Anayasa Mahkemesi'nin 2008/116 nolu kararı: Revizyonlar arasındaki fark

İçerik silindi İçerik eklendi
k Düzeltme yapıldı
k Düzeltme yapıldı
497. satır:
Anayasanın Başlangıç kısmının 5. paragrafında “laiklik ilkesinin gereği olarak kutsal din duygularının Devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağı”, 14. maddesinde “Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerin hiç biri(nin)… laik cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde” kullanılamayacağı, 42. maddesinde “Eğitim ve öğretim(in) Atatürk ilke ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre Devletin gözetim ve denetimi altında” yapılacağı ve “eğitim ve öğretim hürriyeti(nin), Anayasaya sadakat borcunu ortadan” kaldırmayacağı hükme bağlanmış, 174. maddesinde de Türkiye Cumhuriyeti’nin laik niteliğini koruma amacını güden inkılâp yasalarının iptal edilemeyeceği öngörülmüştür.
 
Anayasa’nın 24. maddesinin son fıkrasına göre “Kimse, Devletin sosyal, ekonomik, siyasî veya hukukî temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasî veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz.” Anayasa koyucu ülkenin koşullarını dikkate alarak dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri siyasi çıkar yahut nüfuz sağlamak amacıyla kullanılmasını laiklik ilkesinin korunması bakımından zorunlu görerek yasaklama yolunu seçmiş ve temel hak ve özgürlüklerin kapsamı dışında bırakmıştır.
 
Atatürk devrimlerinde önemli bir yer tutan laiklik ilkesinin değerlendirilmesinde, yukarıdaki kurallar ile Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararlarda ulaşılan sonuçların göz önünde bulundurulması gerekir.
538. satır:
 
Haşim KILIÇ ve Sacit ADALI bu görüşlere katılmamışlardır.
 
 
==== 3- İptal Sonucu Yasa’nın 3. Maddesinin Uygulama Olanağını Yitirip Yitirmediğinin İncelenmesi ====