KCK Sözleşmesi: Revizyonlar arasındaki fark

İçerik silindi İçerik eklendi
Suelnur (Tartışma | katkılar)
k 212.65.140.185 mesaj tarafından yapılan değişiklikler geri alınarak, 62.228.161.189 tarafından değiştirilmiş önceki sürüm geri getirildi.
7. satır:
| notlar=İllegal [[w:Koma Civakên Kurdistan|Koma Civakên Kurdistan]] (Kürdistan Topluluklar Birliği, KCK) örgütü sözleşmesidir. Kongra Gel tarafından 17 Mayıs 2005 tarihinde kabul edilmiştir.
}}
== Önsöz ==
Ab
 
Tarihin insanlık için büyük gelişme imkanları ile ciddi tehlikeleri iç içe barındırdığı, Ortadoğu da Üçüncü Dünya Savaşı olarak adlandırılan ciddi bir kaos ve çatışma durumunun yaşandığı, Kür­distan’ın ise bu çelişki ve çatışmanın merkezinde yer aldığı kritik bir sürecinden geçiyoruz. Eski si­yasal statükonun kısmi direncine rağmen, küresel sermaye güçleri bu kaostan kendi çıkarları doğ­rultusunda bir çıkış arayışını sürdürürken, halklar da özgürlüklere dayalı kendi demokratik sistem­lerini geliştirerek kaos durumunu aşmaya çalışı­yorlar. Bu durumun kısa tespitini genel hatlarıyla şöyle yapmak mümkündür:
 
1. İnsanlık Zagros ekosisteminde gerçekleşen tarım devrimi temelinde 19. yüzyıl başlarına ka­dar gelmiştir. 19. yüzyıl başlarında ikinci büyük devrim olan sanayi devrimi gerçekleşmiştir. Bu ikinci devrim ulus-devletin oluşmasında önemli rol oynamıştır. Ulus-devlet sistemi ise yirminci yüzyılın sonlarına doğru toplumsal gelişmenin, demokrasi ve özgürlüklerin önünde en ciddi engel durumuna gelmiştir.
 
2. Yirminci yüz yılın başında geliştirilen ulus­ların kendi kaderlerini tayin hakkı ilkesi, devlet kurma hakkı olarak anlaşılmıştır. Bu temelde olu­şan ulus-devletler günümüzde gelişme önünde ciddi engel durumundadırlar. Ulus-devlete dayalı Birleşmiş Milletler modeli yürümemektedir. Körfez savaşı ve Irak’taki durum bunun kanıtı olmakta­dır.
 
3. Bundan çıkışın temel yolu, ulus-devlete göre gelişen küresellik değil, tamamen halka da­yanan ve gücünü tabandan alan Demokratik Konfederatif sistemdir. İnsanlık tarihinde devlet olgusu ezeli olmadığı gibi, ulus-devlet de ebedi değildir. Günümüzde küreselleşme ile ulus-devlet aşılmaktadır. Ancak bu süreçte emperyalizm ciddi bir yeni sistem modeli geliştiremediği için, mev­cut sistemin krizi derinleşmiş ve kaosa dönüş­müş­tür.
 
4. Bu durumda tek alternatif demokratik konfederalizmdir. Bu, piramit tarzı bir örgütlenme modelidir. Burada söz, tartışma ve karar toplu­luklarındır. Tabandan en üstte kadar delegeler seçimle gelir ve tepe de bir koordinasyonu oluş­turur. Delegeler halkın bir yıllık memurları gibi çalışır.
 
5. Ortadoğu’nun ağırlaşan tarihsel ve toplum­sal sorunlarının çözümü içinde demokratik kon­federalizm sistemi geçerlidir. Kapitalist sistem ve emperyal güçlerin dayatmaları demokrasiyi geliştiremez, ancak demokrasiyi istismar edebilir. De­mokratik konfederal sistemde tabandan geli­şen demokratik seçeneği egemen kılmak esastır. Bu sistem toplumsal temelde etnik, dini ve sınıf­sal farklılıkları gözeten bir sistemdir.
 
6. Kürdistan içinse kendi kaderini tayin etme hakkı, milliyetçi temelde devlet kurmak değil, si­yasi sınırları sorun yapmadan ve sınırları esas al­madan kendi demokrasisini kurma hareketidir. İran’da, Türkiye’de, Suriye’de ve hatta Irak’ta oluşacak bir Kürt yapılanmasında tüm Kürtler bir araya gelerek kendi federasyonlarını, birleşerek de üst konfederalizmi oluştururlar.
 
7. Kürdistan Demokratik Konfederalizminde asıl karar yetkisi köy, mahalle ve şehir meclis ve delegelerinindir. Dolayısıyla halkın ve tabanın kararı geçerlidir.
 
Günümüz dünya, Ortadoğu ve Kürdistan ko­şullarına ilişkin yaptığımız bu temel tespitler gösteriyor ki, Kürdistan’da Demokratik,Konfede­ra­lizmi örgütlemek acil, vazgeçilmez ve ertelenemez bir tarihsel görevdir. Bu temelde yeni bir Newroz gününde Demokratik Konfederalizmin inşa sürecini başlatmak, tarihsel bakımdan oldukça ileri, özgürleştirici ve heyecan verici yeni bir adım olmaktadır.
 
Kürdistan Demokratik Konfederalizmi bir devlet sistemi değil, halkın devlet olmayan de­mok­ratik sistemidir. Başta kadınlar ve gençler olmak üzere halkın tüm kesimlerinin kendi demok­ratik örgütlenmesini yarattığı politikayı doğrudan ve özgür-eşit konfederasyon yurttaşlığı temelinde, yerelde kendi özgür yurttaşlık meclislerinde yaptığı bir sistemdir. Dolayısıyla öz güç ve öz yeterlilik ilkesine dayanır. Gücünü halktan alır ve ekonomi de dahil her alanda öz yeterliliğe ulaşmayı benimser.
 
Kürdistan Demokratik Konfederalizmi gücünü toplumsal tarihin derinliklerinden ve Mezopotamya’nın tarihten gelen zengin kültürel birikiminden alır. Klan sisteminden ve aşiret konfederasyonlarından günümüze kadar uygarlık tarihi boyunca devletçi toplum merkezileşmesine girmek istemeyen doğal toplumun demokratik komünal yapısına dayanır. Yakın tarih açısından, PKK’nin başta zindanlar ve dağlar olmak üzere bütün alanlarda otuz yılı aşkın süre binlerce şehit vererek yürüttüğü mücadele içinde yarattığı yurtsever halk gerçeğine, özgür yaşama ve demokratik örgüt birikim ve tecrübesine dayanır.
 
Demokratik Konfederalizm, devletlerin köklü bir reformla demokrasiye duyarlı hale getirilmelerini, demokratikleşme önünde engel olunmamasını ve tüm engellerin kaldırılmasını ister ve bu amaç doğrultusunda mücadele eder. Bundan sonra Kürdistan da üç hukuk geçerli olacaktır: AB hukuku, üniter devlet hukuku, demokratik konfe­deral hukuk. Üniter devletler olan İran, Irak, Türkiye ve Suriye Kürt halkının konfederal hukukunu tanıdıkça Kürt halkı da onlarınkini tanıyacak ve bu temelde uzlaşıya gidebilecektir.
Demokratik Konfederalizm tüm kültürel varlıkların tanınması, korunması ve kendini ifade özgürlüğünü esas alır. Bu temelde Kürt sorununun demokratik çözümünü, Kürt Kimliğinin her düzeyde kabulünü, Kürt dilinin ve kültürünün geliştirilmesini sağlamayı temel görev bilir.
 
Demokratik Konfederalizm ekolojik toplum modelini benimser. Toplumsal cinsiyet baskılarına çok yönlü karşı durulmasını ve bunun kadın özgürlük mücadelesi ile aşılmasını esas alır. Ekolojiye ve cinsiyet özgürlüğüne dayalı bir demokrasinin Kürt toplumunun olduğu her alanda örgütlenmesini ve her tür gerilik ve gericiliğe karşı bu temelde mücadele edilmesini ön görür. Bireysel hak ve özgürlükleri toplumsal demokrasinin gelişimiyle birleştirir.
 
Demokratik Konfederalizm, toplumsal sorunların zora ve şiddete başvurulmadan çözülmesini esas alır, yani barış politikasına dayanır. Ülkeye, halka ve özgürlüklere yönelen saldırılara ve hukukun çiğnenmesine karşı meşru savunma durumunda olur.
 
Demokratik Konfederalizm, Kürt halkının kendi demokrasisini kurma ve kendi toplumsal sistemini organize etme hareketidir. İçte demokratik ulusu, dışta ise ulus üstü yapılanmayı ifade eder. Toplumun siyasal, sosyal, ekonomik, kültürel, inanç ve mezhepsel, etnik, cinsiyet özgürlüğüne dayalı, ekolojik, komünal alandaki örgütlenmelerinin birliği ve örgütlenmiş toplumun kendi kendini yönetme organizasyonudur. Bu temelde başta kadınlar ve gençler olmak üzere toplumun tüm kesimlerini, kendi demokratik örgütlenmelerini yaratmaya, demokratik eylemlerini yükseltmeye ve kendi kendilerini yönetmeye çağırıyorum.
 
Demokratik Konfederalizm, dört parçaya bölünmüş ve dünyanın her tarafına yayılmış olan Kürt halkının demokratik birliğinin ifadesidir. Kürt ulusunun kendi içindeki sorunların çözümünde demokratik birlik ilkesini esas alır. Milliyetçilik temelindeki devletleşme eğilimlerini çağını doldurmuş ulus-devlet anlayışının bir devamı olarak görür. Bu tür eğilimler Kürt sorununu çözmede ve Kürt toplumunu ilerletmede yeterli olamayacağı için, böylesi güçleri demokratikleşmeye açık olmaya ve demokratik ulus birliği temelinde konfederasyona katılmaya davet ediyorum.
 
Demokratik Konfederalizm, derin demokratik zihniyete ve özgürlük bilincine dayandığı için, halklar arasında hiçbir ayrım yapmadan tüm halkların eşit-özgür birliğini esas alır. Katı sınırlara dayalı milliyetçi-devletçi ulus yerine demokratik ulusu geliştirir. Bu temelde tüm Ortadoğu halklarının ve demokrasi güçlerinin birliğinden yanadır. Komşu devletler ile ilişkileri, eşit ve özgür birlik ilkesine dayalı olarak siyasal, sosyal ve kültürel hakların yaşamsallaşması temelinde düzenlemeyi ön görür. Bu temelde bir kez daha bölge halklarını demokratik konfederal birliğe, komşu devletleri ise demokratik tutuma davet ediyorum.
 
Demokratik Konfederalizm, küresel emperyalizme karşı halkların küresel demokrasisinden yanadır. 21. yüz yılda tüm halkların ve insanlığın yaşamak durumunda olduğu bir sistemdir. Bu da küresel çapta demokratik konfederasyona doğru gidiş ve yeni bir çağa yürüyüş demektir. Bu temelde tüm demokratik insanlığı Küresel Demokrasi Kongresi altında yeni bir dünya yaratmaya çağırıyorum.
Bu ilkeler temelinde ve 2005 yılı Newrozun da Kürt halkının Demokratik Konfederal örgütlüğünün ve birliğinin ifadesi olan KOMA KOMALÊN KURDİSTAN’ın kuruluşunu ilan ederek, halkımıza yeni bir yaşam felsefesi ve sistemi daha kazandırdığımıza inanıyorum. Bunun kurucusu olmakla şeref duyuyorum. Tüm halkımızı yeşil zemin üzerindeki sarı güneş içinde kırmızı yıldızlı bayrak altında kendi demokrasisini örgütlemeye, birleşmeye ve kendi kendini yönetmeye çağırırken, bu bayrağı şerefle taşıyacağımı ve Önderlik görevlerimi şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonrada başarı ile yapmaya devam edeceğimi ifade ediyor, her bahardan özgürlüğe daha yakın olan bu baharda tüm halkımızın, bölge halklarının ve dostlarımızın Newrozunu kutluyor, selam ve saygılarımı sunuyorum.
 
 
;20 Mart 2005
 
 
;ABDULLAH ÖCALAN
 
 
;RÊBERÊ KOMA KOMALÊN KURDİSTAN
 
== Başlangıç ==