Yeni Ahit/Luka/9: Revizyonlar arasındaki fark

İçerik silindi İçerik eklendi
Iskenderbalas (Tartışma | katkılar)
Metin eklendi.
 
Iskenderbalas (Tartışma | katkılar)
Metin eklendi. Eklenen metin 1941 tarihinde yayımlanmış ve 2011 senesinde telif hakkı süresi sona ermiştir.
1. satır:
{{çalışma}}
{{eser1
| önceki = [[Yeni Ahit/Luka/8|Luka 8]]
Satır 23 ⟶ 22:
{{kısım||14}}Çünkü beş bin erkek kadar idiler. Fakat İsa şakirtlerine dedi: Ellişer kişi kadar olmak üzre onları bölük bölük oturtun.
{{kısım||15}}Onlar da böyle edip hepsini oturttular.
{{kısım||16}}Ve İsa beş ekmeği, iki balığı aldı, göke bakarak onların üzerine şükran duası etti, ve kırıp halkın önüne koymak için şakirtlerine verdi.
{{kısım||16}}
{{kısım||17}}Ve hepsi yiyip doydular; ve onlara fazla gelen parçalardan on iki küfe dolusu kaldırıldı.
{{kısım||17}}
{{kısım||18}}Ve vaki oldu ki, İsa yalnız başına dua ederken, şakirtleri yanında idi; onlara sorup dedi: Halkın dediğine göre ben kimim?
{{kısım||18}}
{{kısım||19}}Onlar da cevap verip dediler: Vaftizci Yahyadır; başkaları: İlyadır; ve başkaları da: Eski peygamberlerden biri kıyam etti, diyorlar.
{{kısım||19}}
{{kısım||20}}Onlara dedi: Ya siz ben kimim dersiniz? Petrus cevap verip dedi: Allahın Mesihisin.
{{kısım||20}}
{{kısım||21}}İsa da bunu kimseye söylemesinler diye onlara tenbih ederek emretti;
{{kısım||21}}
{{kısım||22}}ve dedi: İnsanoğlunun çok şeyler çekmesi, ihtiyarlar, başkâhinler ve yazıcılar tarafından reddolunup öldürülmesi ve üçüncü gün kıyam etmesi gerektir.
{{kısım||22}}
{{kısım||23}}Ve hepsine dedi: Kim arkamdan gelmek isterse, kendini inkâr etsin, ve her gün haçını yüklenip ardımca gelsin.
{{kısım||23}}
{{kısım||24}}Çünkü kim canını kurtarmak isterse, onu zayedecektir; fakat kim canını benim uğrumda zayederse, onu kurtaracaktır.
{{kısım||24}}
{{kısım||25}}Çünkü bir adam bütün dünyayı kazanıp da kendisini zayeder veya zararlandırırsa, ne kâr eder?
{{kısım||25}}
{{kısım||26}}Çünkü benden ve sözlerimden kim utanırsa, İnsanoğlu da, kendisinin, Babasının ve mukaddes meleklerin izzetile geldiği zaman, ondan utanacaktır.
{{kısım||26}}
{{kısım||27}}Fakat gerçek size derim: Burada duranlardan bazıları var ki, Allahın melekûtunu görünciye kadar, ölümü hiç tatmıyacaklardır.
{{kısım||27}}
{{kısım||28}}Ve vaki oldu ki, bu sözlerden sekiz gün kadar sonra, Petrus, Yuhanna ve Yakubu beraberinde alıp dua etmek için dağa çıktı.
{{kısım||28}}
{{kısım||29}}Dua ederken yüzünün görünüşü başka oldu, ve esvabı ak ve çok parlak oldu.
{{kısım||29}}
{{kısım||30}}Ve işte, iki kişi onunla konuşuyorlardı;
{{kısım||31}}bunlar Musa ve İlya idiler ki, izzetle görünüp yakında Yeruşalimde vaki olacak intikalini söyliyorlardı.
{{kısım||31}}
{{kısım||32}}Fakat Petrus ve onunla beraber olanlara uyku basmıştı. İyice uyandıkları vakit ise, İsanın celâlini ve kendisile beraber duran iki kişiyi gördüler.
{{kısım||32}}
{{kısım||33}}Ve vaki oldu ki, onlar İsanın yanından ayrılırlarken, Petrus ne söylediğini bilmiyerek İsaya dedi: Üstat, bizim için burada bulunmak iyidir; biri sana, biri Musaya ve biri İlyaya üç çardak kuralım.
{{kısım||33}}
{{kısım||34}}Petrus bunları söylerken, bir bulut geldi, onlara gölge saldı; ve buluta girerken şakirtler korktular.
{{kısım||34}}
{{kısım||35}}Buluttan: Seçtiğim oğlum budur, onu dinleyin, diye bir ses geldi.
{{kısım||35}}
{{kısım||36}}Ve ses geldiği vakit, İsa yalnız bulundu. Ve onlar sustular, ve o günlerde kimseye gördüklerinden bir şey söylemediler.
{{kısım||36}}
{{kısım||37}}Ve vaki oldu ki, ertesi gün dağdan indikleri zaman, büyük bir kalabalık onu karşıladı.
{{kısım||37}}
{{kısım||38}}Ve işte, kalabalıktan bir adam bağırıp dedi: Muallim, sana yalvarırım, oğluma bak; çünkü o benim biricik çocuğumdur;
{{kısım||38}}
{{kısım||39}}işte, bir ruh onu tutuyor, ve çocuk birden bağırıyor, ruh onu köpürünciye kadar çekiştiriyor, ve şiddetle ezerek ondan zor ayrılıyor.
{{kısım||39}}
{{kısım||40}}Onu çıkarsınlar diye şakirtlerine yalvardım; yapamadılar.
{{kısım||41}}İsa cevap verip dedi: Ey imansız ve sapık nesil, ne vakte kadar sizinle beraber olacağım, ve size dayanacağım? Oğlunu buraya getir.
{{kısım||41}}
{{kısım||42}}Ve o İsaya gelmekte iken, cin onu çarptı, çok sarstı. Fakat İsa murdar ruhu azarladı, çocuğu iyi etti, ve onu babasına geri verdi.
{{kısım||42}}
{{kısım||43}}Ve hepsi Allahın azametine şaştılar. Hepsi İsanın ettiği şeylere şaşmaktalar iken, o, şakirtlerine dedi:
{{kısım||43}}
{{kısım||44}}Bu sözleri kulaklarınıza koyun; çünkü İnsanoğlu insanların eline verilmek üzredir.
{{kısım||44}}
{{kısım||45}}Fakat bu sözü anlamadılar, ve onu anlamasınlar diye kendilerine gizlenmişti; ve bu söz hakkında İsadan sormağa korkuyorlardı.
{{kısım||45}}
{{kısım||46}}Onlardan hangisi en büyük olabilir diye aralarına bir mubahase girdi.
{{kısım||46}}
{{kısım||47}}İsa da onların yüreklerindeki düşünceyi bilerek, bir küçük çocuğu alıp yanında durdurdu,
{{kısım||47}}
{{kısım||48}}ve onlara dedi: Her kim bu küçük çocuğu benim namıma kabul ederse, beni kabul eder; ve her kim beni kabul ederse beni göndereni kabul eder; çünkü hepinizin en küçüğü olan, o büyüktür.
{{kısım||48}}
{{kısım||49}}Yuhanna cevap verip dedi: Üstat, senin isminle cinler çıkaran bir adam gördük; ve ona mani olduk, çünkü bizimle beraber senin ardınca gelmiyor.
{{kısım||49}}
{{kısım||50}}Fakat İsa ona dedi: Ona mani olmayın; çünkü size karşı olmıyan sizin tarafınızdandır.
{{kısım||50}}
{{kısım||51}}Ve vaki oldu ki, İsanın yukarıya alınacağı günler tamam olmak üzre iken, Yeruşalime gitmeğe yüz tutup önünce haberciler gönderdi;
{{kısım||51}}
{{kısım||52}}ve onlar gidip ona hazırlık yapmak için Samiriyelilerin bir köyüne girdiler.
{{kısım||52}}
{{kısım||53}}Yeruşalime gitmeğe yöneldiğinden, Samiriyeliler İsayı kabul etmediler.
{{kısım||53}}
{{kısım||54}}Şakirtleri Yakub ve Yuhanna bunu görünce dediler: Ya Rab, ister misin gökten ateş insin, ve onları helâk etsin diye emredelim?
{{kısım||54}}
{{kısım||55}}Fakat İsa dönüp onları azarladı.
{{kısım||56}}Ve başka bir köye gittiler.
{{kısım||57}}Ve yolda giderlerken, bir adam İsaya dedi: Nereye gidersen, senin ardınca gelirim.
{{kısım||57}}
{{kısım||58}}İsa ona dedi: Tilkilerin inleri, gök kuşlarının yuvaları vardır; fakat İnsanoğlunun başını yaslıyacak yeri yoktur.
{{kısım||58}}
{{kısım||59}}Ve başka birine: Ardımca gel, dedi. Fakat o: Bana izin ver ki, önce gideyim, babamı gömeyim, dedi.
{{kısım||59}}
{{kısım||60}}Fakat İsa ona dedi: Bırak, ölüler kendi ölülerini gömsünler; fakat sen git, Allahın melekûtunu her yana ilân et.
{{kısım||60}}
{{kısım||61}}Bir başkası da: Ya Rab, senin ardınca geleceğim, fakat evelce evimde olanlarla vedalaşmağa izin ver, dedi.
{{kısım||61}}
{{kısım||62}}Fakat İsa ona dedi: Sapana el vurup da arkasına bakan bir kimse Allahın melekûtuna yakışmaz.
{{kısım||62}}