Mesnevi (Konuk)/1. Defter/1851-1900: Revizyonlar arasındaki fark

İçerik silindi İçerik eklendi
Iskenderbalas (Tartışma | katkılar)
metin eklendi
Iskenderbalas (Tartışma | katkılar)
metin eklendi
1. satır:
{{çalışma}}
{{eser1
| önceki = [[Mesnevi/1/1801-1850|1801-1850]]
Satır 43 ⟶ 42:
<center><big>'''Halkın ta'zîminin ve baş olmak için '''</center></big>
<center><big>'''halkın parmakla gösterilmişi olmanın mazarratı '''</center></big><br>
'''1878.''' Ten, kafes şekildir ve ten, girenlerin ve çıkanların aldatmasında cânın dikenidir. <br>
'''1878.''' <br>
'''1879.''' Bu ona der ki: Ben senin hemrâzın olurum. Ve o, ona der ki: Hayır, senin şerikin benim. <br>
'''1879.''' <br>
'''1880.''' Bu ona der ki: Uücûdda senin gibi yoktur; kemâl-i fazılda ve ihsân ve cûdda, <br>
'''1880.''' <br>
'''1881.''' O, ona derki: Her iki âlem senin lâyıkındır; bizim canlarımızın hepsi senin cânının tufeylidir. <br>
'''1881.''' <br>
'''1882.''' Vaktâ ki o halkı kendisinin sermesti görür, tekebbürden kendi elinden gider. <br>
'''1882.''' <br>
'''1883.''' O bilmez ki, onun gibi binlerceyi dev, ırmak suyunun içine bırakmıştır. <br>
'''1883.''' <br>
'''1884.''' Cihân sâlûsunun lutfu hoş lokmadır; onu çok az ye ki, o ateş dolu olan lokmadır. <br>
'''1884.''' <br>
'''1885.''' Onun ateşi gizli ve zevkı âşikârdır; onun dumanı işin sonunda zâhir olur. <br>
'''1885.''' <br>
'''1886.''' Sen deme ki: Ben medhi ne vakit satın alırım; o tama'dan söyler, iz götürürüm. <br>
'''1886.''' <br>
'''1887.''' Eğer senin mâdihin melâda hiciv söylerse, o harâretlerden günlerce gönlü yakar. <br>
'''1887.''' <br>
'''1888.''' Vâkıâ bilirsin ki, o mahrûmiyyetten dolayı onu söyledi; zirâ onun tuttuğu tama' senden ziyâde oldu. <br>
'''1888.''' <br>
'''1889.''' O eser senin içinde kalır; sana bu hâl medihde de vardır; tecrübe et! <br>
'''1889.''' <br>
'''1890.''' Hem o eser günlerce bâki olur; cânın kibrinin ve aldanmasının mâyesi olur. <br>
'''1890.''' <br>
'''1891.''' Lâkin görünmez, çünkü medih tatlıdır; zem ise fenâ görünür, zirâ acı vâki' oldu. <br>
'''1891.''' <br>
'''1892.''' Yediğin matbûh ve hab gibidir; geç zamâna kadar karışıklık ve zahmet içindesin. <br>
'''1892.''' <br>
'''1893.''' Ve eğer tatlı yersen onun zevkı bir ân olur; bu eser onun gibi devâm etmez. <br>
'''1893.''' <br>
'''1894.''' Mâdemki devâm etmiyor gizli kalıyor; sen her zıddı, onun zıddı ile bil. <br>
'''1894.''' <br>
'''1895.''' Vaktâ ki şekerin te'siri gizli devâm eder, birkaç zamandan sonra neşter isteyici çıban getirir. <br>
'''1895.''' <br>
'''1896.''' Nefis çok medihlerden Fir'avn oldu; hakîr olduğun halde, nefs-i zelil ol, seyyid olma! <br>
'''1896.''' <br>
'''1897.''' Kâdir oldukça bende ol, sultân olma; top gibi darbe çekici ol, çevkân olma. <br>
'''1897.''' <br>
'''1898.''' Ve yoksa senin letâfetin ve bu cemâlin kalmadığı vakit, o heriflere senden melâl gelir. <br>
'''1898.''' <br>
'''1899.''' O cemâat ki, sana gurur verirler idi, vaktâ ki seni görürler, sana dev derler. <br>
'''1899.''' <br>
'''1900.''' Seni kapıda gördükleri vakit, hepsi sana derler: Mezarından baş kaldırmış bir ölü! <br>
'''1900.''' <br>