Fethullah Gülen Davası İddianamesi/IX-Maltepe Askeri Lisesine Sızma Çalışmaları: Revizyonlar arasındaki fark

İçerik silindi İçerik eklendi
Gökkubbem (Tartışma | katkılar)
Değişiklik özeti yok
Nosferatü (Tartışma | katkılar)
Gökkubbem (k | t | e) değişiklikleri geri alınıyor.
1. satır:
{{eser1
Fethullah Gülen Hocaefendi ve asker
| önceki='''←''' [[Fethullah Gülen Hakkındaki Savcılık İddianamesi/VIII-Orta Asya Türk Cumhuriyetlerindeki Okullar|VIII-Orta Asya Türk Cumhuriyetlerindeki Okullar]]
| sonraki=[[Fethullah Gülen Hakkındaki Savcılık İddianamesi/X-Gazeteciler Vakfının Düzenlemiş Olduğu Toplantı|X-Gazeteciler Vakfının Düzenlemiş Olduğu Toplantı]] '''→'''
| başlık=[[Fethullah Gülen Hakkındaki Savcılık İddianamesi]]<br>IX-Maltepe Askeri Lisesine Sızma Çalışmaları
Fethullah Gülen Hocaefendi'nin 50 yıldır maruz kaldığı cefa ve mağduriyete, başta peygamberler olmak üzere tarihe yeni bir mecra açmaya ve yepyeni bir gelecek inşasına çalışan inkılâpçı bütün büyük zatlar derecelerine göre maruz kalmışlardır.
| bölüm=
Kendilerini Hak ve hakikatin emrine vermiş, Yaratan'dan dolayı yaratılanın, hattâ onlara her türlü mağduriyeti reva görenlerin de iki cihan saadetine adamış olan bu zatlardan biri de Bediüzzaman'dır. O'nun düşünce dünyasında toplumun yapısıyla ilgili olarak ordunun çok önemli bir yeri vardı. Meşum 31 Mart vakasında, onun gibi Dârü'l-Hikmeti'l-İslâmiye âzası Ahmet Rasim (Avni) Bey, ayaklanmaya katılan askerlerin dine lâkayt, ibadetsiz komutanlarına karşı isyanına hak verirken, Bediüzzaman şöyle yazmış ve o askerlere şöyle seslenmişti: "En mukaddes cemiyet, askerin cemiyetidir. Zira birlik, kardeşlik, itaat, muhabbet ve Allah'ın Kelimesi'ni yüceltmek ki, dünyanın en mukaddes cemiyetinin maksadıdır. Askerin tamamı buna mazhardır. Ey askerler! Komutanlarınız bir günah ile kendilerine zulmediyorlarsa, siz itaatsizlikle 30 milyon Osmanlı ve 300 milyon Müslüman'dan her birinin hakkına zulmediyorsunuz. Zira bütün Müslümanların ve Osmanlıların haysiyeti, saadeti ve birliği sizin itaatinizle kaimdir. Hem 'Şeriat istiyoruz' diyorsunuz, fakat itaatsizlikle Şeriat'a şiddetli muhalefet ediyorsunuz."
| yazar=
| notlar=
}}
 
Yapılan istihbari çalışmalar sonucu Maltepe Askeri Lisesi öğrencilerini zaman zaman üzerlerindeki üniformalarını çıkararak, sivil kıyafetler ile bazı evlere gidip irticai faaliyetlerde bulunduklarının tespit edilmesi üzerine 13.03.1999 günü Zeytinlik 1133 ncü sokak Sakaryalı Apartmanı Daire:4 adresine gelinmiş ve Murat YANIK, Mustafa SOYSAL ile isimli Maltepe Askeri Lisesi öğrencilerinin evde olduğu görülmüştür. Evde yapılan aramada:
Fethullah Gülen Hocaefendi de asker ve devlet konusunda hiçbir zaman farklı konuşup farklı yazmamış, öyle ki, devletçi ve askerci olmakla eleştirilmiştir. Bir tesbihte, tanelerin tamamını bir arada tutan imame neyse, bir ülke ve toplum için devlet odur; o imameyi o tesbihin başında tutan büyük tane ne ise, ordu da bir devlet için odur. Birlik ve beka bir ülke ve toplum için en önde gelen hususlardır ki, Hz. Harun (as), Hz. Musa (as) Tur'a çıktığında İsrailoğulları içinde meydana gelen tevhidî ihtilâle, yani buzağıya taparak şirke düşmeye bile önü alınamaz tefrika ve vuruşmaya yol açılabilir endişesiyle kökten bir müdahalede bulunmamış, Hz. Musa dönünceye kadar birliğin korunmasını daha önde tutmuştur.
 
Yaralıyım 1 isimli kaset, Fethullah GÜLEN’e ait 2 adet kaset, Sevgili Peygamberin 4 isimli video kaseti, 17 adet içeriği belli olmayan teyp kasetleri, Fethullah GÜLEN’in yazdığı kitaplar, Adil SÖNMEZ’in yazdığı “Fethullah GÜLEN Gerçeği” isimli kitap, Said-i Nursi'nin Lema’lar, Mektubat, Kastamonu Laikası, Tarihçeyi Hayat isimli kitaplar ele geçmiştir.
Fethullah Gülen Hocaefendi'nin yanında devlet ve asker böylesine önemli olmakla birlikte, ne yazık ki ordumuz içinde bilhassa Cumhuriyet döneminde şu iki arızadan kurtulamayanlar hep bulunmuştur: (1) İmparatorluklar döneminden kalma bir alışkanlıkla, asker-siyasetçi, asker-idareci olma, dolayısıyla kendisini ülkenin ve devletin sahibi görmeyi bırakamama. Bu, "Bir halkın efendisi, ona hizmet edendir" kudsî prensibi çerçevesinde ülkeye ve halka hizmetçilik olarak anlaşılıp uygulandığında belki faydalı bir tutum olabilecekken, ne yazık ki halk üzerinde âmirliğe, ona yön verme tavrına yol açabilmektedir. (2) Cumhuriyet tarihi boyunca zaman zaman bilhassa bazı komutanlarda paranoyaya dönüşen irtica ve bölücülük korkusu. Bu iki husus, silahlı güç olarak milleti ve ülkeyi dışarıya karşı korumakla mükellef bulunan orduyu, 86 yıldır Kıbrıs çıkartması dışında haricî bir harekâta girişmezken, defalarca kendi hükümetinin üzerine gelmeye, siyasete müdahalelere sevk edebilmektedir. Yine bundandır ki, 72 milyonluk bir ülke, 700 bin kişilik bir ordu, güvenlik konusunda ve silah alımında dışa bağımlılıktan kurtulamamakta, daha da kötüsü, bunların ordu katında rahatsızlık meydana getirdiğini de maalesef işitmemekteyiz. Yine, ordu da "milletin bağrından çıkmış" olmasına rağmen, kanunlara bağlı, vatandaşlık vazifelerini yerine tam getiren millet fertlerinin dünyanın dört bir yanında yaptıkları muazzam hizmetler ülke için tehlikeli addedilebilmekte, 25 yıldır terörle savaşta milletin dindar fertleri şehid olurken, millet çoğunluğunun benimsediği başörtüsü ve daha başka bazı dinî değerlerle mücadele adına kanun dışı planlar, projeler üretilebilmektedir.
 
Yine aynı nedenlerle Gürçeşme Caddesi No: 105, Daire: 2 adresinde Niyazi COŞKUN, Salih ÇAVDAR isimli Maltepe Askeri Lisesi öğrencileri ile Mııharrem ÖZDEMİR isimli Uludağ Üniversitesi öğrencisi ve Rahim EMSEN isimli sivil, evde yakalanmışlardır.
 
Bu evde yapılan aramada:
 
Fethullah GÜLEN’in Vaazlarının bulunduğu "Minberden Yükselen Ses" isimli kasetler, Fethullah GÜLEN’in yazdığı Çağ ve Nesil, Yitirilen Cennete Doğru isimli kitaplar, Said-i Nursi’nin yazdığı Lema’lar, Mesnevi-i Nuriye isimli kitaplar ele geçmiştir.
 
Maltepe Askeri Lisesi öğrencisi Mustafa SOYSAL ifadesinde şunları söylemiştir.
 
Askeri Liseye girmemi o zaman kim olduğunu bilmediğim Ömer isimli bir ağabeyim tavsiye etti, bu şahıs derslerinde başarılı olan öğrenciler ile konuşuyordu, okulda bulunan Tuğrul ve Serkan isimli öğrencilere Ömer isimli bu şahıs ders veriyordu ve yemek yediriyordu. Bu şahsın evine gidiyorduk, bu evde bizlere çok iyi muamele ediliyor ve yemek veriliyordu. Bu eve tekrar tekrar gittik, bu eve giden öğrenci sayısı 6 kişi idi, daha sonra bu öğrencilerden İhsan isimli öğrenci başka bir şeyhe takıldı. Bedeni durumu iyi olmayan Said isimli öğrenci ile Ömer ilişkisini kesti. Sınavlara giren Veysel isimli öğrencinin apandisiti patladı. Yemen isimli öğrenci Kuleli Askeri Lisesi imtihanlarını kazandı. Ben Murat YANIK ile birlikte Maltepe Askeri Lisesi’ni kazandım. Okula başlamadan evvel bize dini konulardan ve Orta Asya’da açılan okullardan bahsettiler. Maltepe Askeri Lisesi’ne girdikten sonra bize "Sahabi mertebesine ulaştığımızı, kurallara uymadığımız taktirde Allah tarafından cezalandırılacağımızı" söylediler. Maltepe Askeri Lisesi imtihanlarına girmeden evvel, imtihanlar için Sultanbeyli’de yeni açılmış bulunan isimsiz bir dershaneye gittik, ayrıca devam etmekte olduğumuz evde de bizlere ders verildi, bu arada Fethullah GÜLEN ile ilgili video kasetleri izlettirildi ve teyp kasetleri dinlettirildi. Maltepe Askeri Lisesi imtihanları için bizlere form doldurttular. Ömer isimli şahıs bizleri Sultanbeyli’de bulunan belediye arazisinde koşturuyordu, ayrıca daha önceki yıllarda Maltepe Askeri Lisesi imtihanlarında sorulan soruları ezberlettiler, mülakatta neler yapacağımızı anlattılar. Bilahare Murat YANIK ile birlikte Maltepe Askeri Lisesi’nin imtihanlarını kazanıp İzmir’e geldik.
 
İzmir’e gelmeden evvel Ömer bizlere birer saat hediye etti. İzmir’de hazırlık sınıfı boyunca 15 günde bir Ömer İzmir’e geldi. Bir evde buluştuk. Bu buluşmalar periyodik olarak yarıyıl sonuna kadar devam etti. Birinci sınıfı geçtikten sonra yaz tatilinde Ömer bizi İstanbul Bağlarbaşı’nda bir eve götürdü. Orada Alpay ve Hasan KEMI£RTAŞ ile tanıştırdı. Alpay’ın verdiği randevu ile daha sonra İzmir Amerikan Kız Lisesi önünde buluşma yaptık. Abdullah isimli öğrenci de bu buluşmaya geldi. Alpay bizi Zeytinlik Mahallesi 1133 ncü sokak, Sakaryalılar Apartmanı Daire: 4 adresinde bulunan eve getirdi, bu eve gelmeden evvel Alpay’ın talimatı ile bir sokak geride bulunan züccaciye dükkanında elbiselerimizi değiştirip sivil giyindik. Buluşma yaptığımız evde bize yemek verildi. İhtiyacımız olup olmadığı soruldu. 15 günde bir bu evde buluştuk... Bu eve gelmeden evvel elbise değiştirmek içinde züccaciye dükkanını 6-7 defa kullandık. Daha sonra deşifre olmamak için züccaciye dükkanını bırakıp Alpay’ın tarifi ile sırası ile Alsancak Bölgesinde bulunan Baran Lokantasını, daha sonra Yenişehir Gaziler Caddesi üzerinde bulunan Baran Lokantasını ve nihayet Zeytinlik Mahallesi 1140 ncı sokakta bulunan Engin Ticaret’i kullandık ve buralarda resmi elbisemizi bırakarak sivil giyindik.
 
Ben bu faaliyetlere okula girerken bana yapılan yardımlar ve yakınlık dolayısıyla katıldım. Daha sonra bu faaliyetlerden çekilmek istedim. Ancak beni ve arkadaşlarımı çeşitli şekillerde tehdit ederek çekilmemizi önlediler ayrıca bu faaliyetleri başkalarına anlatmamızı engellediler. Bundan başka üçüncü sınıfta babamı kaybettim ve maddi sıkıntıya düştüm, bu şahıslar bana maddi imkanlar sağladılar bu nedenle bu şahıslara bağlandım.
 
Bu cemaat mensupları hiç çekinmeden Atatürk’ü kötülediler. Kızların şeytan olduklarını, onlardan uzak durmamız gerektiğini söylediler.
 
Bu evlerde yakalanan Murat YANIK, Hasan KEMERTAŞ, Yemen AÇIKGÖZ, Nidayi COŞKUN, Salih ÇAVDAR’ın ifadeleri de Mustafa SOYSAL’ın ifadelerini doğrulamıştır.
 
1999 yılı Mart ayında ortaya çıkan bu olay Fethullah GÜLEN grubunun Askeri okullara sızma faaliyetlerinin en çarpıcı örneklerinden biridir. Askeri lise öğrencilerini ışık evlerine çekerek beyinlerini yıkayabilmek için illegal bir şekilde disiplinli bir çalışma yapmışlardır. Bu bir örgüt çalışmasıdır. Bu öğrencilere maddi imkanlar da sağlayarak kendilerine bağlamışlardır.
 
[[Kategori:Fethullah Gülen Hakkındaki Savcılık İddianamesi]]