Ölü Kafası

ÖLÜ KAFASI

Filozof Rıza Tevfik Beye

Bir tarlada geziyordum; ayağıma katı bir şey takıldı;
Baktım: Kemik; dikkat ettim: Bir insanın kafasının gemiği.
Lâkin aç yer, şu parçası kalan başı öyle yiyip emmiş ki,
Bilinmiyor kimin başı, bilinmiyor hangi asrın evlâdı?

Kara toprak içersine düşen her şey bir yığın kül oluyor;
Gûya ki bir kasırga var; bunu ona, onu buna katıyor.
Bir el var ki çürük kefen parçasını çiçek yapıp atıyor;
Evet hayat bir taraftan boşalıyor, bir taraftan doluyor.

Kim bilir ki, şu faninin vücudundan bugün bizde neler var?
Belki onun kemikleri şimdi senin gözlerinde parıldar,
Belki benim şu sıtmalı dudağımın ateşleri onundur.
Her şey böyle, hatta bizim dünyamız da bu baş gibi olacak;
Bir gün hayat tükenecek, yalnız cansız gıranitler kalacak,
Her zerresi bir âleme dağılacak; zira bu bir kanundur!...

Bu eser, kültürel öneminden ötürü Türkiye Cumhuriyeti'nde kamuya maledilmiştir ya da 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre eserin koruma süresi dolmuştur. Kanun'un 27. maddesine göre:

  • Koruma süresi eser sahibinin yaşadığı müddetçe ve ölümünden itibaren 70 yıl devam eder.
  • Sahibinin ölümünden sonra alenileşen (herkesçe bilinir duruma gelen) eserlerde koruma süresi ölüm tarihinden sonra 70 yıldır.
  • 12. maddenin birinci fıkrasındaki hallerde (sahibinin adı belirtilmeyen eserlerde) koruma süresi, eserin aleniyet tarihinden sonra 70 yıldır; meğer ki eser sahibi bu sürenin bitmesinden önce adını açıklamış bulunsun.
  • İlk eser sahibi tüzelkişi ise, koruma süresi aleniyet tarihinden itibaren 70 yıldır.