İçerik silindi İçerik eklendi
Oscarcs (Mesaj | katkılar)
 
NKOzi (Mesaj | katkılar)
Sayfa içeriği '{{subst:Hoşgeldin}}' ile değiştiriliyor
 
1. satır:
<center>
== Osman Gazi’nin oğluna yaptığı vasiyet ==
<div style="vertical-align:top; background-color:#FFFACD; padding:1em; margin:2px; border:3px solid #fad67d">
[[Resim:Crystal ksmiletris.png|40px]]
Merhaba '''{{PAGENAME}}''', özgür içerikli yayımların yer aldığı çevrim içi kütüphane projesi '''[[VikiKaynak:Hakkında|VikiKaynak]]''''a [[VikiKaynak:Hoş geldiniz|hoş geldin!]]''' <br>
 
<u>VikiKaynak özgürdür. Sen dahil isteyen herkes katkıda bulunabilir.</u><br />
Bir asırdır Ortadoğu karışık, hergün daha da karışmakta, akan kan bir türlü durdurulamamakta. Osmanlının tarih sahnesinden çekilişinin üzerinden neredeyse bir asır geçti; bu bölgelerde hala Osmanlının boşluğu doldurulamadı. Doldurulamaz da. Osmanlıyı yıkanlar da bunu biliyordu.
Katkıda bulunurken cesur ol ve her zaman ''diğer kullanıcıların iyi niyetli olduğunu varsay!''<br /><br />
İngiliz Lordlar Kamarası’nda bu husus günlerce tartışıldı. Churchill, her neye mal olursa olsun Osmanlı Devleti’nin yıkılmasını savunuyordu. Bunun tersini savunan pek çok İngiliz devlet adamı da vardı. Hatta bunlar Osmanlıyı savunan, lobiler, dernekler oluşturdular: “Tarihi bir hata yapıyoruz. Osmanlı bölgede önemli bir denge unsurudur. Bu denge bozulursa, bu bölgelerde huzur kalmaz. Buna biz sebep olduğumuz içinde tarih bizi hiçbir zaman affetmez.” fikrini savunuyorlardı. Churchill yanlıları galip geldi. Altı asırlık, hoşgörü ve denge unsuru Osmanlı Devleti’nin yıkılmasına karar verildi.
Şimdi, başta ABD olmak üzere pek çok devlet Osmanlının, üç kıta üzerine yayılan insanları, çeşitli din, ırk ve kültür farklılıklarına rağmen, altı asırdan fazla nasıl idare ettiğini araştırıyor.
En iyi yönetim
Meşhur İngiliz tarihçisi Toynbee, “Bütün tarih boyunca, Ortadoğu ve Balkanları hakimiyetinde birleştiren tek devlet Osmanlı İmparatorluğudur; ne Persler ne Roma ne de Arap imparatorlukları, buna muvaffak olmuşlardır. Buralarda en geçerli, en uzun, en iyi yönetimi, Osmanlılar kurabilmiştir.” demek zorunda kalmıştır.
Aslında Osmanlının başarısı, devletin kurucusu Osman Gazi’nin oğluna yaptığı şu vasiyette gizlidir: “Zâlim olma! Alemi adaletle şenlendir. Ve Allah için dine hizmeti terk etme. Nerede bir ilim ehli duyarsan, ona rağbet, ikbal ve hilm göster! Askerine ve malına gurur getirip, İslamiyet ehlinden uzaklaşma! Bizim mesleğimiz Allah yoludur ve maksadımız Allahın dinini yaymaktır. Yoksa, kuru gavga ve cihangirlik davası değildir.”
Kendisinden sonraki bütün Osmanlı padişahları, bu vasiyeti devletinin anayasası kabul ettiler. Bu doğrultuda, her işlerinde İslamiyet'e uydular. İslam ahlakından, İslam adaletinden hiç ayrılmadılar. Bu yüzden Abdülgani Nablusi gibi bazı İslam büyükleri, “Yeryüzünü salih kullarıma miras bırakırım” mealindeki ayet-i kerimenin Osmanlı sultanlarını övdüğünü bildirmişlerdir.
Osmanlı Padişahları, her işlerini dine uygun olarak yapmaya çalışmakla beraber, önemli işlerinde de mutlaka manevi bir işaret beklerlerdi. Bunun pek çok örnekleri vardır. Mesela, devletin güçlenmesinde, büyümesinde büyük hizmetleri geçen, Osmanlı sultanlarının en dirayetli, en kararlı padişahlarından Yavuz Sultan Selîm Han'ın sır arkadaşı Hasan Can, pâdişâhla aralarında geçen bir hâdiseyi şöyle nakletmektedir:
Bir sabah, namazımı kıldıktan sonra, hemen Sultânın hizmetine koşmuştum. Bana, bu gece hiç görünmedin, ne yapıyordun?” diye sordu. “Birkaç geceden beri uykusuz kaldığım için, bu gece gaflet bastırıp hizmetinizden uzak kaldım” diyerek özür diledim. Bunun üzerine, “ Öyleyse şimdi anlat bakalım, bu gece nasıl bir rüyâ gördün?” dedi. “Anlatılacak değerde bir rüyâ görmedim” diye cevap verdim. Bunun üzerine, “Bu nasıl sözdür? İnsan bir gecenin tamamını uyku ile geçirsin de hiç rüyâ görmesin. Hayret doğrusu!” dedi.
Huzurundan ayrıldıktan sonra, Hasan Ağanın yanına gittim. Kendisini üzüntülü gördüm. Hazînedârbaşı dedi ki:
- Kardeş! Ağa bu gece bir rüyâ görmüş. Daha o uykunun mahmurluğundadır.
- Allah rızâsı için söyleyin ki, devletlü Pâdişâhımız, elbette bir rüya görmüşsündür diye hiç durmadan beni sıkıştırdı durdu. Herhâlde bu türlü ısrâr edip durmaları sebepsiz yere değildir. Ona iyi bir armağan olur, hemen anlatınız!
Şöyle anlattı:
"Bu gece rüyâmda, bu eşiğinde oturduğunuz kapıyı hızlı hızlı çaldılar. Ne haber vardır deyip kapıya koştum. Baktım ki, kapı biraz aralanmış dışarısı görünüyor, fakat bir adam sığacak kadar değildir. Bu aralıktan baktığımda gördüm ki, Harem dâiresi nûr yüzlü kimselerle dolu. Ellerinde bayraklar, silâhlar ve başka âletler ile hazır vaziyette duruyorlardı. Kapı dibinde ise nûr yüzlü dört kişi duruyordu. Onların ellerinde de birer sancak vardı. Pâdişâhımızın sancağı, kapıyı çalanın elindeydi.
Haremeyn'in hizmeti
O zât, bana dedi ki:
- Biz neye geldik, bilir misiniz? Ben de "Buyurun" dedim. Bunun üzerine:
- O gördüğün kişiler, Resûlullah efendimizin eshâbıdır. Bizi dahî Resûl-i ekrem efendimiz gönderip, Sultan Selîm Hâna selâm söyledi ve buyurdu ki: "Haremeyn'in (Mekke ve Medîne'nin) hizmeti kendisine verildi, kalkıp gelsin." Gördüğün bu dört kimsenin birisi Ebû Bekr-i Sıddîk, diğeri Ömer-ül Fârûk ve bir diğeri de Osmân-ı Zinnûreyn'dir. Ben de, Ali bin Ebî Tâlib'im. Bunu hemen varıp Selîm Hâna söyle! dedi ve gözümün önünden yok olup gittiler."
Hasan Ağanın rüyâsını hemen koşup Sultana aynen naklettim. Anlattıkça mübârek yüzü kızarmaya başladı ve nihâyet dayanamayıp, mübârek gözlerinden yaşlar boşandı.
- Ey Hasan Can! Sana demez miyiz ki, biz, bir tarafa memur olunmadıkça hareket etmeyiz. Ecdâdımızdan her biri evliyâlıktan nasîbini almışlardır. Herbirinin nice kerâmetleri vardır, dedi. Meğer ki kendisi de aynı rüyâyı görmüş.
 
<div style="font-weight: bold; font-size: 120%; color:red;">TELİF HAKKI İLE KORUNAN HİÇBİR ESERİ BURAYA EKLEMEMEN GEREKTİĞİNİ UNUTMA!</div>
Kaynak Mehmet Oruç
Lütfen öncelikli olarak '''[[VikiKaynak:Telif hakları|telifli içerik hakkında bilgi edin.]]'''
 
[[Resim:Wiki.png|50px]]
'''''VikiKaynak'a nasıl başlarım diye düşünmene gerek yok, ihtiyaç duyacağın bütün bilgileri [[Yardım:İçindekiler|buradan]] alabilirsin. '''''
 
Yardım istemekten ve soru sormaktan çekinme, VikiKaynak kullanıcıları sana yardımcı olacaklardır.<br/><br />
 
'''VikiKaynak''', diğer kardeşleriyle birlikte geniş bir ailedir:
*Bir konu hakkında ansiklopedik bilgi vermek istiyorsan [[:w:Ana Sayfa|Vikipedi]]'ye
*Özlü sözleri eklemek istiyorsan [[:q:Ana Sayfa|Vikisöz]]'e
*Bir terimin sözlük açıklamasını yapmak istiyorsan [[:wikt:Ana Sayfa|VikiSözlük]]'e
*Açık içerikli ders kitapları oluşturmak istiyorsan [[:b:Ana Sayfa|VikiKitap]]'a
katkıda bulunabilirsin. Kolay gelsin!
</div>
</center>[[Kullanıcı:Vugar_1981|'''<font face="Azeri Arabia"><font color="black">N KOzi</font></font>''']]<sup>[[Kullanıcı mesaj: Vugar_1981|mesaj]]</sup> 10:21, 13 Ağustos 2012 (UTC)