akşam ki yazını okutturdum biliyor musun onlara” “Dayı diyorlar konuşmak yok bundan sonra icra gerisi yalan” “Sorgulayanda buraya geldi anlattı bazı şeyleri anlattı tabi bazı şeyleri anlattı şimdi Tayyip ERDOĞAN dedi eğer Başbakan olduğu zaman en başta yok edeceği kurum bizdik dedi abi bizi yok etti dedi Terörle Mücadele Terörle Mücadele Emniyet teşkilatı ıiçerisinde ki ben sana geçen gün birşey söyledim Emnietçilerin cep telefonu ile ilgili” “Senin bu ben bazen ben sana birşey söylüyorum da senin bir kulağından giriyor bir kulağından çıkıyor bana öyle geliyor artık” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Şimdi ben sana birşey söyleyim bir kulağımdan girip bir kulağımdan çıkıyor diyorsun da ne yapacaz abi o heriflerin” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Alıp gerekli yerlerle paylaşacaksın gerekli insanlar gerekli şekilde hareket edecek etmiyorsa birileri hareket eder birileri hareket ettiği zaman birilerini çok fena bağlar direk bağlar direk bağlar direk demek istediğimi iyi anlıyorsun direk bağlar aracı falan yok direk bağlar” “Konuşma devri bitti yazılar artık bundan sonra kağıtta hani bir laf varya laf havada yazı kağıtta bundan sonra da eylem zamanı icraat zamanı şimdi oydu buydu falanı filanı yok bu ibnelere yol verildiği sürece her kim yol veriyorsa her kim ki bak kim ki her kim ki yani hangi konum da” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Bir dakika birşey söyleyecem kardeş bir dakika birşey söyleyecem şimdi diyorsun ki bir kulağından giriyor bir kulağından çıkıyor bu adamlar dert yanıyor bunu fes edildi filan diye iki tanesi gelsin de bir anlatsın şunları ya icraat yapalım o zaman” “Olup biteni şu bahsettiğin şeyi anlatsın abi nasıl fes ettiler onu anlatsında bir icraat yapalım o zaman ya” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Emniyet teşkilatının terörle birimleri fes edildi bunu bil başbakanın emriyle yaz istersen ne kadar emniyetçi tanıyorsan sor İstanbul Vali Yardımcısına sor kime sorarsan sor hepsini asayişin muhabbetine bağladılar bunu özellikle bağladılar bu adamı terör de sorgulayan adamlar buradaydı sor bakayım ara o vali yardımcısını sor deki İstanbul da Terörle Mücadeleye bir tane sembolik ekip kaldı Terörle Mücadele ne iş yapar kaç tane ekibi var bir sorsana” “Adamlar karakolda nöbet tutuyor nöbet 20 yıl terörle mücadele işinde çalışan adamlar karakolda nöbet tutuyor şimdi 20 yaşında 30 yaşında gelen o körpe Fettullahçı anasının a.. k.. çocuğu mu terörle mücadelede iş yapacak” “...şimdi bu gelen zaten bakan o Abdülkadir AKSU dandaha sinsi bir o.. çocuğu” “Şimdi ama bir de birşey var biliyor musun kim kime nasıl güveniyor merak ediyorum” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Kimse kimseye güvenmiyor İbo fark etmiyor musun hala” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Fark etmiyor hı o zaman şimdi Emniyetten Jandarmanın arasına muhabbet koymak istiyorlar” “Hı aynen öyle sen o senin o yukarıdaki varya bodurun altındaki” “Hı bodurun altındakine de ki bir gün seninle toplantı ayarla biz bir konuşalım bazı şeyleri İstanbul a adam gibi adam 3-5 tane adam gelmesi lazım bazı işler konusunda” “Ve de bazı konuları bir konuşalım bakalım o ne yapacak” “Ben pazartesi salı buna gidecem” “Samandraya” “o albayın yanına ben daha gitmedim ona bir gitmedim o bende duruyor onlar” “Gidicem ben birşeyleri bekliyorum bir yerden bir haber bekliyorum ona göre gidecem bir noktadan daha birşey gelecek ona göre gidecem her neyse” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “İyi tamam İbo birşey diyor musun” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Birşey demiyorum ama bu işlere birşey yap .... bak birşey demiyorum” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Onlar telefonda değil ya yan yana geldiğimizde konuşuruz” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Yok yan yana geldik mi de o ibneler de duysun biliyor musun böylesi daha güzel bugün bana telefon ediyor abi albay falan filan her neyse anladın mı” “Ben sana birşey söyleyim mi bak dediğim iş aynı herkes varya yemin ediyorum bak sana birşey söyleyim mi Allaha büyük konuşmayım da birilerinin hemde o ya o metal parlak yıldızı ya sarı yıldızlı birilerinin canı yanması lazım ki birileri birşeye hareket etsin başka türlü hareket olmuyor biliyor musun” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Ya İbo iyi de yani bu bizim şeyimiz değil yani” “Problemimiz değil abi” “O onların problemi” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Onlar derken kim” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Ya abi kimi kastediyorsan onların problemi ya koyayım a… hepsinin ya” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Ülkenin problemi bizim problemimiz mi” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Ya ülkenin problemi tabi bizim problemimiz” dediği, İ. ÖZCAN’ın “O zaman mesele yok öbür tarafa gelince geri vites yok” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Geri vites yapacam İbo yani a.. koyayım ben mi öldürecem adamları biri harekete girişsin diye manyak mısın nesin ya” “Yok kimsenin öldürmesine gerek yok onlar aşive edilecek” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Abi banane a… koyayım onlar benim mi yetkimde benim mi şeyimde ya” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Sen istersen yaparsın” “Sen istersen aşive edersin çürük elmalar ayrılsın hı” “Çürük elmalar ayrılması lazım dimi doğru mu” “Sen istesen ayıklarsın” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Ya iyi de nasıl yapacağımı bir söylesene” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Ben nasıl yapacağını sana tarif etmeme gerek yok ki sen ustasın sen bilirsin nasıl yapacağını onu ben tarif edersem yanlış olur” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Şu söylediğin yanlış zaten İbo” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Nasıl söylediğim yanlış ya çürük elmalar ayrılacak kanaat geldiğin zaman sen sistem içerisinde şimdi beni konuşturma şimdi ben kanaat geldim mi Ahmet efendi böyle Mehmet efendi böyle muhabbeti çürük elmayı ayıklamıyor musun” “Evet oraya gelince evet de bu tarafa gelince niye hayır” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Ne tarafa gelince lan ben mi öldürecem adamları manyak mısın sen” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Gerek yok ki sen öbür türlü de elimine edersin sen öbür türlüde elimine edersin” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “A… kodumu telefonunu 50 kişi dinliyor zannedecek ..... ......” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Dinlesin dinleyenin a.. koyayım dinleyende bu ülkenin çocuğu s… anasını dinlesin herkes dinlesin” “Yarın birinin başına saksı düşse bizden bilirler” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Zaten o yani g… kabak bağlı her delikten geçemiyoruz manyak mısın ya” “Başına iş gelen korkudan mı geliyor başına bir sürü kahpe dolu a.. kodumu memleketinde” dediği, İ. ÖZCAN’ın “dolu daha yenimi anladınız bunu” dediği, D. A. ÖZOĞLU’nun “Ya iyi güzelde yeni anlamadım sen anladıysan eğer bunlar bu telefonda konuşulmaz İbo” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Ben hepsini iyi biliyorum s.. et ya işte işin en güzel tarafı da bu telefonla konuşan icraata geçecek” “Ondan sonra da kimin geleceğini bekleyecen gelen de gereğini yapacak Erzurum la konuştun mu sen” “Konuş Erzurum la konuş birde o şeyle konuş o Murat a şey Murat a bir konuş ya Murat la” “Pazartesi şu şeyide çağırsana yarbayı” “… Atilla yı” dediği,

Tape No:6882, 18.01.2008 tarihinde Hatice BAHTİYAR ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “...Ali nerede” dediği, H. BAHTİYAR'ın "Ali dışarıda ne oldu” dediği, İbrahim'in “Bu şimdi bir tane pankart var bizde bu Valencia maçına tamam ben geçen fener maçındayım onu aradım herhalde telefonu hiç cevap vermedi” “Şimdi bu Valencia maçına o bizde ki afişler varya” “Artık 1000 tane afiş gidecek Fenerbahçe stadına” dediği, H. BAHTİYAR'ın “Kim götürecek kim bastıracak” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Tamam ben astıracam gelecek onlar alacaklar” dediği, H. BAHTİYAR'ın “Parası” dediği, İbrahim'in “Parası sana verdirecem” dediği H. BAHTİYAR'ın “Ney ben nereden ayarlayacam ben yol parası bulamıyorum ya” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Hı parasını sen ayarlayacan” dediği, H. BAHTİYAR'ın “Ayarlayamam abi para yok ben de ya bilmiyon mu .... ??..... ya kesat” dediği, H. BAHTİYAR'ın “(durmuş ali )Yok gelecek 1 saat kadar gelir” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Tamam o zaman geldiğinde arasın bir de afişe ne yazdıracağız onu bir düşünsün bir düşün” “O bizde ki asker afişleri varya” “Ben o gün staddaydım Sefa falan o tribüncülerin hepsini topladım biliyor musun” “Hı dedim bu maça bir tane afişlerden abi dedi gönder astıralım biz tanıdık bize söyle nerden alacağımızı ben dedi bunu Türkiye maçlarına o maç iyi bir maç Avrupa bütün Avrupa” dediği, H. BAHTİYAR'ın “Tamam asker elimizde var 250-300 tane olanı verelim ama bastıramayız diyorum sana” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Şey için düşün afiş için ne yazarız” dediği, H. BAHTİYAR'ın “Tamam Kemal in askerleriyiz işte afiş bitti” dediği,

Tape No:6883, 22.01.2008 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yaptığı telefon olduğu görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “İyim ne yapayım bu taraftayım Kadıköy deyim de” “Amcamları hı toparlıyorlar” dediği, D. A. ÖZOĞLU'nun “Hı Fikri yi de almışlar” “Fikriyi de almışlar” dediği, İ. ÖZCAN’ın “E alacaklar tabi başı” dediği, D. A. ÖZOĞLU'nun “Hıhı derin ağabeyler” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Hı şeye ben albayın şeyleride bende de lan adama bir türlü gidemedik ya daha vermedim bile onları biliyor musun” dediği,

Tape No:6884, 22.01.2008 tarihinde HASAN ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Hasan’ın “İyi Allaha şükür ya ne oluyor bu haberlerde albayları generalleri” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Ya abi yanlış yapanı alırlar” dediği, Hasan’ın “Yanlış mı yaptılar diyorsun” dediği İ. ÖZCAN’ın “Öyle şimdi birileri bu işle uğraşıyor” “Yanlışları var abi çok yanlış” dediği, Hasan’ın “İçlerinde tanıdığımız birisi var galiba içinde onların” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Albay mı o Fikri KARADAĞ” dediği, Hasan’ın “Beraber gitmiştik değil mi” “Alla Allah” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Yanlış hesapta ya biz ....” dediği, Hasan’ın “Niye Hrant DİNK in işi yanlış mı sence” dediği, İ. ÖZCAN’ın “O konu farklı bir olay abi” dediği,

Tape No:6885, 24.01.2008 tarihinde M. A. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “Afişler zaten ben afişi de hazırlaüırıyorum o şeylerde gelecek ya oturalım bir ara hafta içi bir konuşalım nasıl program yapıcaz" dediği, M.A. de “Tamam abi” dediği,

Tape no:6886 24.01.2008 tarihinde K. D. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; K.D.’in “Ne bu iş hepsini topladılar 14 ünü birden” dediği İ. ÖZCAN’ın “Toplanıcak tabi yanlış hesap Bağdat biz sana birşey dedik yanlışlar var dedik” dediği, K.D.’in “ Biz varmıyız lan biz varmıyız oğlum bizi de götürmesinler” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Seni de alalım mı alalım mı seni de çok meraklısın alalım istersen” dediği, K.D.’in “Hepsini topladılar lan" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Alalım seni de" dediği, K.D.’in “Hayır baktım Fikri KARADAĞ ı minübüse bindiriyorlar dedim lan Alla Allah" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Seni de alalım mı" dediği, K.D.’in “Hı ben ne ben zaten JİTEM im oğlum hayret bir şeysin ben zaten şeye çalışıyorum bilmiyor musun oğlum güzel askeriyeden güzel ihaleler bulun ya güzel ihaleler çıkartın işte" dediği İ. ÖZCAN’ın “Ya bulduysan ben sana dedim ki çıkar bak gir milli savunma bakanlığı" dediği, K.D.’in “Ya milli savunmadan çıkart askeriyeden çıkart” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Şeyden çıkar bak gir milli savunma bakanlığı iç tedarik bölge komutanlığı yaz oraya" dediği, K.D.’in “Tamam peki burdan biz seçelim seni mi arayalım ondan sonra" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Sen çıkar de ki şu ihale zamanı biz bu işi yapalım dosyayı hazırla” “O zaman gereken görüşürüz" dediği, K.D.’in “Yok oğlum hiç biri yok onların içinde peki bu şeyler ne olacak şey Hüseyin falan hepsi toplandı mı" dediği, İ. ÖZCAN’ın “.... daha operasyon sürüyor" dediği, K.D.’in “Lan bize gelmesinler de" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Herkes beni arıyor dayı" dediği, K.D.’in “Kenan abi falan ne yapıyor şimdi" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Generali alıyorlar dayı diyor sana kimse birşey demiyor lan bana kimse diyecek devlet benim" dediği, K.D.’in “Valla sen varya büyük adamsın abi ya " dediği, İ. ÖZCAN’ın “Devlet benim lan bana ne diyecek" dediği,

Tape No:6887 24.01.2008 tarihinde X ŞAHIS ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “Karşıdasın bir not alma imkanın var mı” “Yoldasın olsun önemli değil botaş nehir tekstil Çerkezköy senin bölgen” “Hı bu Botaş Nehir tekstil kimdir nedir ne değildir” “Hayır bir görüşelim senle bir şey yapalım bir araştırmasını yap bakalım nedir ne değildir birşey konuşacam seninle tamam” “Haspel kader biliyorsun da biraz daha ince detaylı bir iki konu varda" dediği, X Şahsın “Neyini istiyorsun sen onun tam olarak" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Sahibi konumu kimdir nedir nasıl bir adamdır” “Şişman bir adam M. K. tamam seninle konuşacaz o zaman iyi bir fizibilite seninle bazı şeyleri konuşucam" dediği,

Tape No:6888, 04.02.2008 tarihinde Hatice BAHTİYAR ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “Dışarda mısın iyi o zaman H. I. orgeneral nerede şimdi görevli” dediği, Hatice'nin "Yok yok pardon 2. ordu 2.ordu Malatya” dediği,

Tape No:6889, 13.02.2008 tarihinde Mustafa ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Mustafa’nın “Abi sana ben birşey söyleyim esasında ben sana sen döküm alanı bulabilir misin" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Şimdi bak döküm alanı bulabilir misin değil döküm alanı biz de arıyoruz bak şimdi eğer adamın işi var döküm yapacaksa döküm yerlerinin sahipleri ile görüştürebilirim bir ikincisi o anlamda kiralık öyle büyük alanlar çok zor Mustafa adamlar milyon” “Hı yani benim de şuan aradığım o bende uğraşıyorum haüa bir askeri bölgeden açmak için uğraşıyorum yarında Ankara ya gidiyorum" dediği, Mustafa’nın “Aynen öyle e öyle bir durum olursa en azından bizi devreye sokta bari kendi adamlarımızı devreye sokalım bizde ekmek yiyelim" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Yani bak şimdi ben yarın Ankara ya gidiyorum Mustafa sırf bu iş için” “Biz tepeden inme tepeden inme hiç birine gerek yok ben açık söylüyorum ben alay komutanı falan hepsiyle ben görüşüyorum bu konularda” “Bak bu adam geldi bize Ankara dan alır almaz daha S. E. geldi bize ben açık söylüyorum terörle mücadelede PKK nın bu maddi kaynakları kesilme noktasında biz bir çoğunun önünü kestik burada İstanbul da bak iyi dinle bunu başkan yardımcısının şeyi bilir Süreyya ..... varya” “Süreyya komutan beni iyi tanır o konularada vakıftır belli konulara" dediği, Mustafa’nın “Bunu telefonda değil de yani konuşursak yüz yüze gelir oturur konuşuruz" dediği,

Tape No:6891, 08.03.2008 tarihinde E.Ö. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; E.Ö.’nın “Tamam ben şimdi sen ne zaman müsait olursan bende o zaman müsait olurum bak Yukap abiyide alalım” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Tabi ya bizim zaten eski o satışmış Baki TUĞ un” “Yiğeni falan hepsini alacağız” “Biz eskileri toplanacak bi araya” “Hee eskiden artık bazı şeylere” “El koyma zamanı geldi” dediği,

Tape No:6896, 11.03.2008 tarihinde X Şahıs ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN'ın “Ne yapıyor mernmi biüimi” “Atı bi ses duyum bakıyım" dediği, X Şahsın “Dur birazdan dur hadi görüşürüz hadi" dediği, İ. ÖZCAN'ın “Atarken sesi duyum ama atarken" dediği, X Şahsın “Olmaz ya bu telefon telefondan olurmu abi bu ya" dediği, İ. ÖZCAN'ın “Bi otomatik at bakıyım bi seriye tak bakıyım" dediği,

Tape No:6833, 16.03.2008 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Durmuş Ali'nin “...bir operasyon yapmaya hazırlanıyor zaten ..." dediği, İ. ÖZCAN’ın “Efendim" dediği, Durmuş Ali'nin “..diyorum bir operasyon yapmaya hazırlanıyor bana" dediği, İ. ÖZCAN’ın “İyi sana bir operasyon lazım zaten" dediği, Durmuş Ali'nin “Şeyden Ankara dan aradılar lan” “Hee izlemişler” “Mashar aradı bide asıl merkezden aradılar” “Şerefsizim izlemişler bugün şeye izletecekler” “Malum yere izletecekler" dediği, İ. ÖZCAN’ın “De ki ona şey Ankara da de bir konser vermiş ... Ankara dakine" dediği, Durmuş Ali'nin “Söyledim söyledim onu" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Şu Selime işini ihmal etme ..." dediği, Durmuş Ali'nin “Bir şekilde çözecez kafanı yorma sen tek bir yere bağlı değiliz yani kafanı yorma" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Sınıra geldik artık başka birşey yok satılmışların selamı var onlarda bugün o Emniyetçiler falan da ordaymış şey hafta için diyor bir gidelim diyor öbür tarafa ormana doğru” “Fatih geldi mi geldiği zaman benim o emaneti getirsin o şeyler viski göndermiş bir tanesi İngiltere den bak nerden geliyor bak İngiltere den geliyor İskoçya dan geliyor vatandaşlar valla geliyor” “Ya ne bilim sağolsun sevenler birşey gönderiyor şey diyor işte bir gidelim dağ diyor ormana bugün onlarda silahları temizliyorlarmış silahlara bakım yapıyorlardı” “Bir gidelim dağ" dediği, Durmuş Ali'nin “Olur bir gün gidelim ya" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Hocayı da alman lazım Burhan ı Burhan ı” “Enstürümanlarla bir gün kaytarır ya" dediği, Durmuş Ali'nin “Okulu var onun" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Enstürümanları varmı" dediği, Durmuş Ali'nin “Şoparların onlar" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Tamam hafta sonuna denk getirelim" dediği, Durmuş Ali'nin “Hafta içinde giüik mi sakata geliriz" dediği, İ. ÖZCAN’ın “O zaman bu hafta dışarı çıkmazsak İstanbul dışına bu hafta sonuna programı yapalım” “Gider geliriz hafta sonu gelmeyecezmi” “Bugün var ya bugün sen gelmiyorsun diyorlar gitmiyorsun diyorlar dedim valla belli değil ki o gün diyor gelseydin ne güzel olacaktı Ali yi de alıp gelecektin” “Yav gidelim işte şimdi Ankara ya giüik geldik hafta sonu Ankara da kalacak halimiz var mı" dediği, Durmuş Ali'nin “Var abi belki öteye de gidecez yani" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Doğu da oluruz o zaman bize o senin dediğin gibi olursa biz burdan bir çıktık mı 20 gün İstanbul a gelemeyiz zaten” “Şu Emniyetçilerin konusunu ihmal etme onlar şimdi onlar tutuşmuş bazı şeylere" dediği, Durmuş Ali'nin “Oğlum onlar bak şey yapacaklar yani yazı verecekler ki ben onu düzenleyecem koyacam onu" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Yok yazı değil bak şimdi bu Ankara ya giüiğimizde bu Emniyet Müdürü vardı ya konuştuğumuz” “O bir kaç tane onları bir toplayacaz tamam mı abicim onlardan bir çerçeve çıkarüıracaz yani taslak nasıl bir taslak o ne yapılır ne olur" dediği, Durmuş Ali'nin “Olmaz onlar Fethullahçı ..." dediği, İ. ÖZCAN’ın “Şimdi çoğunu deşifre edecez" dediği, Durmuş Ali'nin “Tamam pazartesi günü erken gel ya" dediği İ. ÖZCAN’ın “Erken gelim ne yapım sen aşağı olmayacaksın" dediği, Durmuş Ali'nin “He bir bak hele bir ayar yap" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Yav ben zaten yani en son var ya kendimi şey dedim Emniyete git ayar Askeriye de ayar Mitçi ayar birde kendi içimiz de bunlar ayar ayar kendime artık şey dedim yani şey” “Şey hani birşey vardır ya saatin kollar her taraf ... Emniyetçiler Ankara da zaten Emniyet Müdürüne aynı bunlara şimdi konuşacaklarımız da var bir yazı hazırlamamız lazım ya Pazartesi ne” “Bak Emniyetle ilgili bir araştırma yaptım o 4 tane tarikat yapıları var bu dinleyen ibnelerde dinlesin çünkü onlarda bu işin içinde” “Aynısı dinleyen ibnelerde dinlesin aynen o dinleyen ibne başındaki dinlesin onların da hepsi aynı, o Tayyip e birileri hakkında bunlar dosyaları vermişler şişmanın evine gidiyor ya hafta sonları bu” “Bunu mahsustan söylüyorum ki telefonda dinlesinler diye sanatçı neydi Yağmurdereli" dediği, Durmuş Ali'nin “He O. Y." dediği, İ. ÖZCAN’ın “He o evde olan o Çarmıhlı nın jipiyle gidiyor not alsınlar i… bide şey etsinler Çarmıhlı nın jipiyle orda bir görüşmeler yapıyorlar anahtar orası bütün işler orda bitiyor pazarlıklar orda oluyor pazarlıklar hep orda oluyor" dediği, Durmuş Ali'nin “Ergenekon hikayesi filan var ya” “Onu Amerika Bush emir vermiş” dediği, İ. ÖZCAN’ın “O izin verdi de peki Veli Küçük ün o ... soruşturma yapılması iznini kim verdi abi" dediği, Durmuş Ali'nin “Hocam siktir et şimdi sen onu ya asıl mesele burda o bu operasyonu Bush un istemesi Tayyip ten Tayyip te gelip burda onu yapması" dediği,

Tape No:6897, 19.03.2008 tarihinde M. E. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; M.E.’ın “Abi M. E. Urfa Tedaş” dediği İ. ÖZCAN’ın “Takip ediyorsun sitelerden zaten” dediği, M.E.’ın “Ediyorum Toplumsal Haberdeyim devamlı hergün zaten” “Ya benim büroyu biliyorsun odayı yanlışlıkla elimde silah patladı bir arkadaşı bacağından vurdum” “çıkardılar onu işte sağolsun bizim müdür emniyet müdürünü tanıdı yardımcı oldular savcılık hemen bıraktı” dediği, İ. ÖZCAN’ın “yusufta orda yusufta iyidir” dediği, M.E.’ın “valla bilmiyorum gürsel biraz yardım eüi” dediği, İ. ÖZCAN’ın “he gürsel ben arıyayım istiyorsan bir şey varsa” dediği, M.E.’ın “yok ogün gürsel yardım etti sağol ben hiç senden bahsetmemiştim geçen burda tayyip geldiğinde gürselle beş dakika konuştuk İbrahim abiler gelmişti sana dedim İbrahimin takımdanız misali dedim İbrahimi tanıyorum filan dedi bir ara ararsanız yada aratırsanız bu bizim kardeşimizdir derseniz hoş olur” ”çünkü gürsel baya aktif bir emniyet mensubu burda herkes seviyor sayıyor ” dediği, İ. ÖZCAN’ın “güzel bir çocuktur makamada yakışan biri” dediği, M.E.’ın “evet bilsin beni onun için dedim o gün bizim müdür araya girdi kutlay beyi tanıyordu sağolsun onun için yardımcı oldu ben pek muhabbete giremedim” dediği, İ. ÖZCAN’ın “böyle şeyler olduğu zaman biliyorsun mehmetle konuşuyorsun benim 24 saat telefonum açık ulaşamazsan yine beni ara” dediği,

Tape No:6898, 22.03.2008 tarihinde S. K. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “Bir yerdeydim bir toplantı vardı biraz hararetliydi anladın mı” “bizim ordu hareretliydi” “artık bundan sonra işin filmi farketmiyor bu iş artık giüiği yere kadar gidecek" dediği, S.K.’in “film koptu zaten görmüyormusun eşkiya gibi adamları alıyorlar" dediği, İ. ÖZCAN’ın “zaten dedik bunlar emniyet içinde mit içinde bu yapılanmayı yaptılar boşuna yazmadık üç gün önce dedik bu emniyetin mitin içindeki bu tarikatçı yapıların yaptıkları bu bu grubun işleri” “Hepsini yazdık ya hepsini yazdık her şeyin şeceresi belli” “Ha meydan bundan sonra farketmez hiç farketmez kim olursa olsun” “Hiç öyle eşkiyaya çakala i.. a… koyayım tarikata her b.. var bu i.. şimdi yazılacak çıkacak yazılacak 76 tane dosyası var i…" dediği, S.K’in “Doğu PERİNÇEK zaten 3 gün önce demişti dosyaları bende" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Var herkeste var bizdede 76 tane dosya var kalpazanlık dosyaları bile var hemde kimsenin tuüuğu değil yani mülki müfeüişlerin tuüuğu raporlar bunlar ben uykusuzdum hala uyuyorum sonra konuşuruz biraz yatayım gece biraz anla işte gece bazı şeyler vardı" dediği,

Tape No:6899, 03.04.2008 Selahattin...? ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Selahattin’in “Bu şimdi beni aradı Almanyadan yedisinde gelecekmiş abi” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Aradı bir sıkıntısı varmış onu çözmeleri lazım” dediği, Selahattin’in “Ne sıkıntısı abi” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Onu söylerim ben sana TELEFONDA DEĞİL TAMAM” “yarın ben uğrarım o zaman şeyi ne yaptın bu i.. Ş. Ö.” “O İ… ARIZA YAPARSA BİLİYORSUN NE YAPACAĞINI” dediği, Selahattin’in “BİLİYORUM ABİ BİLİYORUM” dediği,

Tape No:6856 14.04.2008 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Durmuş Ali'nin “İbrahim bu çocuğun gelişi tamam gelsin kimse" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Havaalanında sorun yok değil mi" dediği Durmuş Ali'nin “Hayır yok işte kaldırüırdım şimdi onu" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Geldiği zaman şubeyemi gelecek direk" dediği, Durmuş Ali'nin “Yok bana gelecek direk İbo" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Şimdi onun ertelenme durumu asla olamıyor yani o bir ertelenme olayı asla olamıyor sadece eee şeyden yaptırmaya çalışacağız onu o orada çalışma izin belgesi alma ne yapıp yapıp alsın alsın onunla bi şeyler yapma ihtimalimiz var yani tamam mı Ankara ya gideceğim onun için" dediği, Durmuş Ali'nin “Ha yani gerekli sıkıyı ver oradan o şeyi alsın o belgeyi alır almazda ben Ankara ya gideceğim yani onun hiç yapılma ihtimali yok yani” “Yani hiç yaptık Ankara dan yapacağız başka altarnatifi yok yapabilm" dediği,

Tape No:6857, 15.04.2008 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “Ben geçeceğim karşıya” “Şu ANAP lı vatandaş iki de karşıya geçeceğim o toplantı vatandaşla görüşeceğim oradan uğrarım ben sana" dediği, Durmuş Ali'nin “Hayır hayır onlarla ilgili bir şey yapacağımda" dediği, İ. ÖZCAN’ın “O savcı A. G. lye beraberdi o" dediği,

Tape No:6900, 15.04.2008 tarihinde S. K. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; S.K.’in “bugün alinin oraya çıkmayacakmısın" dediği, İ. ÖZCAN’ın “onu konuştuk onu aliye devreüik biz ali gereğini yapacak onun" dediği, S.K.’in “adamın telefonu yok onda bir şeyi yok bir şeyi yok nasıl gereğini yapacak" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Z. E…." dediği S.K.’in “Albay” “Emekli ama eski JİTEMCİ mitemciyim ben adamı oyarım koyarım" dediği, İ. ÖZCAN’ın “He telefonlarını ver abi" dediği, S.K.’in “Bu S. D. zaten şey ediyor yani" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Onu KORUYOR" dediği, S.K.’in “S. D. tefeci anladın mı" dediği, İ. ÖZCAN’ın “O mevzulardan dolayı onu koruyor değimli" dediği, S.K.’in “S. D. tefeci başka vatandaşları koparıyor" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Tamam bana lazım olan o albay tamam oldu tamam sağolasın" dediği,

Tape No:6901, 16.04.2008 tarihinde S. K. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “Akşam geç dukuz buçuk on gibi çıktık verdik biz hepsini yani... verdik biz gerekli yere gerekli şeyi ... verdik konuyuda anlaüık ben onu tanıyorum galiba ya” “Sen bi hafızanı bi yokla bakayım bindokuz ikibiniki yılında bizle Bostancıya bi toplantıya bu adam gelmişti ama sen varmıydın yokmuydun isim bana yabancı gelmedi” “Hakan ile gelmişti heralde H. S. yokmu Binbaşıydı önemli değil biz gereğini söyledik verdik ..... yapmak... bu işi takip ediyoruz onuda bilin dedik" dediği,

Tape No:6864, 16.04.2008 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Durmuş Ali'nin “Bu şeyin Cezanın işini kısmen halleüik şimdi o ya bugün geliyormuş” “Tamam ben şeyle görüştüm Yeşilköydeki gerekli olanlarla” “Tamam mı rahatlıkla giriş yapacak" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Tamam çocuklar alır zaten havaalanından onu" dediği, Durmuş Ali'nin “Ya çocukların alması birşey değil girerken alırlarsa nah alırlar onu" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Ya sen demedinmi daha önce sıkıntı yok diye" dediği, Durmuş Ali'nin “Tamam işte halleüim onu" dediği,

Tape No:6902, 23.04.2008 tarihinde Şahin...? ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Şahin’in “Bu ihale Bakkalköyde olacak değilmi” dediği, İ. ÖZCAN’ın “he sen Selamiyle konuşacaksın işte söyledim ya sana o olacak ... orda olacak” dediği, Şahin’in “Sen orda olucan mı abi” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Ben yarın sabah dokuz onda orda olurum eğer dışarı çıkmazsam ya ben Selamiye gerekeni söyledim abisi sana yardımcı olacak” “Hani Selamiye söyledik ihaleye gireceklere bile Selamiye senin mal sahibi olduğunu söyleyecekler” “Senin çünkü sen mal sahibi olduğun için ihaleye kimsenin girmesini Selami engeller” dediği,

Tape No:6903, 24.04.2008 tarihinde X Şahıs-Şahin...? ile yaptığı telefon görüşmede özetle; Şahin’in “Sağ olun teşekkürler” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Aldın yani” dediği, Şahin’in “He İbrahim abi” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Yani ben orda olmayışım benim söylediğim yerine gelmiyecek anlamına aklına bi şey gelmesin” dediği, Şahin’in “Ben onu biliyorum başkanım onrun içinde sana teşekkür ediyorum” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Kimsede giremez öyle bi ihaleye kimsenin girme hakkıda yok” “Hepsine gerekeni söyledim” dediği,

Tape No:6904 02.05.2008 tarihinde M. A. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “Yarın maç kaçta" dediği, M.A.’in “Yarın ne maçı ya" dediği, İ. ÖZCAN’ın “İyi maça gitmeden gündüz seninle görüşelim" dediği, M.A.’in “Nerdesin abi" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Kadıköy deyim" dediği, M.A.’in “Ne yapıyon abi Kadıköy de ya" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Ne yaparım ben biliyorsun Kadıköy de oturduğum zaman" dediği, M.A.’in “Tamam abi" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Tribüne şimdi o yukarı taraf varya sizin” “Oraya beş tane sana tişört verecem hepinize gider alayına gider diye bir yazı var güzel sarı lacivert yapmışlar anladın mı" dediği, M.A.’in “Olur olur anladım abi" dediği, İ. ÖZCAN’ın “.... boşver giydireceksin çocuklar ta orada” “O Serkan la Serkan ın ufağını da alırsınız Serkan varya bizim” “Onun ufağı varya" dediği,

Tape No:6868, 07.05.2008 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU-İbrahim ile M. K.’nın yaptıkları telefon görüşmesinde özetle; Durmuş Ali'nin “Şimdi bizim şu hani Size Güveniyoruz afişleri var ya” “Onlardan Türkiye’nin her tarafına dağıtıyoruz” “Eııı şeylere duvarlara yapıştırıyoruz” “Duvarlara duvarlara afiş yapıştırıyoruz onları” “1000 tane de sana yolluyoruz Urfa sana ait" dediği, M. K.’nın “1000 tane çok ya" dediği, Durmuş Ali'nin “500 tane” “Antepte var haa İbrahim diyor ki Antep’te ona ait diyor” dediği, M. K.’nın “Antep o zaman şeye gönderin bizim Siyami hoca var ya" dediği, Durmuş Ali'nin “Peki Diyarbakır’da kim var mı kimse bak İbrahim diyor ki orda da var diyor” dediği, M. K.’nın “Orda da arkadaşlarımız varda biraz aktif değiller” “Yani bu son durumlardan dolayı aktif değiller” “Valla uzun boylu bir şey olmaz uzun boylu bir şey bu bölgede olmaz yapma şansımız sıfır” “Tabi tabi yani bayağı bir çekiniyo millet telefon açmaya dahi korkuyo" dediği, İbrahim'in “Haa sen şimdi bak sana Urfa’ya gönderecem tamam mı o askeri afişler var ya hani tankın üstünde bayrakla beraber tamam mı ondan 1000 tane ilk önce sen ordan falan başla Gürsele gidecen emniyet müdürüne” “Yardımcı değil onlara diyeceksinki bunlar oraya afişler asılacak haberin olsun bu kadar birşey konuşmayacan” “Sadece bu kadar haberin olsun bitti Muratta yardım eder sana eleman zaten sorun olmaz Savcıyla Savcıyla görüştünmü sen" dediği, M. K.’nın “Tabi tabi onlarla görüşüyorum” “Onların bi şeysi yok yani bu işte” dediği, İbrahim'in “Biliyorum Mehmet hepsini biliyoruz” “Sende sağol bütün doğuya sen dağıtacan ondan sonra senden isteyecekler bütün bütün 14 vilayete senden isteyecekler" dediği,

Tape No:6905, 14.05.2008 tarihinde X Şahıs ile yaptığı telefon görüşmesinde; X Şahsın “Kıbrıs la ilgili ben sana haber verecemde” “Başka bişey sormak istiyorum sana ya” “Üsküdar Ağır cezada varmı Hakim tanıdığın” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Bilmiyorum niye böyle şeyleri bana soruyosun hep” “Ben öyle şeyleri kusura bakmıycan konuşacak değilim” “Anladın mı ne demek istediğimi” “YÜZ YÜZE SÖYLERSİN” dediği,

Tape No:6906 14.05.2008 tarihinde A.Ç. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “Gidecen yeri mesajlaN o elinde kağıt varya Kıbrıs a gitcen yerin” “Onu mesajla geç bana şimdi hemen acil" dediği,

Tape No:6907, 14.05.2008 tarihinde X Şahısın “mekanize piyade tümeni çamlıbel ordan dagıtım olacak galiba” şeklinde mesaj yazdığı,

Tape No:6908, 14.05.2008 tarihinde X Şahıs ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; X Şahısın “Bitane daha benim burdan Kartal dan arkadaşım var aynı yere gidiyoz onla aynı yere düşme şansımız olabilir mi" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Sen şimdi napacan ben senin ismini oraya sen gidince birilerine verilecek seni çağırıp konuşacaklar zaten seni alıp konuşacaklar seni alacaklar ordan" dediği, X Şahısın “Tamam bide benim arkadaşımda gelebilir mi aceba aynı bölüğe falan" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Nası bi adam yapısı ney kim nası biri ne demek istediğimi anlıyosun sen” “Ne demek istediğimi anlıyosun nası biri" dediği,

Tape No:6909, 15.05.2008 Adem ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “Ha tamam seni orda orda şuan zaten bizim arkadaşımız var orda” “Sen napacan senin ismin verilecek sen birinin yanına verileceksin orda rahat edeceksin" dediği,

Tape No:6910, 15.05.2008 tarihinde Adem ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “Tamam bak seni o iç güvenlik komutanlığından arıyacaklar seni ordan alacaklar” “Ya sen sen napcan Ali Ali bey orda bak Ali ÖZOĞLU tamam mı bak ismini unutma” “He şuan o Kıbrıs da Yarbayla beraber se......”, ” Sen napcan sen bırak orda bi Paşanın yanına verileceksin tamam mı üst düzeyi bi komutanın yanına verecekler" dediği,

Tape No:6912 07.06.2008 tarihinde Mustafa ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “Orda isterse ben ona dedim ya istersek bazı şeyleri kitleriz yani" dediği, Mustafa’nın “Kitlersin anasınıda kendi kontrolü altında olmuycakmı problemi yaşadım." dediği, İ. ÖZCAN’ın “O orda o orda o orda farkına varmadı en son uyandırdım ben onla Şile Jandarma komutanı falan dedi ya” “Ulan bilmiyoki bölge komutanı şimdi Alay komutanlarından bi trafiği kuruyumda bak ben adamı nası sıkarım bi görecek o" dediği, Mustafa’nın “Abey E. T. nın yeğeni bu" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Biliyorum farketmez" dediği, Mustafa’nın “E. T. da başbakanın çantacısı” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Biliyoruz biliyoruz baş farketmez bizim işimiz” “Ben biliyorum yarın bir gün buraya güzel bi ....... komutanı gelir bak işler nasıl oluyo bi gör” dediği, Mustafa’nın “Sen onu halledersin senin burdan bize bi ekmek yedirde başka bişey istemiyom" dediği, İ. ÖZCAN’ın “İşte bende onun derdindeyimde ama uçuk olmuycak işte devretsen a şimdi oturüuracağım adamların alıcılarıyla" dediği, Mustafa’nın “Hay yav şimdi benim müdürüm var hem alacaklarından bize oturüurup para kazanacağız hem onların alıp saüıklarından para kazanacağız" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Masus yapıyo bunu masus o ibne masus yapıyo onu ben şimdi sıkacam onu varya başka taraftan komple devre zorlaüıracağım bak şimdi göreceksin sen bu iş aynen öyle olacak” dediği, Mustafa’nın “Sen onu nası nası yapmak istiyosan yap kardeş sen daha iyi bilirsin o piyasayı iyi bilirsin sen" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Ya ibni bizde biliyoruz 67 lere nereye masrafın var lan senin oraya yalan söylüyosun ben bilmiyomuyum” “Önümüzdeki ay önümüzdeki ay bir kaç gün içinde İl Jandarmadayım zaten bi toplantı var ben biliyorum orda napacamı sen kafanı yorma” “Yav iyilikle söylüyoruz yapar yapmaz yapmassa yarın nerden ne olduğunuda kendi düşünsün ben o gece ordan en son aradıydımya çok gerekirse" dediği, Mustafa’nın “Sen fazla fazla kendini belli etmeden halletde" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Yo bişey olmaz farketmez ben yaptım diyim gelsin bana bana bişey yapamazlar adamın ruhunu alırım ben ruhunu bizde bişeylerin çalışmasını yapıyoz rahat ol sen" dediği,

Tape No:6913, 11.06.2008 tarihinde X Şahıs ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; X Şahsın “benim müdürüm var Moda daki mal sahibi biraz tırsaç En azından bu insanlara kaça alabiliriz ...... en azından söylemiş yani 26 milyon Euro demiş biz bunu ne şekilde pazarlıya bilirsek alıcı tamam olduktan sonra biz adamlara deriz kardeşim paraysa para kendisine verilecek bankayla ...... halinde gelsin görüşelim diyelim" dediği İ. ÖZCAN’ın “Tamam " dediği, X Şahsın “Bu vaziyet bu vaziyeüe devreye girelim başka türlü bu adamı gidelim edelim medelim çünkü büyük parsel olduğu için biliyosun Küçük MAFYA piyasada dolu ondan adam kaçıyo demekki" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Ya onlar önemli değil geç onlardan sık bi kalemde zaten çıkaracağız" dediği, X Şahsın “Ya adam ........ mal sahibi korkuyo ya herşeyden" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Ya ne alaka mal sahibi ne korkacak senin orda misafir ederiz” “Resmi bi yerde misafir ederiz onu o mafya kim ne mafyayı geçte" dediği, görülmüştür.

Tape No:6915, 17.06.2008 tarihinde Selami ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Selami’nin “JİTEM nerdesin” “He bu Belediyeden Metin filan geldide” “Bu zabıtalar diyo ki ne durumdadır yani biz" dediği, İ. ÖZCAN’ın “Şeyde dosya Bülent beyde de sen karışma" dediği,

Tape No:6916, 18.06.2008 tarihinde Hakan ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; Hakan’ın “senin o elemanların soyadı neydi ya” “Rize deki” “Şey lazım bize abi HEM MAKİNA HEMDE SİGARA” dediği, İ. ÖZCAN’ın “BENİM ÖYLE İŞLERLE İŞİM OLMAZ BENİ ÖYLE İŞLERLE TELEFONDAN ARAMA” dediği, Hakan’ın “Ha tamam abi görüşürüz” dediği,

Tape No:6917, 30.06.2008 tarihinde M.Ş. ile yaptığı telefon görüşmesinde özetle; M.Ş.’in “Abi şey diyecem ya ben Ali abiye ulaşamıyorum telefonları kapalı şeyde ofiste cevap vermiyor” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Dışarıda Maslakta şeyde olabilir Akademide olabilir belki bilmiyorum” “He oraya girdiler mi telefonları kapatırlar” dediği, M.Ş.’in “Anladım ya şimdi şöyle bir konu var ben bizim burda hani bu Büyükçekmece’de bir festival var ya” “Şimdi bizim Metin Yarbay da bunları böyle dağıtayım falan demiş ordaki bir gurup da demiş işte biz bunu dağıtalım demişler fakat daha sonra o guruptaki elemanların şey olduğunu öğrendik biz şu hani biz kaç kişiyiz com falan muhabbeti var ya o elemanlar olduğunu öğrendik Metin Yarbay dedi ki ya Maruf Başçavuş dedi böyle böyle dedi biz dedi bunları şimdi bilgi vermeden dağıtmayalım ki onlarla terstir muhtemelen dedi onu konuşacaktık yani onlara vermemizde bir mahsur olur diye düşünüyorum ama bilmiyorum” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Metin Yarbay kime vermek istiyorsa versin sorumluluk Metin Yarbayındır yani bizim için o karşıdakiler için olduğu önemli değil önemli olan biliyorsun astsubayım ... onların dağıtılması önemli olan ne kadar insana ulaşması yani” dediği, M.Ş.’in “Ya şimdi onlar hani kendi standlarına da koyacaklar ya” dediği, İ. ÖZCAN’ın “…dağıttırırız öyle yok bizim işimizi başkasının standında biz ona müsaade etmeyiz” dediği, M.Ş.’in “…Metin Yarbayda aynı o şekilde düşünüyor” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Onu işte fatura şeklinde bir şey yapacaz tamam” dediği, M.Ş.’in “Tamam abi ben şimdi beraber geldiğimiz arkadaş vardı ya yani o arkadaşa numaralarınızı verecem zaten Ali abiyle tanıştırdım konuştuk öyle yani o organizasyonu falan takip işlerini falan o yapacak yani orda” dediği, İ. ÖZCAN’ın “Tamam o astsubay demi arkadaş” dediği, M.Ş.’in “Keşfe ne zaman gelirsiniz” dediği, İ. ÖZCAN’ın “İşte sen gel buraya programı yapalım tarihini belirleyelim ondan sonra Kışlaya gideriz” dediği,

d-Örgütsel İrtibatlar

değiştir

Tape No:3420, 28.11.2007 tarihinde Raif GÖRÜM ile görüşmesinde özetle; İ. ÖZCAN’ın “…sıkıntılı işler o işler ve doğru işler değil yani” dediği, R. GÖRÜM’ün “Gel abi düzeltelim her şeyi birlikte biz yapalım ya siktiret onu yani biliyor musun yani onu iptal edip kovarız ya mahveüi a… koydu hepsinin abi ya” dediği, İ. ÖZCAN’ ın “O B.O.var ya B. O. dediği, R. GÖRÜM’ün “Onun a… koydu biliyor musun” dediği, İ. ÖZCAN’ın “O evet B. O.’ı onun a… koyduğumun o i.. var ya o i…” “A… koyduğumun çocuğunun Müslüman bile değil biliyor musun Raif” “Diş geçiremediği bir tek bendim onun” dediği, R.GÖRÜM’ ün “…abi sana yanlış yaptı biliyonmu ya yüz sefer konuştuk bunu yani anladın mı” dediği,

Tape No:3421, 28.11.2007 tarihinde Raif GÖRÜM ile görüşmesinde özetle; İ.ÖZCAN’ ın “…bunu oturuz sonra yüz yüze konuşuruz bazı şeyleri ben sana bazı şeyler anlatacam” “Telefonda olmaz telefonda olmaz” dediği, R.GÖRÜM’ün “Devam etcek miyiz abi” dediği, İ.ÖZCAN’ın “Ben sana söyliyecem ne olacağını da söyliyecem iş finalini de söyliyecem” “Ben sana o zaman karar bak o zaman bir karar verdik zaten yürüyoruz” “Onlar yokken biz yürüyorduk yine de devam edeceğiz çünkü bizim millet içimizi herkes biliyor” “Devleüe biliyor bunu hiç aklından çıkarma Devleüe bizim ne yaptığımızı biliyor bir çok insanda biliyor anladın mı” dediği, R.GÖRÜM’ ün “Tamam İbrahim abi o zaman biz doğru yoldayız tamam bizim öbür tarafta hiç alakamız yok gel bir tane toplanacağımız yer kuralım buralarda bir yerde tamam mı abi, Okey” dediği,

Tape No:6794, 05.01.2008 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU ile M. K.’nın yaptıkları telefon görüşmesinde özetle; Durmuş Ali'nin “Geldi mi malzemeler" dediği, M. K.’nın “Onlar geldi birazdan gidip alacam” “Valla çok şükür bu biz İbrahimle konuştuk da bizim Urfa Kızılay için” “Şimdi bizim orda arkadaşımız var ... güvendiğimiz kendisi avukaüır,Üniversite mezunu kendisi" dediği, Durmuş Ali'nin “Avukat kendisi demi" dediği, M. K.’nın “Yok avukat değil avukat kardeşi Osmandır ... inşaat teknikeri” “Evet tamam burda bizim Kızılayın olması büyük avantajdır bizim içinkendisi şartlar uyuyo şey olarak" dediği, Durmuş Ali'nin “Ya orda yok yani demi" dediği, M. K.’nın “Tabi tabi elimiz orda güçlenir yani” “Ha bide kitapları şeye götürecem bizim genel sekretere" dediği, Durmuş Ali'nin “Nerenin genel sekreteri bu” “Ha Vali muvani" dediği, “Ha Adanalı sağlam" dediği,

Tape No: 6795, 08.01.2008 tarihinde Durmuş Ali ÖZOĞLU ile M. K.’nın yaptıkları telefon görüşmesinde özetle; M. K.’nın “He ben aradım sonra İbrahimle görüştüm sana ulaşamayınca çok aradım bugün giüim” “Müdüre giüik, Binbaşıyla beraber” “Gitdık çok sevindi Emniyet Müdürüne giüim” “Onlarada selamlarını ileüim kendisi baya bir ilgilendi" dediği, Durmuş Ali'nin “Şeyle görüştün mü Vali yardımcısıyla" dediği, M. K.’nın “Yanımızda bir ... 1-2 Hakim felan Başsavcı var duruma göre, Başsavcıya onlara gideceğim" dediği, Durmuş Ali'nin “Tamam nasıl ilgilendiler demi şeyler arkadaşları" dediği, M. K.’nın “Bunun yazarları asker dedi, Evet dedim asker polistir ne fark eder" dediği, Durmuş Ali'nin “Kızılayla ilgili haber verecekler Memet bana” “İyi diyosun maddi olarak" dediği, M. K.’nın “Tabi tabi maddi olarak iyi, ... kardeş gibiyiz yani" dediği, Durmuş Ali'nin “Kasinlikle abicim o Binbaşıyla mı giüiniz siz" dediği, M. K.’nın “Tabi biz barabar giüik, Binbaşı resmi geldi yani bilinçli olarak" dediği, Durmuş Ali'nin “Çok güzel çok iyi yapmışsınız ya, çok iyi yapmışsınız şeyi de ben yarin arayacam Vali yardımcısını" dediği,

t

Şüpheli Raif GÖRÜM’ün emniyet ifadesinde; 28.11.2007 tarihinde İbrahim ÖZCAN ismine kayıtlı X şahıs ile yaptığı görüşmedeki, İbrahim ÖZCAN’IN kim olduğu, şahısla olan bağlantısını anlatarak görüşmede geçen konularla ilgili detaylı bilgi vermesi istendiğinde; amcası Hüseyin GÖRÜM'ün FOX Tv'de çıktığı programdan sonra Kuvayı Milliye üzerindeki olumsuz etki ve toplumun görüşü hakkında konuştuklarını, tekrar toparlamak ve bu olumsuzlukları giderebilmek, Kuvayı Milliye gerçeğini çevrelerine anlatabilmek için ne yapmaları gerektiğini, bir araya gelerek bu konuları konuşmak için sohbet ettiklerini, çevrelerinden bu programla ilgili olumsuz telefon aldıklarını, İbrahim ÖZCAN’ı amcası Hüseyin GÖRÜM'ün arkadaşı olduğundan dolayı tanıdığını, KENDİSİNİ ASKERİYEYE BAĞLI İSTİHBARAT ELEMANI OLARAK TANIDIĞINI beyan etmiştir.

Şüpheli Mehmet Fikri KARADAĞ’ın emniyet ifadesinde; Hüseyin GÖRÜM’ü, hatırladığı kadarı ile 2005 yılı içerisinde Muzaffer TEKİN’in daveti üzerine gittiği Kadıköy Fenerbahçe’de bulunan Tesadüf Kafede tanıdığını, Muzaffer’in yanına gittiğinde Kelebek İbrahim ve Hüseyin GÖRÜM’ün de bulunduğunu, arkadaş çevresinin kendisine çocukluğundan beri İmam Hüseyin olarak hitap ettiğini söylediğini, kendisini öyle tanıttığını, ayrıca kendisini Kuvayı Milliyeci ve bu davaya kendisini adamış bir vatansever olarak anlattığını, vatansever insanları sevdiği için takdir ettiğini ve lanse ettiği şekilde kabul ettiğini, kendisi ile görüşmek için telefon açtığını ancak buluşup görüşemediklerini, daha sonra Hüseyin GÖRÜM’ün Vatansever Kuvvetler Güç Birliği’nin kurucusu Taner ÜNAL’la görüştüğünü, hatta Taner ÜNAL’ın yayınladığı Türkeli dergisinde İstanbul Kuvayı Milliyede bize katıldı diye haber yayınladığını, bu yazıda Hüseyin GÖRÜM’ün İstanbul Kuvayı Milliye sorumlusu diye lanse edilmiş olduğunu öğrendiğini, kendisinin haftada veya onbeş günde bir Muzaffer TEKİN’in bürosuna giderek sohbet ettiğini, yine böyle bir günde Hüseyin GÖRÜM ve İbrahim ÖZCAN’ın VKGB broşürlerini getirdiklerini gördüğünü, bu görüşmede broşürleri ve dergiyi göstererek VKGB hakkında bilgi verdiklerini, bu esnada yanında Muzaffer’in de bulunduğunu, o günlerde VKGB başkanı olarak bilinen Taner ÜNAL’ın İstanbul’a geldiğinde konferansına davet edildiğini, kendisinin de bu konferansa gittiğini, orada Taner ÜNAL ile tanıştıklarını, o gün içerisinde kendisini Ankara’daki yapılacak genel kurula davet ettiğini, kendisinin de davet eüiği tarihte giderek genel kurula katıldığını, genel kurula Hüseyin GÖRÜM ve İbrahim ÖZCAN’ın da geldiğini, ancak nasıl geldiklerini bilmediğini,orada Taner ÜNAL’ın genel başkan seçildiğini, kendisinin de teşkilattan sorumlu başkan yardımcısı olarak isminin yazıldığını, 7-10 gün sonra tekrar bir toplantı için Ankara’ya gittiğinde genel kurula katılan bazı şahısların kendisine Taner ÜNAL’ın aynı evi birkaç kişiye sattığını söyleyerek noter belgelerini gösterdiklerini, Taner ÜNAL’ın daha önceki görüşmelerinde kendisine teröristler tarafından vurulduğunu bunun için ayaklarının kısaldığını söylemiş olduğunu,ancak şahsın dolandırdığı insanlar tarafından vurulduğunu öğrendiğini,öğrendiği bilgiler üzerine VKGB ile ilişkisini kestiğini ve bir daha toplantılarına katılmadığını, Taner ÜNAL’ın ikinci toplantıya Hüseyin GÖRÜM ve İbrahim ÖZCAN ile birlikte bazı şahısları çağırmadığını,şahısların da bu nedenle Taner ÜNAL’a kızdıklarını öğrendiğini, İstanbul’a döndükten sonra birkaç ay kadar hiç kimseyle görüşmek istemediğini,ancak şahısların bir ara at yarışları dalında Kuvayı Milliye kupası adı ile turnuva düzenlediklerini duyduğunu ve şahısları yaptıkları etkinlik için tebrik ettiğini, Ayvalık’tan İstanbul’a geldikten sonra şahıslarla görüşmeye başladığını,yaşanan bu olaylardan sonra İbrahim ÖZCAN ve Hüseyin GÖRÜM’le birlikte Kuvayı Milliye Derneğini kurmaya karar verdiklerini ve gerekli çalışmalara başladıklarını,

Kuvayı Milliye Derneğini 11 Kasım 2005 tarihinde İl Dernekler Müdürlüğüne müracaat edip alındı belgesinin alınmasıyla kurmuş olduklarını, kendisinin VKGB’den ayrıldıktan sonra uzun bir süre herhangi bir girişimde bulunmadığını,yukarıda da beyan ettiği üzere Hüseyin GÖRÜM ve İbrahim ÖZCAN ile birlikte çekirdek kadro ve düşünceyi oluşturduklarını, tam bağımsız ve bağlantısız Kuvayı Milliyeadında bir dernek kurmayı planladıklarını, kendisinin Binvar KURBANOĞLU, Türkan GÖRÜM, Sezin ALPER, Nevzat ÇETİN, Savaşan TOSUN ve Mehmet BEŞLİOĞLU isimli şahıslarla kurucular kurulunu oluşturup derneği kurduklarını, Hüseyin GÖRÜM ve İbrahim ÖZCAN sabıkalı olduklarından dolayı kurucular kurulunda yer almayı uygun bulmadıklarını, hatırladığı kadarıyla kendisi ayrılmadan önce üye kayıt defterindeki üye sayısının 280 civarında olduğunu, şu an net üye sayısının kaç olduğunu bilmediğini, üyelerin görev ve sorumluluklarının dernek tüzüğünde yazdığını beyan etmiştir.

Şüpheli Hatice BAHTİYAR’ın savcılık ifadesinde; İbrahim ÖZCANIN Kuvayı Milliye derneğinde gayrı resmi yöneticisi olduğunu beyan etmiştir.

Şüpheli ihsan göktaş kullandığı isaakhimmelstein@hotmail.com ismi ile irfanyildiz1964@hotmail.com ismini kullanan İrfan YILDIZ isimli kişi ile yaptığı 16.12.2007 tarihli görüşmede; ihsan, “abi burda İbrahim demirhan/kan diye birisi geldi!!,arabasında silah bulunmuş gazeteye cıkmış ve bir kerede ayağından vurulu KM ye gelmiş”, “şimdi Hüseyin ile yukarda kulis yapıyorlar, kısa boylu evet ve agresif birisi, bilgi varmı?, 2kişi geldiler..”, “bilgi varmı abi”, İrfan’ın evet hüseyinin yanında idi daha önce ve kavgalı ayrıldı”,İhsan: “burada bu ölüm kalım olayı, ve mevzubahis Kuvvayı Milliye dir...,anladım,anları bana karşı kurma ihtimali ne kadar? , İBRAHİM neci, neyapar ”, İrfan: “bir yazar var Ali ÖZOĞLU diye onunla beraber hareket eder bu İBRAHİM. geçinmesi zor biridir”, İhsan: “durşu?MHP mi?,nerden kilitleye bilirim yani”,İrfan’ın “orayı ele geçirmeye çalışacaklardır.,sol”, “şimdi Ali ÖZOĞLU ile beraber. bu Ali yazar. orada kitapları vardır, ben uzun zamandır görmüyorum, valla İçerenköyde takılıyordu ama takip etmedim”, İhsan: “Devlet de görevi varmı!!,polis, asker, vesaire...,diğer kanaldan haber verdim ben,duruma göre ekip hazırlandı”, “ipini çekeceğin burda mesihin az kaldı.”., İrfan: “İbrahim oralarda mı”,İhsan: “ yok kayboldu, bir daha gelmedi”, İrfan: “o fazla gözükmez oralarda. Aralarında ne problem var bilmiyorum. ama bir değişiklik olursa çıkar herhalde piyasaya”, İhsan: “bana onun adresini versene abi .”, İrfan: “içerenköyde yeşil kunduranın arkasında öğretmen evi nin oralarda biryerde ama adresini bilmiyorum samimi değilim onla haüa kapıştık”,İhsan: “ANLADIM ABİ O ULUSAL KANALDAKİ PERİNCEK İLE ORTAMI VAR MI”, İrfan’ın “VAR”,İhsan: “Ne derece,Perincek İhsan’ı iyi bilir”,İrfan: “Ama çok bilmiş birisi. kendini beğenmiş.,PERİNÇEK’ LE BU YAZAR ALİ ÖZOĞLU VASITASI İLE BAĞLANTISI VAR SANIRIM, belki direkt olabilir, orada o yazarın kitabı vardır adı ŞİFRE ÇÖZÜLDÜ olması lazım”,İhsan: “Perincek’in cebi cebimde..abi..,onun la bağlantısı varsa bu Perincek’ i bağlar” dediği anlaşılmıştır.

Şüpheli Neriman AYDIN’dan el konulan 7 numaralı CD içersindeki bel1.doc isimli word belgesi içeriğinde; 7 ocak 2006 yer İlk San öğretmen evi tesisleri, Ankara Kalesi Altı Ulus.. başlığı altında; “6 ocak 2006 gecesinden misafirimiz olan Ali Özoğlu ve Hatice Bahtiyar ile birlikte baba evimizde Çankaya ‘da kahvaltı sohbetinden sonra malum mekana intikal ettik, İbrahim Beyle kahve içtik, sohbet ettik . ilk 5-10 dakika sükunetini muhafazadan sonra Vatansever Güçler Birliğinin tüzüğünü hazırladığından ve memleketimize dair bir takım endişelerden bahsetti İbrahim Bey.

Ali Özoğlu Beyle tanışmasını istediğim Hakan E. kardeşimiz de bu sohbete katıldı. Bir saate yakın bir zaman sonra sohbet esnasında aslında İbrahim Bey(ÖZCAN) ilginç ifadelerde bulundu………….. şeklinde ifadelerin bulunduğu,

Şüpheli İbrahim ÖZCAN’a ait 0505 658 86 53 nolu telefonu sim kartı üzerinde yapılan incelemesinde;

Mesaj 4 :sevgılı ve kıymetlı kardesımız. t ünal ıle yasal z planı tamam. sevgıler ve saygılar. h bozkurt.

Mesaj 6 :ız ayyıldızlar dertlerle hedefe varanlardanız. hedef tertemız geçmısı olan bır genel baskanla vkgb harekâtıdır. bu hedefe ulasmak bızlere farz oldu. hb.

Mesaj 7 :t ünal olayına ankara valısı el koydu. elınde bulunan belgelerle bendekılerı bırlestırnek ve hepsını valıye ıntıkal eüırnek ıstıyorum. sevgı ve saygılar. hb.

Mesaj 10 :taner ünalın durumu genelkurmay ıstıhbarat daıresı baskanına ve emnıyet genel müdürüne belgelerle ıletıldı. sevg ve saygılar. h bozkurt yazdığı,

Şüpheli İbrahim ÖCZAN’ ın telefon irtibatlarının tespit edilmesiyle ilgili yapılan çalışmalar sonucunda;

1 Durmuş Ali ÖZOĞLU 638

2 Hatice BAHTİYAR 504

3 Hüseyin GÖRÜM 634

4 Kuddusi OKKIR 54

5 Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK- 30

6 Mehmet Fikri KARADAĞ 109

7 Muzaffer TEKİN 44

8 Raif GÖRÜM 11

9 Rasim GÖRÜM 8 kez görüştüğü tespit edilmiştir.

e-Delillerin Ve Hukuki Durumunun Değerlendirilmesi

değiştir

Şüpheli İbrahim Özcan’ın Ergenekon Terör Örgütünün kendisine bağlı “Sivil Unsurların” kurulması ve örgütlenmesi amacı ile hazırladığı “Lobi” adı verilen gizli-örgütsel çalışması uyarınca kurulan Ergenekon Terör Örgütüne bağlı “Lobi Yapılanmasının” kararı ve bu yapılanmanın Sivil Toplum Kuruluşları alanındaki faaliyet şekil ve esaslarını belirlemek için hazırladığı “Dinamik” adı verilen örgüt dokümanında gösterilen “Kuvayı Milliye Cephesi gibi Milli Mücadele yıllarında kurulan örgütlerin günümüzde yeniden kurulması ve faaliyete geçirilmesi uygun görülmüştür” hedefinin uygulamaya konulması amacı ile kurulan Kuvayı MilliyeDerneğinin kurulmasında etkin rol oynadığı, Ergenekon Terör Örgütünün amaçları doğrultusunda yönetilmesine yardımcı olması için teşkilattan sorumlu başkan yardımcısı olarak görevlendirildiği, bu görevi kapsamında da örgüte eleman kazandırdığı, örgüte kazandırdığı elemanların profillerinden de yararlanıp mafya tarzı faaliyetlerde bulunarak örgüte gelir temin ettiği, yine örgüte kazandırdığı elemanlar aracılığı ile örgüt amaçları doğrultusunda istihbarat topladığı, legal faaliyetleri çerçevesinde sivil demokratik tepki görüntüsü ve kamuoyu oluşturmak amacı ile yönetim aleyhine olan sivil toplum hareketlerini organize ettiği veya içerisinde yer aldığı iddiası ile itham edilmektedir.

Yukarıda geniş olarak özetlenen telefon görüşmelerinden de, şüphelinin Ergenekon Terör Örgütünün Kuvayı Milliye Derneğindeki yapılanması hiyerarşisi içerisinde bulunduğu ve doğrudan Mehmet Fikri KARADAĞ’a bağlı olarak faaliyet gösterdiği, bizzat veya örgüt hiyerarşisi içerisinde kendisine bağlı olan örgüt üyeleri Durmuş Ali Özoğlu Urfa da Mehmet Diyarbakır’da Şahin… Kastamonu da Yaşar ve Hatice BAHTİYAR ile örgüte adam kazandırma, örgüte gelir temin etme adına tahsilât, askeri ihaleleri takip ve örgüte gelir temini. Usulsüz ihaleleri örgüt üyelerine kazandırma, teşkilatlanma ve karargâh kurma, askeriye ve bürokrasi içerisinde yapılanma. Örgütün düzenlediği mitinglerde afiş ve pankart hazırlanması ve hazırlıklarını organize etme, kamu kurum kuruluşları ile irtibatı sağlama ve istihbarat toplama faaliyetleri yürüttüğü anlaşılmaktadır

Her ne kadar İbrahim ÖZCAN kollukta vermiş olduğu ifadesinde resmi veya gayrı resmi olarak dernekte herhangi bir vazifesinin olmadığını beyan etse de, dernekte gönüllü olarak çalışmaya başladığını ancak daha sonra çıkan anlaşmazlık sonucu dernekten ayrıldığını belirterek üstü kapalı olarak dernek üyeliğini itiraf etmiştir Kuvayı Milliye Derneği kurucusu ve başkanı Mehmet Fikri Karadağ’ın 25.1.2008 tarihli kollukta alınan ifadesinde derneğin kuruluşunda çekirdek kadro olarak İbrahim ve Hüseyin birlikte kurmaya karar verdiklerini ve kuruluşunda İbrahim Özcan’ın da kurucu olarak alacakları ancak sabıkalı olduğundan dolayı alamadıklarını belirtmiştir. Şüpheli bu konuda kollukta vermiş olduğu 3.7.2008 tarihli ifadesinde kendisinin derneği kurmak için Fikri KARADAĞ tarafından davet edildiğini kabul etmiştir. Ayrıca evinde yapılan aramalarda Kuvayı Milliye flaması, ev ve işyerinde yapılan aramalarda bulunan CD ‘lerde ve Ergenekon Silahlı Terör Örgütüşüphelileri M. Fikri KARADAĞ, Hüseyin GÖRÜM, Oktay YILDIRIM , Muzaffer TEKİN ile çekilmiş birçok fotoğraf ele geçmiştir. Şüpheli dernekten ayrıldığını ifade etse de Raif GÖRÜM’ ün emniyetteki ifadesinde ve İbrahim ile yapmış oldukları telefon görüşmelerinden tutuklanma tarihine kadar dernekle olan ilgisini kesmediği ve bozulan itibarını kurtarmaya çalıştığı, şüpheli Hatice BAHTİYAR’ ın savcılık aşamasındaki ifadesinde İbrahim ÖZCAN Kuvayı Milliye Derneğinde gayrı resmi yönetici olduğunu belirtmesi karşısında İbrahim ÖZCAN’ ın Fikri KARADAĞ ile bağlantılı olarak çalıştığı anlaşılmaktadır.

Durmuş Ali ÖZOĞLU ile yapmış olduğu telefon görüşmesinde Fikri KARADAĞ’ ı yasadışı sivil yapılanmanın başı olarak kabul ettiği ve ona bağlı olarak çalışmaya devam ettikleri (tape 6883), eleman kazanmak amacıyla Fikri KARADAĞIN yanına eleman götürdükleri ve M. Fikri KARADAĞ’IN yakalandığı esnada panik içinde kendisini arayan örgüt elemanlarının Ergenekon Silahlı Terör Örgütüsoruşturmasının kendilerine de ulaşacağının endişesiyle kendisin aramaları esnasında yakalananların aslında yanlış yapanlar olduğu, yanlış yapanların cezalarını çekeceklerini belirterek onları teselli ettiği, kopmaların önüne geçmeye çalıştığı bu arada kendilerinin asıl devlet veya derin devlet oldukları ve kendilerine bir şey olmayacağı inancını yaymaya çalıştığı, kazandıkları tabanı kaybetmek istemedikleri anlaşılmaktadır.

Yukarda geniş özetinin verildiği 6876, 6875, 6879,6794,6795 ve 6897 nolu telefon tapelerinde Urfa’daki temsilcileri olan Mehmet’e gönderilen afiş kitap ve dokümanları adliye emniyet ve jandarmaya tanıdıkları hakim ve savcılara iletilmesi ve emanetlerin örgüt adına dağıtıldığının vurgulanması istenmektedir. Urfa’ya tayin edilen örgüt elemanı ile ilgilenilmesi talimatı verilmekte ve takibi yapılmakta ve bu kişiye 24 saat telefonun açık olduğu ve gerektiğinde temsilcisi Mehmet’le de irtibat kurarak her türlü ihtiyacının karşılanacağı garantisi verilmekte, Murat’ta başına silahla yaralanma ilgi bir olay geldiğinde emniyet içerisindeki bağlantılarına ulaşılmasını ve kendisinin de aynı takımın içinde olduğunu bildirilmesini istemektedir ki bu durum da bürokrasi içerisinde yapılanma faaliyetlerini kanıtlamaktadır. 6879 nolu telefon tapesinde Mehmet ve Murat’ın kendi takımından olduğunu belirterek kendi hiyerarşisi içerisinde hareket ettiği anlaşılmaktadır. Ayrıca elemanlarına oradaki askeri kişilerle tanıştırılmasına özel önem verilmekte ve Toplumsal Dönüşüm internet sitesini takip etmesi tavsiye edilmektedir.

Tape no 6877 nolu tele1efon görüşmesinde Kastamonu’daki kişi ile görüşmesinde şüpheli örgütün faaliyetleri nedeniyle özellikle sıkıntılı olduğu için güneydoğu bölgesini dolaştığı ancak baharda Kastamonu’ya gelerek buralara karargâh kuracaklarını ve her yerde kurduklarını ifade etmektedir. Hatta Yaşar’ın gizli görüşmeler yapabilmeleri için yer aradığı, buraya geldiğinde de adliye emniyet ve jandarma ve kamu kurum ve kuruluşlarını dolaşacaklarını belirtmektedir. Bu bağlamda şüphelinin örgüt içinde kendi bölgesinde özellikle güneydoğuda teşkilatlanarak bu konuda da özellikle gizli yerleri tercih ettikleri ve gittikleri her yerde kamu kurum ve kuruluşlarını ziyaret ettikleri, devlet ve bürokrasi içerisinde teşkilatlandıkları anlaşılmaktadır. Ayrıca şüpheli İbrahim Özcan’‘nın kendi bölgesinde afiş dağıtılacağı zaman kendisine 14 ilin bağlı bulunduğu Erzurum’daki örgüt üyesini göndermektedir. ( tape 6795, 6802, 6868)

ERGENEKON terör örgütünün yapılanması içerisinde askeri yapılanmanın çok önemli bir yeri olduğu anlaşılmaktadır. Bu örgütün üst yöneticileri içinde asker kökenli kişilerin bulunduğu ve bu kişilerin ellerindeki imkân ve yetkilerini örgütün amaç ve hedefleri doğrultusunda kullandıkları anlaşılmaktadır. İbrahim ÖZCAN sabıkalı, geliri ve işi hatta sabit ikametgahı olmamasına rağmen TSK mensupları ile yakın ilişki içerisinde olduğu, bu ilişkiler sayesinde bir çok kişinin askerlikle ilgili problemlerini çözdükleri ve istedikleri yerlerde askerlik yapmalarını sağladıkları ayrıca bu ilişkileri örgütün farklı amaç hedefleri için kullandıkları görülmüştür. ( tape 6906,6908, 6909, 6910).bundan başka bir rap sanatçısın bakaya suçundan dolayı ülke içine girmesi esnasında tutuklanmaması için nüfuzlarını kullanarak bu problemlerini çözdükleri anlaşılmaktadır.(tape, 6856, 68649 Bundan başka bu ilişkileri kullanarak askeri ihaleleri takip ederek hem kendisine hem de örgüte gelir temin ettiği( tape 6880, 6886, 6902)) hatta bu nüfuzunu baskı aracı olarak da kullandığı görülmektedir( tape 6889). Nüfuzunu kullanarak askeri bölgede hafriyat döküm sahası olarak kullanmak için Ankara gittiğini ve bu işi komutanlarla görüşerek tepeden inme şeklinde halledeceğini daha sonra çıkacak problemleri de jandarma bölge komutanlığındaki nüfuzunu kullanarak halledeceğini belirtmektedir(tape 6889). Şüpheli İbrahim Özcan‘ın birçok asker kişi ile irtibat içerisinde olduğu ve kendi sorumluluk bölgesinde hem teşkilatlanmak amacıyla yapmış olduğu gezilerde jandarma, emniyet, adliye ve kamu kurum ve kuruluşlarını sürekli olarak ziyaret ettikleri ve temsilcileri sayesinde buraları hediyeler gönderilerek bürokrasi içerisinde yapılandıkları anlaşılmaktadır(tape, 6876, 6878, 6879, 6794, 6795 ). Hatta örgüt elemanlarının yanında başkaları nazarında itibarını ve etkinliğini artırmak ve örgüt amaçları doğrultusunda kullanmak amacıyla o kişiler askeri kişilerle birlikte ziyaret edilerek ve yanında general rütbesindeki kişiler aranarak çevresine askeriye içerisinde ne kadar güç sahibi olduklarını bu suretle kendilerini askeri bünye içerisinde imiş gibi göstererek taban kazanmaya ve örgütün hakim konumunda olduğunu göstermek için TSK ‘nın bu işin içinde olduğunu vurgulamaktadır. ( tape 6878 ). Başka bir zaman da ise o ile yeni gelen örgüt elemanları yine örgüt mensubu subaylarla özellikle resmi kıyafetlerle ziyarete gidilerek eleman kazanmaya çalıştıkları görülmektedir. (tape 6794. 6795 )

Şüpheli özellikle kendi bölgesinde teşkilatlanma bağlamında Erzurum Kızılay şubesin kendi elemanlarının tayini için çalışmakta ve kondu çalışmalar yapmaktadırlar. (tape 6794, 6802) Şüpheli telefondaki görüşmelerinde kendisini kimi zaman devlet olarak kimi zamanda jitem olarak tanıtmakta ve kendisine de zaman zaman jitem olarak hitap edilmektedir.

Şüpheli İbrahim ÖZCAN’ın Kadıköy ilçesi İçerenköy Mahallesi. Güneş Sok. Sarıoğlu Kardeşler Apt. No.4 D.2 sayılı adresinde yapılan aramalarda :

Toplam 5 sayfada birçok isim hakkında istihbarı not içeren numaralandırılmış dokümanlar.

Toplam 3 Sayfadan oluşan numaralandırılmış TÜRKİYEYİ YÖNETENLERİN ETNİK KÖKENLERİ başlıklı yazının bulunduğu doküman

11 sayfadan oluşan ajanda sayfasına yazılı not defterinde;”… bir ara Türkiye’nin sanki tüm bilgileri bizde toplanıyordu, bu bilgilerimizi paylaşmak istediğimiz büyüklerimiz bizlerden uzaklaşmaya başladı…”, “…: Bize sizleri destek veriyoruz diye gelen kişiler dr. Askr, prof. – polis- işçi-mühendis-öğrenci-esnaf ve bazı kamu yöneticileri bütün çarpık ve yozlaşmış ilişkileri bizlerle belgeli olarak paylaşıyorlardı…” bilgi notu,

İşyerinde bulunan çanta içerisinde kapak kısmında Hukukun Üstünlüğü Platformu yazan 1 adet küçük yeşil kapaklı ajanda içerisindeki istihbari not .

24.1.08, tarihli 6887 nolu, İbrahim Özcan – x şahısla yapmış olduğu telefon görüşmesinde özetle;

İbrahim’in “Karşıdasın bir not alma imkânın var mı? “botaş nehir tekstil Çerkezköy senin bölgen”, ” Botaş Nehir tekstil kimdir nedir ne değildir” , ” Sahibi konumu kimdir nedir nasıl bir adamdır” , “… biraz daha ince detaylı bir iki konu varda”, ”: Şişman bir adam Muzaffer KILAVUZ tamam seninle konuşacaz o zaman iyi bir fizibilite seninle bazı şeyleri konuşucam” şeklinde ismi bilinmeyen şahsa kendi bölgesinde bulunan bir kişi ve şirketle ilgili olarak araştırma yapması talimatı vermektedir. Bu konuşmadan da örgüt içinde istihbarı dinlemelerle alakalı olarak bölgesel olarak yapılandıkları görülmektedir.

3.1.2008 tarihinde, 6878 nolu İbrahim Özcan – Mehmet Kalın ile yapılan telefon görüşmesinde; İbrahim telefonda “: Mehmet ne var ne oldu ya Diyarbakır da bu nedir yav “ , “ Şeyi bir arasana bi Şahini ben arıyorum telefonları şey etmiyor”, dediği tespit edilmiştir. Tüm bu bilgilerin birlikte değerliğinde İbrahim Özcan’ın örgüt amaçları doğrultusunda istihbarat toplayıp kişilerin siyasî, felsefî veya dinî görüşlerine, ırkî kökenlerine ve benzeri özelliklerine ilişkin bilgileri hukuka aykırı olarak kişisel veri olarak kaydettiği anlaşılmaktadır. Kendisi bu konuda emniyette verdiği ifadede kendisine gelen istihbarat bilgilerini kendi uygun gördüklerini ilgili kuruluşlarla paylaştıklarını belirtmektedir. Nitekim Taner Ünal ile elde edilen bilgilerin Hüseyin BOZKIR vasıtasıyla Valiliğe verildiği telefonuna gönderilmiş mesajlardan anlaşılmaktadır.

Örgüt kendi amaçları ve görüşlerine uymayan Devlet adına yapılan tüm icraatları ihanet olarak algılamakta ve suçlamaktadırlar. Bu amaçla örgüt üye ve dernekleri kamuoyu oluşturup Ergenekon Silahlı Terör Örgütüamaçları doğrultusunda toplu eylem ve gösteriler yaptıkları ve ülke içerisinde kargaşa ortamı yaratıp halkta panik ve kutuplaşmaya yol açacak eylemleri yapmayı benimsedikleri ve bilfiil organize ettikleri anlaşılmaktadır. Şüpheli İbrahim ÖZCAN kendisine bağlı olarak çalışan ve Durmuş Ali ÖZOĞLU’nun başında bulunduğu Toplumsal Dönüşüm Yayınevinde bu tür mitinglerde kullanmak üzere afiş, bayrak, poster ve pankartlar hazırladıkları, bu pankartların hazırlanmasında mali destek sağladıkları, kullandıkları, bu toplu gösterileri organize ettikleri, bu hadiseleri telefonda şifreli şekilde konuştukları ve bu pankart ve afişler mitinglerde kullandıkları anlaşılmaktadır( tape 6885, 6904 ve 6882). Bu afişleri 1000 kadar bastırarak yurt çapına dağıttıkları , emniyet görevlileri başsavcı, hakim ve jandarmayı da bu afişleri asılması aşamasında yardım için çağırdıkları anlaşılmaktadır. (tape 6868,6795, 6802)

Şüpheli İbrahim ÖZCAN ile bağlantılı olarak çalışan D. Ali ÖZOĞLU ile yapmış olduğu telefon görüşmesinde örgüt içindeki ikili uygulamaların ve döneklerin bulunduğundan yakınarak çürük elmaların temizlenmesi gerektiği bu konuda yıldız sahibi üst düzey askeri kişilerin öldürülmesi gerektiği, bu eylemlerin bir kısım kişileri uyandıracağı ve yazı ve konuşma zamanının geçtiğini ve artık eylem zamanının geldiğini belirterek bu işi Alinin yapması için talimat vermektedir. D. Ali ÖZOĞLU telefonların dinlenme ihtimalinin de verdiği rahatsızlık ile bu konunun kendisinin işi olmadığını, bu işin başka bir birimin işi olduğunu belirterek bu öldürme işine karşı çıkması üzerine örgüt dışındakileri nasıl uygulama yapılıyorsa örgüt üyelerine de aynı uygulama yapılması ve bu konunun ülke problemi olduğundan dolayı dışarıdaki kimselere nasıl işlem yapıldıysa örgüt içindeki kimselerde aynı uygulamanın yapılması gerektiği belirtilmektedir (tape 6881). Böylece darbe zemini hazırlanması için birilerinin uyanması amacıyla üst düzey subayların dahi öldürülmesinden kaçınmayacak kadar gözlerini kararttıkları anlaşılmaktadır. İbrahim ÖZCAN örgütün gidişatından memnun olmadığından dolayı eski elemanlarla toplantı yaparak işe el koyduğu anlaşılmaktadır. (tape 6891)

Ergenekon Silahlı Terör Örgütükapsamında yapılan soruşturmalarda M. Fikri KARADAĞ ve ekibinin tutuklanma kararlarından sonra örgüt içinde yeni kararlar alındığı artık eylem zamanı geldiği ve bunları uygulamaya koyacakları anlaşılmaktadır.( tape 6898 )

Bunlardan başka İbrahim ÖZCAN’ın yasadışı arsa alım satımı yaptığı ( tape 6903 )ve konuda resmi kurumları kullandıkları, bunları yaparken de diğer mafya gruplarını küçük mafya olarak nitelendirdikleri ve çekinmedikleri, yasa dışı tahsilât yapmaları için bağlantılı elemanlarına talimat verdiği ( tape 6900), örgüt elemanları kendisinden açıkça silah ve sigara istedikleri ve bu konularda da kaçakçılık yaparak örgüte gelir temin ettiği anlaşılmaktadır. ( tape 6906) Ayrıca telefon görüşmelerden silahlı eğitim için dağa çıktıkları bu konuda eğitim aldıkları anlaşılmaktadır.(tape , 6833)

Ergenekon Terör Örgütünün kendisine bağlı “Sivil Unsurların” kurulması ve örgütlenmesi amacı ile hazırladığı “Lobi” adı verilen gizli-örgütsel çalışmasının “Yöntem” alt başlığında yazılı “Lobinin tüm çalışma ve faaliyetlerinde gizlilik prensiplerine sadık kalınmalıdır” prensibine uygun olarak faaliyetlerini gizli yürüttüğü anlaşılmaktadır.

Şüpheli telefon görüşmelerinde gizlilik ve şifreli konuşmaları dikkat ettikleri örgütle ilgili önemli konuları karşılıklı görüşmeleri gerektiği ihtar edildiği açıktan yapılan görüşmeler konusunda rahatsızlığını belirttiği bu bağlamda da şüpheli önemli örgütsel görüşmelerini telefondan yapmayıp muhataplarını bu konuda uyararak, örgütün faaliyetlerindeki gizlilik prensibine uyduğu anlaşılmaktadır.(tape:6877,6881,6880,6881,6904,6886,6889, 6896,6899,6905, 6906 ve 6880 )

Yukarıda açıklanan nedenlerle;


Şüpheli İbrahim Özcan’ın üzerine atılı ERGENEKON Terör Örgütünün ara yöneticisi olmak suçundan eylemine uyan TCK’nun 314/1,

Cebir Ve Şiddet Kullanarak TBMM’ ni Ortadan Kaldırmaya, Kısmen Veya Tamamen Görevlerini Yapmasını Engellemeye Teşebbüs suçundan eylemine uyan TCK’nun 311/1,

Cebir Ve Şiddet Kullanarak Yürütme Organını Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etmek suçundan TCK’nun 312/1,

Askerleri Kanunlara Karşı İtaatsizliğe Teşvik Etmek suçu nedeniyle TCK’nun 319/1,

Kişileri aynı suç işleme kararı altında siyasî, felsefî veya dinî görüşlerine, ırkî kökenlerine ve benzeri özelliklerine ilişkin bilgileri hukuka aykırı olarak kaydetmek suçu nedeniyle TCK.nun 135/1-2, 43,

3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nun 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince cezalandırılması talep edilmiştir.