Şablon:Ayın Eseri/metin/2024/Temmuz
Yargıtay'ın müzik eserlerinde eser ve ilham kavramlarını tanımladığı kararı , Yargıtay'ın müzik parçasının ne şartlarda eser sayılabileceğini kaydettiği kararıdır.
1 (...)Bir ürünün FSEK anlamında eser sayılmasında zorunlu objektif unsur, o ürünün FSEK'te m. 2- 6 arasında sayılan eser türleri arasına girmesi gerekir. Subjektif unsur ise FSEK m. 1/B, ortaya konulan ürünün, daha önce var olan eserlerden farklı olarak, onun yaratıcısının, yani sahibinin hususiyetini, özelliklerini taşımasıdır. Subjektif unsur olan, "sahibinin hususiyetini yansıtma" unsurunda, orjinallik eşiğinin yüksek tutulması ortaya yeni eserler konulmasını oldukça güçleştirecektir. O sebeple bu unsurun geniş yorumlanmasında eser sahipleri ve kamu açısından yarar bulunmaktadır. Bir musiki eser bestesinde, her defasında yeni bir müzik türünün veya melodisi itibariyle daha önce hiç yapılmayan yepyeni bir müzik eserinin oluşturulması gerekmez. Bir eserin oluşturulmasında, daha önce varlığı bilinen eserlerden ilham alınması ve esinlenmesi serbesttir, meğer ki intihal veya taklit bir eser ortaya konulmasın (... Açısından Müzik Eserleri, s.15- 16). Daha önce bilinen müzik akımları içerisinde yer alıp da, öncekilere nazaran farklı özellikleriyle ortaya çıkan müzik eserlerinin de özgün ve sahibinin hususiyetini yansıtan musiki eseri olarak kabulü gerekir. Esinlenilen müzik akımının anonim bir esere dair olması da sonucu değiştirmeyecek, anonim bir eserden ilhamla, kısmen de olsa farklı bir yorum tarzıyla ortaya konulan müzik eserinin FSEK kapsamında korunmasına engel teşkil etmeyecektir. Böyle bir durumda esere sağlanacak koruma, şüphesiz o eserin özgün olduğu kabul edilen kısımları itibariyle olacaktır. Dairemiz uygulamasında da, bir anonim musiki eserinin, özgün ve yeni bir müzik eseri haline getirilebileceği kabul edilmiştir (23.05.1974 T., 1974/1100-1805). (devamını okuyun)